`Büyükanıt dışarıdayken, bize darbeci denmez`
İkinci Ergenekon davasında savunma yapan sanık `Yaşar Büyükanıt orada dururken bize burada darbeci denilemez` dedi.
İslam ve Hayat
İkinci Ergenekon Davası Silivri'de devam ediyor. Her görüşmede çözülmenin arttığı, bazı tutukluların kendileri arasında çekişmeler yaşandığı görülüyor. Çözülme süreci kamuoyunun dikkatine çekerken, tutuklu yargılanan sanıkların savunmalarında gündeme gelen iddialar da beraberinde yeni tartışmalar getiriyor. İki kez ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istemiyle tutuklu yargılanan Ulusal Sanayici ve İşadamları Derneği (USİAD) eski Genel Sekreteri Birol Başaran'ın savunması da hayli dikkat çekiciydi. Başaran, Savunmasında eski Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt'ın 27 Nisan 2007'de e-muhtıra verdiğini hatırlatarak "27 Nisan 2007'de muhtırayı veren belli. Kendi eliyle yazdığını söylüyor. Eğer darbe planları suçsa, açın davayı. Yaşar Büyükanıt orada dururken bize burada darbeci denilemez. Mehmet Ali Pekgüzel 'Bu işin özü bu' diyor. Bu işin özü buysa sanık profili böyle olmamalı. Tuhaflık burada" diye konuştu.
Başaran, darbe iddialarına ilişkin savunmasını ise "Gerçekleşmediğine göre yoktur" mantığı içinde kalarak yaptı: "İnsanlar toplanmış işler iyi gitmiyor demiş. Velev ki insanlar düşünmüş. Ancak TCK'nın 36. maddesinde 'Gönüllü vazgeçme' var. 2003- 2004 yılında hukukun dışına çıkılmış ise de vazgeçilmiş. 2003-2004'te yapılanları ben darbe girişimi olarak düşünmüyorum. İnsanlar kaygılandı. Hukukun dışına çıkıldığını düşünmüyorum" dedi."Darbe mi, şeriat mı?"
8 Şubat 2008'de ADD tarafında Marmara Üniversitesi'nde düzenlenen 'Hukuk ve Siyaset Okulu' konulu panelde konuşma yaptığını belirten Birol Başaran şunları söyledi: "Panelde darbeyle ilgili hiçbir şey konuşulmadı. Soru cevap bölümüne gelindiğinde, 'arkadaşlar kıvırtmaya gerek yok. Darbe mi? şeriat mı? kısmında ben darbeyi tercih ediyorum' dedim.