Tunus’taki Nahda Hareketi’nin Lideri Raşid el-Gannuşi, Londra'da yayımlanan el-Hayat gazetesinin bugünkü sayısında yer alan röportajında, İslami değerlere hakaret içeren "Müslümanların Masumiyeti" filmine tepki amacıyla ABD elçiliklerine yönelik saldırıların,  esasında "İslamcıların ABD'yle olan diyaloğunu hedef alan bir komplo" olduğu söyledi.

ABD Büyükelçisi J. Christopher Stevens öldürülmesiyle sonuçlanan Bingazi'deki olayların sorulması üzerine Gannuşi, "Bu, sadece devrimi değil hem devrimi hem de uluslararası siyaseti hedef alan bir komplodur. Batı’da ve uluslararası siyasette, İslamcılarla ve Arap Baharı devrimleriyle diyaloga öfkeli olan taraflar var. Diyalogun kendi çıkarlarına olduğunu düşünmüyorlar. Amerika'daki Siyonist lobiler ve aşırı sağcılar, Amerika'nın diyalog siyasetine karşılar. Bush döneminde, teröre ve İslam'a karşı uluslararası savaş siyaseti hakimdi. Şimdi İslamcılarla diyaloga giren kişiler, Amerika'nın bu siyasetinin sadece felaket olduğunu gördüler. Bundan ötürü İslamcıların yönettiği Arap Baharı'yla diyaloga girmeyi tecrübe ettiler. İşte Libya'da gerçekleşen ve Tunus'ta da gerçekleşmesi istenen olayların hedefi, Amerika'nın diyaloga dayalı siyasetini değiştirmektir" şeklinde konuştu.

Nahda Hareketi lideri Raşid Gannuşi de 21 Eylül'de AFP'ye yaptığı açıklamasında, Cihatçı Selefilerin Tunus için büyük tehlike oluşturduğunu söylemiş, Tunus hükümetini bu tehlikeye karşı mücadele etmeye çağırmıştı.

El-Hayat gazetesine göre Nahda Lideri Gannuşi, Devlet Başkanı Zeynel Abidin bin Ali'nin devrilmesinden sonra siyasi arenada rol üstlenmese de Tunus siyasetine yön veren isimlerin başında geliyor.

(Kaynak: YDH)