14-04-2008 18:43

`İslam adına yapılan her mücadele cihad değildir`

`Cihad sınırları Kur’an ve Sünnetle belirtilmiş özel bir mücadele şeklidir. Kur’an ve Sünnet’e uymayan bir mücadele şekli Cihad olarak adlandırılamaz.`

`İslam adına yapılan her mücadele cihad değildir`

Lübnan Hizbullah hareketinin manevi lideri olarak bilinen M. Hüseyin Fadlallah, Adana Haber adlı yayın organının kendisiyle gerçekleştirdiği röportajda İslam adına yapılan her mücadelenin cihad olmadığını, cihadın sınırlarının Kur'an ve sünnette belirlendiğini belirtti ve "Cihad sınırları Kur’an ve Sünnetle belirtilmiş özel bir mücadele şeklidir. Kur’an ve Sünnet’e uymayan bir mücadele şekli Cihad olarak adlandırılamaz" şeklinde konuştu. İşte Adana Haber'den Mahmut Eraslan'ın röportajından ilgili bölüm: 

11 Eylül öncesi dünyadaki İslami hareketler genelde ıslah edici bir çalışma içerisindeydiler. Fakat 11 Eylülden sonra ıslah çalışmalar yerine gözle görülür bir silahlı mücadele eğilimi başladı. Siz bunu nasıl değerlendiriyorsunuz, İslami hareket bu süreçte artık sertlik yanını mı kullanmalı?

 

Hayır! Bize düşen düşmanlarımızı dost olmaya çevirmek. İyiliği emredip, kötülükten sakındırmak. İslam bize bunu emrediyor. Bize gelen biz de dirilmeli.

Biz Müslümanız, sıradan insanlar gibi hareket edemeyiz. Bağlı olduğumuz düsturlar var. Kuran’i Kerimde Allahu teala bize karşı olanlarla en güzel bir tarzda mücadele etmemizi emrediyor.

Müslümanlar, tüm zorlamalara rağmen sabredip ıslah çalışmalarına devam etmeliler.

 

ABD’ye karşı da mı aynı şekilde durmamız gerekiyor?

 

Amerikan siyasetiyle anlaşamadığımız doğrudur. Ama Amerikan halkıyla anlaşabiliyoruz. Allah bize “Onlarla iyilikle mücadele edin” diye buyuruyor.

Bu konuda da defalarca açıklama yaptık. Terör hareketi hiçbir zaman İslami olmamıştır. Peygamberimiz de (sav) teröre karşı durmuştur. Bizler, bizden olmayanlara karşı da her zaman ıslah edici, akılcı bir şekilde yaklaşmalıyız. Onların kullandığı sertlikle yanaşmadık, yanaşmayacağız. Bu bağlamda Amerika’da ki Müslümanlar çalışmalarına devam edecekler.

 

Şu an Suriye’de Arap Zirvesi yapılıyor. Öncelikle Arap sonra da İslam âleminin sorunları tartışılıyor. Çözümler üzerinde görüşmeler sürüyor. Sizin bu Arap Zirvesinden beklentiniz nedir?

 

Bundan önceki Arap Zirvelerinde olduğu gibi bundan sonraki Arap Zirvelerinden kayda değer bir sonuç çıkacağını sanmıyorum.

 

Irak’taki direniş hakkında neler söylersiniz? İşgalcilere karşı gerekli direniş gösterilebiliyor mu?

 

Maalesef yeterli mücadele verilmiyor. Hâlbuki oradaki Müslümanların bundan çok daha fazla bir potansiyelleri var.

ABD’ye karşı direniş mücadelesi veren guruplar kesinlikle mezhep ve hareket metotları konusundaki taassuplarını bir kenara bırakmalıdırlar. Bir merkez (ortak noktalar) üzerine birleşmelidirler.

Birbirilerine karşı yapmış oldukları saldırıları kim yaparsa yapsın hiçbir şekilde tasvip etmiyorum. 

 

Irak’ta içimizi yakan bir durum var; Kendine Müslümanım diyen bir kısım direniş gurupları, Müslüman halkın ve sivillerin bulunduğu mekânlara bombalı saldırılarda bulunuyorlar.

 

Maalesef Irak’ta “Tekfirci” bir gurup var. Ve bunların yaptıklarını tasvip etmek mümkün değil. Bunların bu şekildeki mücadeleleri İslami olarak görülmemeli. Bu şekildeki mücadelelerinin İslami hiçbir tarafı yok.

 

Tekfircilerden kastınız El Kaide mi?

 

Irak’ta mücadele eden bütün guruplar mezhebi taassubu bir kenara bırakmalı, ortak düşman tespit edip ona karşı tek vücut halinde, vahdet içerisinde mücadele etmelidir.

 

Anladığım kadarıyla siz her mücadeleyi Cihad olarak değerlendirmiyorsunuz?

 

Cihad sınırları Kur’an ve Sünnetle belirtilmiş özel bir mücadele şeklidir. Kur’an ve Sünnet’ e uymayan bir mücadele şekli Cihad olarak adlandırılamaz.

 

O zaman Cihad ve Şiddet arasındaki fark nedir? Cihad ile Şiddeti nasıl ayırabiliriz?

 

Cihad, zulme uğramış bir topluluğun kendi haklarını geri almak için yaptıkları mücadelenin bütünüdür.

Cihadı şiddetten ayırmak istiyorsak, Kuran’ın genel Cihad ayetlerini iyi anlamak zorundayız. Peygamber (sav)’in mücadelesine baktığımızda, mücadelenin şartlarını net bir şekilde ortaya koyduğunu görürüz. Sefere çıkan ordu komutanlarına verdiği talimatlara bakarsak yaptığımızın şiddet mi yoksa Cihad mı olduğunu kolaylıkla anlayabiliriz.

YORUMLAR
Henüz Yorum Yok !