23-07-2008 10:01

Alman yazardan, Beşir`e tutuklama emri çıkaran UCM savcısına anlamlı soru

Alman yazar Jürgen Todenhöfer, UCM Savcısı Luis Moreno Ocampo’ya bir mektup yazarak; `Neden Bush`u ve Blair`i yargılamıyorsunuz?` diye sordu.

Alman yazardan, Beşir`e tutuklama emri çıkaran UCM savcısına anlamlı soru

Eski Alman parlamenter, medya yönetmeni Jürgen Todenhöfer, Sudan Devlet Başkanı Ömer El Beşir hakkında soykırım ve insanlığa karşı suç işlemekten dolayı dava açan ve tutuklama emri çıkarılmasını talep eden Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) Savcısı Luis Moreno Ocampo’ya bir mektup yazarak; ‘Neden aynı hassasiyeti Irak savaşının suçluları hakkında da göstermiyorsunuz?’ diye sordu.

Almanya’nın önde gelen medya devlerinden birinin finans ve yönetiminden sorumlu olan ve İslam ülkelerinde işlenen cinayetleri yazdığı kitaplar, yaptığı yorumlarla Avrupa’da telin ederek müslümanların sevgisini ve sempatisini kazanan Alman yazar, bu ilginç mektubuyla yine müslümanları sevindirirken, İslam düşmanlarının tepkisini üzerine çekti. Todenhöfer’in mektubunun çevirisi şöyle:

"Muhterem Moreno Ocampo,

İnsan hakları sorununun evrensel ehemmiyetine binaen, Sudan Devlet Başkanı Ömer Hasan El Beşir hakkında almış olduğunuz kararı ve takındığınız tutumu saygıyla selamlıyorum. İnsanlığa karşı işlenen suçlar asla cezasız bırakılmamalı. Sizin de dile getirdiğiniz gibi, katillerin devlet erkanından olmaları hukuki işlemlerin yapılmasını engelleyemez. Yeterli sayıda kanıt bulunduğu takdirde pekala onlar hakkında da dava açılabilmelidir.

Lakin, eski bir hakim olarak size, adalet konusundaki bu hassasiyetinizi niçin Irak savaşı sorumluları, yani Amerikan Başbakanı George W. Bush veya İngiltere’nin eski Başbakanı Tony Blair için de göstermediğinizi sorma hakkını kendimde buluyorum.

Yalan dolanla mesnedlendirilen Irak savaşı, eski Birleşmiş Milletler Başkanı Kofi Annan’ın ifadesiyle ‘İllegal’, yani devletler hukukuna aykırıdır. Bir savunma durumunun söz konusu olmadığı herkes tarafından biliniyor. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinden alınmış bir karar dan da bahsetmek imkansız. Alman Eyalet mahkemesi de 2005 yılında aldığı bir kararla Irak savaşının devletler hukukuna aykırı olduğunu beyan etmiştir.

Bağımsız bir Amerikan-Irak enstitüsünün (Lancet-Araştırmaları) yaptığı araştırmaya göre, bu ahlaksız savaş yüzünden 2006 yılına kadar 600 bin sivil hayatını kaybetti. Bu sivillerden coğu Amerikan ordusu tarafından öldürüldü. Aynı şekilde, bağımsız bir İngiliz enstitüsü olan ORB’ nin 2008 yılı verilerine göre, bugüne kadar Irak savaşı yüzünden hayatını kaybedenlerin sayısı 1 Milyonu geçmiş bulunuyor. Bu verilere göre yaklaşık 1 Milyon insan yaralanmış, 5 Milyon insan da göçe zorlanmıştır. Bu insanların katilleri, acılarının müsebbipleri cezasız bırakılmamalıdırlar.

Uluslararası ceza mahkemesi, aldığı kararlar herkes için geçerli olan bir dünya mahkemesi mi yoksa sadece Avrupalı olmayana karşı işleyen bir Avrupa mahkemesi mi - yani zayıflara karşı güçlüden yana olan, bir nevi kudretlilerin mahkemesi mi- olmak istediği sorusunu kendisine sormalıdır. Şimdiye kadar salt zayıf ülkelerin politikacılarının yargılanmış olmaları cidden düşündürücüdür.

Alışıldığı üzere, USA’nın İngiltere’den farklı olarak Uluslararası ceza mahkemesinin kanunlarını, kurallarını tanımadığını, dolayısı ile bu ülkenin idarecileri hakkında bir dava açılmasının mümkün olmadığını ileri sürebilirsiniz. Bu durumda sizin Sudan Devlet Başkanı aleyhinde de suç duyurusunda bulunmanız mümkün olmaz, çünkü bu ülke de Uluslararası Ceza Mahkemesini tanımamaktadır.

Nürnberg savaş suçluları mahkemesinde alınan hükümlerin gerekçeleri şu cümlelerle açıklanmıştı; Haksız bir savaşı yargılamamak, zincirlerinden kurtarmak, aklamak en büyük enternasyonal suçtur. Bu suçu diğer savaş suçlarından ayıran tek şey bütün vahşetleri bir araya getirmesi, birleştirmesi ve üst üste yığmasıdır.

Eski meslekdaşınız, Amerikalı savcı Robert Jackson bir zamanlar şöyle bir söz sarfetmişti; Biz bugün sanıkları hangi ölçülere göre ölçüp biçiyorsak, yarın da tarih bizi aynı ölçülere göre ölçüp biçecek (…) Savaş hukuku sadece yenilen ülkelerin suçluları için geçerli değildir.

Genç bir müslüman bayan yakın bir tarihte bana şöyle bir soru sormuştu; Avrupalı bir Devlet Başkanının kaç yüz bin tane sivili öldürmeye hakkı vardır? İnsanlık onuru, adalet gibi evrensel değerlere sahip, vicdanlı bir insan olarak bu soruyu nasıl cevaplardınız? Siz sadece, George W. Bush ve Tony Blair’in niçin yargılanmadıkları sorusunu cevaplayabilirseniz, bilin ki  tarafımdan şükranla anılacaksınız" (Timeturk)

YORUMLAR
Henüz Yorum Yok !