03-07-2008 11:23

`Ergenekon, 7 Temmuz`da darbe startı verecekti`

Ergenekon operasyonunda ele geçirilen belgelerde, örgütün darbe planını 4 gün sonra devreye sokacağı ileri sürüldü. İşte sonu darbeye giden kanlı eylem planı...

`Ergenekon, 7 Temmuz`da darbe startı verecekti`

Ergenekon terör örgütü operasyonunun son gözaltı dalgası ürkütücü bir gerçeği de ortaya çıkarttı. Orgenerallerin evinde ele geçirilen belgelerin arasında, 4 gün sonra devreye girmesi öngörülen 'aşamalı darbe planları'nın yer aldığı iddia edildi.

Sabah, Radikal ve Star gazetelerinde yer alan haberlere göre, Planda, Ergenekon örgütünün 7 Temmuz'da başlatmayı hedeflediği 4 aşamada yaratılacak kalkışmanın ayrıntıları yer alıyor

Buna göre, 7 Temmuz pazartesi sabahı eşzamanlı olarak 40 kentte, izinsiz mitingler düzenlenecek. Böylece gerilim tırmandırılacaktı

30 tetikçi önemli isimlere suikastlar düzenleyecek, kaosu derinleştirmek için "Ekonomi batıyor" havası yaratılıp hükümet düşürülecekti

ADIM ADIM UYGULANACAK DARBE PLANI

1- 40 ilde izinsiz miting yapılacak

Bir yıldan fazla süredir yürütülen Ergenekon operasyonu kapsamında önceki gün 5 ilde düzenlenen ve 5'i emekli asker 21 kişinin gözaltına alındığı "4 yıldızlı" operasyonla ilgili ortaya atılan bir iddia, gözleri yeniden darbe girişimlerine çevirdi. İddiaya göre aramalarda ele geçirilen belgelerde, "yaz döneminde" darbe için kaos ortamı yaratma hazırlığını ortaya çıkarıldı. Gizli yapılanma, 7 Temmuz'da verecekleri startla, 40 ilde ADD aracılığıyla izinsiz mitingler düzenleyecek, buralarda polis ve halk karşı karşıya getirilerek, silahlı çatışma ortamları yaratılacaktı. Örgütteki gazeteciler yapacakları yayınlarla toplum üzerinde "buhran" ortamı yaratacak, sabıkalı "sahte Yeşil" Osman Gürbüz liderliğinde Jİ- TEM ve itirafçılardan kurulacak 30 kişilik özel ekip ise cinayetler işleyecekti. ATO Başkanı Sinan Aygün ülke ekonomisinin kötüye gittiği yönünde açıklamalar yapacak, hatta AKP'ye alternatif bir parti oluşumu sağlayacaktı.

START 7 TEMMUZ

Yaratılan bu kaos ortamında da "yaz darbesi" için düğmeye basılacaktı. 7 Temmuz günü 40 ayrı ilde Atatürkçü Düşünce Derneği'nin şubeleri aracılığıyla "Yargıya Sahip Çık" adıyla izinsiz mitingler düzenlenecekti. Böylelikle polis ve halk karşı karşıya getirilerek, arbede ile silahlı çatışma ortamları yaratılacak. Bu olaylar halk isyanına dönüştürülecekti.

2- 30 kişilik ekip provokasyon için topluluğa ateş edecekti

Emekli tuğgeneral Küçük'ün tutuklanmasının ardından polis, emekli orgeneral Şener Eruygur'u teknik takibe aldı. Eruygur'un halen görevde olan bir komutana söylediği, "Ya yenilgiyi kabul edeceğiz. Ya da gereğini kabul edip sonuna gideceğiz" sözleri takıldı. Takip genişletilince, yeni bir darbeye zemin için "kaos planı"yla karşılaşıldı. Cinayet ve gasp gibi çok sayıda suçtan sabıkası bulunan "sahte Yeşil" Osman Gürbüz liderliğinde, JİTEM ve itirafçılardan oluşan 30 kişilik özel bir ekip oluşturulacak. Silahlı grup, 7 Temmuz'da başlayacak gösterilerde topluluk üzerine ateş ederek provokasyon yapacak. Bu ekip, ünlü isimlere faili meçhul suikastlar da düzenleyecek.

