İslam ve Hayat

İlköğretim okullarında derslere girmeden önce okutulan "Öğrenci Andı", Türkiye'deki eğitim sistemindeki faşizan uygulamaların tamamen bitmemesine somut bir örnek teşkil ediyor. Hem ırkçı nitelemeler hem de kişi putlaştırmacı ifadelerin yer aldığı Öğrenci Andı, ideolojik dayatmalara karşı eğitim sisteminin özgürleşmesi için kaldırılması gereken önemli bir ritüel. Bu amaç doğrultusunda açılan davada  "Milli Eğitim Bakanlığı İlköğretim Kurumları Yönetmeliği'nin 'Öğrenci Andı' başlıklı 12. maddesinin, Anayasa'ya, uluslararası sözleşmelere ve insan haklarına aykırı olduğu, tercih hakkının kaldırıldığı, yasal dayanağının bulunmadığ" öne sürülerek, andın okunmasının iptali ve yürütmesinin durdurulması istenmişti. 

Davanın ilk incelemesini yapan Danıştay 8. Dairesi, aldığı kararda 'İdari işlemin uygulanması halinde giderilmesi güç veya olanaksız zararların doğması ve idari işlemin açıkça hukuka aykırı olması koşullarının birlikte gerçekleşmesi durumunda yürütmenin durdurulmasına karar verilebileceği kuralı bulunduğunu' hatırlatarak, davada bu şartların oluşmadığını iddia etti.

Bu karar, bir bakıma milli eğitim sistemine hakim paradigmanın hukuk sisteminde de mevcudiyetini muhafaza ve müdafa ettiğini gösteriyor.