Basiretsiz Müslümanlar!

İslam dünyasını etnik kavgaların, mezhep savaşlarının yaşandığı bölgeler haline getirmek isteyen modern sömürgecilerin elini güçlendirmekte bu kadar mahir olduğumuzdan dolayı yerin dibine girsek yeridir.

08-01-2016


Tamda buna ihtiyacı vardı İslam Dünyasının!.
 
Mezhepler çatışmasına, bir Suudi-İran savaşına
 
Hey yüce Yaradanım, bu kadar basiretsiz bir İslam toplumu olabilir mi?
 
Anlamakta güçlük çekiyorum doğrusu.
 
İslam dünyasını etnik kavgaların, mezhep savaşlarının yaşandığı bölgeler haline getirmek isteyen modern sömürgecilerin elini güçlendirmekte bu kadar mahir olduğumuzdan dolayı yerin dibine girsek yeridir.
 
Suriye kan gölü, minyonlarca insan dört yıldır oradan oraya savruluyor. Binlerce insan kadın çocuk demeden katlediliyır. Kadınların ırzı namusu çiğneniyor ve bütün bunlar Müslüman eliyle yap(tırı)ılıyor.
 
Kadim bir medeniyete sahip olduğu halde Türkistan'da Çin rejimi işgal ve zulmüne devam ediyor. Mescitleri yasaklıyor, medreseleri kapatıyor. Müslüman Uygur halkının bütün ibadi yaşamına tahakküm ediyor.
 
Mayanmar'da Müslümanların sessiz çığlıkları duyulmuyor, Budistler tarafından katlediliyor, yaşadıkları yerlerden sürülüyorlar.
 
Patani'de Tayi'lerce yaşadıkları topraklar askeri kontrollerle denetim altına alınan Müslümanlar camilerde yakılıyor, adeta hapsedildikleri alanlarda yönetimin tahakkümü altında yaşamını ve varlığını devam ettirmeye çalışıyor.
 
Bakanlarda, Kafkasya'da Müslüman halklar mütemadiyen soykırımlara maruz bırakılıyor. Tacikistan, Özbekistan'da Guatanamo misali hapishanelerden yükselen işkence çığlıklarının semalarında yükselmesine engel olamıyor.
 
Mesid-i Aksa üzerinde yarım asırdan fazladır cereyan eden Siyonizmin Büyük İsrail planı adım adım tamamlanıyor.
 
Coğrafyalarımızda küfrün karanlık emelleri kol geziyor. Topraklarımız sömürülüyor, can ve mal güvenliğimiz tehdit ediliyor, izzet ve namusumuz çiğneniyor. Yeryüzünden Müslüman kimliği ve İslam varlığı yok edilmek isteniyor.
 
2 milyar İslam alemi ise tüm bu olanlar karşısında çok daha önemli işlerle uğraşıyor, olup bitene kaygısız bakıp “asıl mühim meselelerine” odaklanıyor..
 
Yani, birbirini tekfir ediyor, katlini vacip sayıp silahlara davranıyor.
 
Ey mezhebini İslam dininden üstün tutan Müslüman!
 
Ey meşrebini ümmetten aziz bilen millet!
 
Ey cemaatini, cemiyetini İslam'ın kutsallığının önüne geçiren bütün bedbahtlar!
 
Müslüman'ın izzet ve haysiyeti çiğnenirken,İslam'ın vahdeti yok edilirken sen neyin derdindesin?!.
 
Şimdi değilse ne zaman ümmet olacaksın!
 
Sen be hey adam!
 
“Hepiniz toptan Allah'ın ipine sarılın,fırkalara ayrılmayın” buyruğunu kendine yorumlamaktan ne zaman vaz geçeceksin!.
 
Allah'ın yaratma kudretinden olan farklı renkleri, dilleri, ırkları şahsına verilmiş “hususiyet” gibi addedip, ırkçılık bataklığında debelenmekten ne vakit vaz geçeceksin!
 
Artık yeter!
 
Tarihte Yezidilerin başlattığı bir kan davasını, çağlar boyu sürdürmekten bıkmadın mı?
 
Alimlerin ibadi hayatımıza kolaylık olması için ön gördükleri “mezhepleri” bir din gibi görmekten vaz geçmeyecek misin?.
 
