`Sindirilmek İstenen Kimliğimiz ve Taleplerimiz` forumundan notlar
Mehmet Pamak: Darbe süreçleri karşısında, İslami kimlik ve ilkelerden, İslami duruştan ödün vermeyen bir yaklaşımı öne çıkarmalıyız.
İslam ve Hayat
Özgür-Der tarafından düzenlenen "Darbe Tehditleriyle Sindirilmek İstenen Kimliğimiz ve Taleplerimiz" başlıklı forum geniş bir katılımla gerçekleştirildi. Mecidiyeköy Kültür Merkezi'nde yapılan foruma konuşmacı olarak Mehmet Pamak, Av. Necati Ceylan, Hülya Şekerci, Abdurrahman Dilipak, Selahattin Yazıcı, Bülent Yıldırım, Rıdvan Kaya ve Burhan Kavuncu katıldı.
Konuşmalarda, darbe süreçleriyle oluşturulmak istenen korku çemberlerine mahkum olmamak ve dayatmalara boyun eğmeyip direnerek karşılık vermek ortak mesajı verildi.
İşte forumdan çarpıcı mesajlar:
Abdurrahman Dilipak: Veli kavramının karşılığı; size danışmadan sizn hakkınızda karar verebilen demektir. Asla zalim ve kafirleri veliler edinmeyiniz... İlkav'a karşı açılan kapatma davasında derin devletin refleksiyle hareket eden Ak Parti'nin bugün benzer bir kapatma davasına maruz kalması düşündürücüdür.
Burhan Kavuncu: Türkiye'deki mevcut düzeni laik diktatörlük olarak niteleyebiliriz. Bu düzen toplumdaki farklılıkları çatıştırarak kendisini yaşatmaya çalışmaktadır. Darbecilik mevcut düzenin temel özelliklerinden biridir.
Bülent Yıldırım: Müslümanlar olarak 28 Şubat'ta yaptığımız hataları yeni darbe sürecinde tekrarlamamalıyız. 28 Şubat sürecinde birçok kişi İslami çalışmalarını bırakma hatasına düştü. Korku çemberini kırmalıyız. Toplu saldırıya toplu karşı koyuş iradesi göstermeliyiz. Bu darbe sürecinde kararlı olmak durumundayız. Bunlar bizden sadece "korkuyoruz" sözünü duymak istiyorlar. Müslümanlar diyaloğu önce kendi aralarında kurmayı öğrenmeliler.
Hülya Şekerci: Yargı darbecilere kalkan oluyor. Darbecilik bu sistemin kuruluşundan bu yana var olan özelliği. İslami değerlere düşmanlık bu sistemin temel niteliklerinden biri. Ak Parti Şemdinli olayında savcı Ferhat Sarıkaya'yı kendi eliyle harcadı, şimdi ise darbecileri yargılayacak savcı bulamıyor... Bu süreç karşısında vurgulanması gereken kimliğimizdir, değerlerimnizdir, başörtümüzdür...
Mehmet Pamak: Bu darbeci sistemin kökeninde İttihat ve Terakki geleneği vardır. İT bir çete faaliyeti olarak başlamış, sonra darbeyle ele geçirdiği Osmanlı'yı 10 yılda çöküşe sürüklemiştir... Kemalist düzen ortadan kalkmadan çetecilik ve darbecilik yok edilemez... Darbeler aynı zamanda küresel güçlerin kullandığı araölar olagelmiştir. Darbeler aracılığıyla hem yerel oligarşi, hem de küresel güçler İslami değerlerle hesaplaşmaya koyulmaktadır... Bu süreçler karşısında İslami kimlik ve ilkelerden, İslami duruştan ödün vermeyen bir yaklaşımı öne çıkarmalıyız... Bugün Müslümanlar sistem içi yaklaşıma sahip politikalar üzerinden sisteme entegre olma riski altındadır...
Necati Ceylan: İnancımızı hedef alan darbe süreçleri karşısında sözden çok pratiklerimizle ve eylemlerimizle karşı duruş ortaya koymalıyız.
Rıdvan Kaya: Yaşadığımız süreci gündemleştirmemiz gerekmektedir. Darbe tehditleri karşısında durmamız kesinlike Ak Parti'yi savunmak anlamında değildir. Bizler, saldırıların Müslümanların değerlerine karşı yapıldığını görüyor ve buna karşı durmaya çalışıyoruz.
Selahaddin Yazıcı: Bu forumu düzenlediği için Özgür-Der'e teşekkür ediyorum. Müslümanların darbe tehditleri karşısında sinmemesi ve cesur bir tavır sergilemesi gerekir. Darbenin olup olması gibi bir gündem biizm hayatımızda herhangi bir şeyi değiştirmemelidir. İslami sorumluluklarımızı her şart altında yerine getirmeliyiz.