Ağlayalım, unutmayalım: Gazze`de cesetleri köpekler yemeye başladı
Şehid Gazze`de görev yapan ambulans şoförü: `Çok sarsıcı kareler gördüm ama hiçbiri, cesedi köpekler tarafından parçalanan masum kız kadar hafızama kazınmadı.`
"Bundan fecisini görmedim. İsrail saldırılarının başlamasından bu yana gördüğüm en irkilten manzaraydı. Çocukların ve şehitlerin şarapnel etkisiyle paramparça olmuş cesetlerini de daha önce görmüştüm. Ama hiç biri bunlar kadar beni ürpertmedi."
Ambulans şoförü Kâyid Ebu Avkel, Şarku'l Evsat gazetesi muhabirine, soykırımcı işgal güçlerinin düzenlediği saldırıda hayatını kaybeden ve beş gündür cesedi ortada durduğu için köpeklerin musallat olduğu 17 yaşındaki Muhammet Hikmet Ebu Halime ile ilgili gördüklerini bu sözcüklerle anlattı.
Ebu Avkel gördüklerini anlatmayı sürdürdü: "Sağlık bakanlığında yıllarca yaptığım ambulans şoförlüğü görevi boyunca beni etkileyen bir çok olaya şahit oldum, çok sarsıcı görüntülerle karşılaştım ama hiç biri, cesedi köpekler tarafından lime lime edilen Attar ailesinin masum kız çocuğu kadar hafızama kazınmadı ve beni etkilemedi."
Ebu Avkel, masum kız çocuğunun cesedinin yolunu kaybeden ve aç kalan köpekler tarafından yene yene sadece gövdesinin kaldığını belirtiyor. Görgü tanıkları, cesetlerin vahşi hayvanlar tarafından parçalanmadıysa etrafına muhakkak farelerin doluştuğunu ve vücutlarının bunlar tarafından kemirildiğini söylüyor.
Gazeteci Muhammet Arab da aynı kanaatte. O da yıllar boyu gördüğü en sarsıcı ve ürpertici görüntülerin cesedi köpekler tarafından yenmiş olan kız çocuğunun oluşturduğu ürpertici manzara olduğunu söylüyor. Kız çocuğunun bu görüntüsü gören gazeteci, doktor ve tıbbi ekipten gören herkesin büyük bir sarsıntıya uğradığını ve şok olduğunu belirtiyor.
Olayın meydana geldiği Gazze'nin kuzeyi, saldırıların başladığı ilk günden itibaren alçak soykırım askerlerinin kontrolü altına girmiş bulunuyor. İşgalci katil askerlerin oluşturduğu tehdit nedeniyle ambulans ekibi bölgeye beş gündür giremiyordu. İsrail ordusunun ambulanslara bölgeye giriş izni vermesiyle birlikte kız çocuğunun cesedi morga kaldırılabildi.
AMBULANSLAR BÜYÜK BİR TEHDİD ALTINDA ÇALIŞIYOR
Gazze'de insanlık artık son noktasına gelip dayanır ve tükenmeye yüz tutarken, acil yardım ekipleri İsrail ordusunun saldırıları ve sürekli ölüm tehdidi altında büyük bir özveriyle çalışıyorlar. Kimi zaman füze ve roket saldırıları altında can veren kimi zaman ise savaşçı muamelesi görüp yaylım ateşine tabi tutulan sağlık çalışanları, çoğu zaman bir iki saat uykuyla idare ediyor, bazen hiçbir şey yemeden çalışmayı sürdürüyorlar.
Siyonist soykırım çetesinin saldırılarında şu ana kadar 21 acil yardım çalışanı hayatını kaybetmiş, 30 çalışan yaralanmış, 11 ambulans da tamamen tahrip edilmiş.
Gördüklerinin psikolojileri üzerinde yarattıkları etkiyi ise tahmin etmek mümkün değil. Paramparça cesetler, kopmuş kollar ve bacaklar, vahşi hayvanlar tarafından parçalanmış ve tanınmaz hale gelmiş insan ve çocukları göre göre duyarlılıklarını yitiren acil servis çalışanları, can pazarının yaşandığı bir ortamda kendi halet-i ruhiyelerini düşünemez olmuşlar.
KABİR KRİZİ BAŞLADI
Siyonist işgal güçlerinin acımasızca yol açtığı yıkım, vahşet, soykırım ve acının oluşturduğu manzaralar, kullanılmakta olan kelimelerin tamamını yetersiz bırakıyor, ifade kabiliyetini acziyete düşürüyor, hissetmekte olduğu şeyleri tasvir edebilmesi için yeni kelimeler ihdas zaruretini iktiza ediyor. Masum, zavallı, çaresiz Gazze halkı, saldırının başladığı ilk günden beri yiyecek, giyecek, bina ve ilaç gibi en temel gereksinimleri konusunda sıkıntı yaşarken, İsrail'in yaptığı katliamlar sonucunda hayatlarını kaybeden insanların oluşturduğu ceset dağını gömecek mezar bulunamıyor.
Eksik olan şey sadece mezar yeri değil aynı zamanda mezar yapımında kullanılan kireç, kazma, kürek gibi aletlerin bulunamaması.
Bazen de cesetlerin içinde bulunduğu durum, gömülmelerini engelliyor. Füzelerin kömür haline getirdiği cesetler, şarapnel parçaları nedeniyle paramparça olmuş cesetler tek parça halinde gömülemiyor. Sıkıntının bir başka nedeni ise mezarların genelde İsrail'in kontrolünde olan bölgelere yakın yerlerde olması. Bu nedenle birçok Gazzeli, cesetlerini akrabalarının bulunduğu mezarların yanına koyuyorlar.
(Kaynak: Dünya Bülteni)