Şimdi değil de ne zaman!.
 
İzzet ve haysiyetimiz bunca çiğneniyorken, kanımız seller gibi akıyorken,çocuklarımız fütursuzca katlediliyorken; şimdi değil de ne zaman ayağa kalkacaksın!!
 
Sahip olduğun güç ve enerjiyi zalime karşı, küfre karşı sarf etmek yerine Müslüman'a yöneltmekten ne vakit pişman olacak, tövbe edecek ve Hakk'ın yolunda kullanacaksın.
 
Siz ey, coğrafyalarımızın tepesinde dikilip kendi saltanatlarını güçlendirmek; aramızdaki tefrikayı beslemekten başka işe yaramayan kifayetsiz yöneticiler!.
 
Siz ümmetin vahdeti ve kardeşliği için akan kanının durması, izzet ve şahsiyetimizin muhafazası için hizmetçi olması gereken siz yöneticiler!
 
Allah'tan korkmazsınız ki, gücünü, silahınızı birbirinize doğrultursunuz!.
 
Ey İran!
 
Sadece bir mezhep olmaktan öte anlamı olmayan “Şia” lığın arkasına saklanarak Müslüman'ın en büyük düşmanı olan Rus'la, İslam'ın en karşı çıktığı zalimler güruhundan olan Eset'le sırt sırta vererek “Sünniliğinden” dolayı tekfir ettiğin ümmetin mazlum evlatlarına karşı silah çekmekte olduğunun elbet farkındasın..
 
Ve sen Ey Suudi Rejim!
 
Yarım asırdan fazladır en kutsalımız Mescidi Aksa'mız çiğnenirken, Siyonizm coğrafyalarımızı kana bularken sessiz kalmayı tercih ediyor, görmezden duymazdan geliyordun da nasıl birden kükreyen aslana dönüştün. Şimdi Söz konusu İran olunca silah çekmekten imtina etmiyorsun!..
 
Ürdün, Irak, Kuveyt, Katar bütün bir Ortadoğu!.
 
Nedir bu aymazlığınız, rehavetiniz, vurdumduymazlığınız.
 
Keza siz ey Alimler!
 
“Kardan adam yapmak haram mı helal “ mi diye tartışacağınıza “sen mi haksın ben mi hakkım” enaniyetine düşeceğinize ortaya çıksanıza!
 
Bu ümmete “durun bakalım ne oluyor, kim kimin dostu, kim kimin düşmanı” diye haykırıp Kur'an ve Sünnet üzerinden tebliğini gerçekleştirerek vazifenizi icra etmekle mükellef değil misiniz?!.
 
Dünyadaki mazlumların gözünü çevirdiği, umudunu bağladı Türkiye..
 
Etrafında dönüp duran oyunlara aldırmadan, ümmetin umudunu görmezden gelerek, kendi üç günlük dünya menfaat ve makamınız için karar mercilerini yönlendirmekten başkaca çabası olmayan konformist, menfaatperest sözde muhafazakârlar.
 
Çilelerle, emeklerle, bedeller ödenerek girilmiş sarayları, makamları nefsi menfaatlerinize hizmet ettirmeye çabalasanız da Nurun tamamlanmasına, zalimlerin helakine ve kendi felaketinize engel olamazsınız.
 
Firavun olmak marifet değil. Musa olabiliyor musun sen onu söyle..
 
Bütün coğrafyalarımızdaki kimi nasipsizler kendilerine saray soytarılığını layık görseler de mühim olan Musa olmayı seçenlerin bu soytarılara aldırmadan firavunun karşısında dim dik durabilmesidir.
 
Velhasıl..
 
Ey ümmetin birliğini, vahdetini, menfaatini, kendi çıkarlarına tercih eden bil cümle gafiller!
 
Bel'amların, zalimlerin, işbirlikçilerin akıbetini, geçmiş kavimlerden görerek ibret almaz, Allahın gazabından korkmaz mısınız?
 
Veyl olsun size!...
 
Ayşe Müzeyyen Taşçı/TİMETÜRK

Etiketler : #Basiretsiz   #Müslümanlar!   
YORUMLAR
Henüz Yorum Yok !
İlginizi çekebilecek diğer haberler

Makaleler

Hava Durumu


VAN