3- 'Ekonomi kötüye gidiyor' anketleri

Orduevi'nde ele geçirilen planlara göre; Tercüman gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ufuk Büyükçelebi ile Cumhuriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Mustafa Balbay'ın liderliğindeki medya oluşumu, yapacakları yayınlarla toplum üzerinde buhran ortamı yaratacak. Halen aranan yönetmen Halis Yavuz Işıklar ise örgütün politikasına uygun film, dizi ve klipler çekecek ve yine kendilerine yakın televizyon kanallarında yayınlayacak. Darbe hazırlığı yapanların bir başka planı da olayın ekonomik boyutuyla ilgiliydi. Buna göre, ATO Başkanı Sinan Aygün de darbe senaryosunda "aktif rol" aldı. Aygün, sık sık anketler düzenleyip, daha sonra "ülke ekonomisinin bittiği" yönünde açıklamalar yapacak. Ayrıca AKP'ye alternatif bir parti oluşumuna gidecek.

4- YAŞ'ı da ertelemek gündemde

7 Temmuz'da kanlı bir kaos için yapılan planların bir boyutu da askeri kanattaydı. Ağustos ayında yapılacak Yüksek Askeri Şura'nın tarihini de ertelemeyi amaçladılar. Ergenekon örgütü içerisinde "Ergun" olarak isimlendirilen gruba dahil olan darbe yanlısı emekli generaller, böylelikle TSK içerisinde "NATO'cular" olarak isimlendirilen grupta yer alan askerlerin YAŞ'ta rütbe almasını engellemeyi planladılar.

SON ADIM DARBE

7 Temmuz'da düğmesine basılacak "senaryo" ile kaos ortamı oluşturulup darbe için gerekli zemin oluşturulacaktı. Ardından da darbe için düğmeye basılacak ve bundan sonraki adım olarak AKP hükümeti iktidardan düşürülecekti.

MEH mercek altında

Bu arada soruşturma kapsamında 'Milli Egemenlik Hareketi' (MEH) isimli oluşumun da mercek altına alındığı öne sürüldü. Hareketin temelleri geçen ocak ayında Ankara'da yapılan toplantıda atıldı. Daha sonra yapılan açıklamada, alınan kararlar 'Vatanın bölünmez bütünlüğü üzerindeki tartışmalara son vermek, toplumun 'bizden olanlar olmayanlar' şeklinde cephelere ayrılmasına karşı çıkmak, dinimiz ve inançlarımızın ülkemiz ve insanımız aleyhine kullanılmasına mani olmak, milli servetin yabancılara peşkeş çekilmesine izin vermemek, Cumhuriyetin temel niteliklerini Büyük Atatürk'ün kucaklayıcı milliyetçiliği temelinde kararlılıkla korumaktır' diye sıralanmıştı. Söz konusu toplantıda yeni parti kurulması ihtimallerinin konuşulduğu ve 'artık harekete geçelim' sözlerinin yükseldiği de iddia edilmişti.

Perinçek'e soruldu

Bu toplantının Ergenekon soruşturması kapsamına alındığı Perinçek'in ifadelerine de yansımıştı. Gazeteci Güler Kömürcü'nün bir konuşmasına atfen Perinçek'e soru yöneltilmiş, o da şu cevabı vermişti:

"Bu toplantılar eski bakanlarımızdan Kamran İnan, eski ekonomiden sorumlu devlet bakanı Ufuk Söylemez, Başkent Üniversitesi Rektörü Sayın Prof. Dr. Mehmet Haberal ve Prof. Dr. Hasan Eren'in inisiyatifiyle başlayan ve basına açık yapılan Milli Egemenlik Hareketi (MEH) toplantılarıdır.

Çeşitli partilerden şahsiyetler, üniversite öğretim üyeleri, orgeneraller, kitle örgütleri yöneticileri katılmaktadır. Bir eşgüdüm kurulu oluşmuştur. Çalışmalar yasaldır ve kamuoyu önündedir. Ayrıca basına yansımıştır. Milli güçlerin birleşmesi, Türkiye'yi bölmek isteyen ABD ve haçlı irtica tarafından kaygıyla karşılanmaktadır."

Perinçek, başka bir telefon konuşmasının sorulması üzerine de toplantıya Hurşit Tolon'un da katıldığını söylemişti. (Zaman)

YORUMLAR
Henüz Yorum Yok !