Avrupa`nın başörtü cinneti!
Avrupa`da ikinci sınıf insan muamelesi gören müslümanlar çifte standartlara karşı çıksa da, sorun giderek derinleşiyor ve başörtüsü yasağı yaygınlaşıyor.
Avrupa ülkelerinden peş peşe gelen haberler, Batı düşüncesi temelinde gelişen insan hak ve özgürlükleri söyleminin sınırlarını, sahiciliğini ve samimiyetini yeniden tartışmaya açıyor. Özellikle başörtü, peçe, çarşaf ve burka gibi farklı tesettür biçimleri üzerine yapılan tartışmalar, Avrupa’da yaşayan Müslümanların kamusal alandaki varlıklarından rahatsızlık duyanları açığa çıkarıyor. İkinci sınıf insan muamelesi gören Müslümanlar, kendilerine karşı getirilen çifte standartlara karşı çıksa da, sorun giderek derinleşiyor ve başörtüsü yasağı yaygınlaşıyor.
Sarkozy Kışkırtıyor
Bu durum Fransa’daki “367” tartışmalarına da yansıdı. Yaklaşık 5 milyon Müslümanın yaşadığı Fransa’da, Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy’nin “Peçe Fransa’da hoş karşılanan bir şey değildir” sözleriyle başlayan tartışma, fişlemeyi andıran biçimde iç istihbarat birimlerinin 367 kadının yüzünü peçeyle örttüğünü tespit ettiğini açıklamasının ardından kurulan komisyona konuşan belediye başkanlarının açıklamalarıyla yeniden gündeme geldi. Müslümanların okullarda helal gıda servisi talep etmesini ya da kendilerine kötü muamelede bulunan memurlara sessiz kalmamalarını tehlikeli gelişme gibi sunan belediye başkanlarının yaklaşımları, ayrımcı ve dışlayıcı uygulamaların yeni yasaklarla yasallaştırılacağının da sinyali olarak değerlendirildi.
Yasak için sıraya girdiler
Fransa’da peçe ve burkaya yasak getirilmesi yönünde komisyon çalışmaları devam ederken, Belçika’nın Flaman bölgesindeki devlet okullarında, Fransa ve Türkiye’deki yasakçı uygulamalar referans gösterilerek başörtüsü yasaklandı. Belçikalı aydınlar ise kararı toplu bir cezalandırma ve sistem baskısı olarak nitelediler ve “Saygıya Davet” başlıklı bir bildiri yayınlayarak yasağa karşı çıktılar. Ülkedeki diğer bir yasakçı uygulama da Brüksel Barosu’ndan geldi. Baro, başörtüsü de dâhil olmak üzere her türlü dini simgenin “eşitlik ve tarafsızlık” ilkesini zedeleyeceği iddiasıyla, avukatların mahkemelere ve duruşmalara başörtüsüyle giremeyeceğine hükmetti. Hollanda’da ise aşırı sağcı lider Geert Wilders’ın başörtüsünden vergi alınmasını talep etmesinin ardından, Amsterdam Belediye Başkanı da burka ya da peçeyle yüzü tamamen kapatarak örtünenlere, işsizlik ödeneği verilmemesi gerektiğini söyledi. Burka tartışmalarına sahne olan bir diğer ülke İspanya oldu. İfade vermek için gittiği mahkemede yüzünü açmak zorunda bırakılan bir kadınla ilgili haberlerinde ülkenin iki büyük gazetesinin alaycı ifadeler kullanması tepki çekti. İsviçre Basketbol Federasyonu da yasağı sahalara taşıyarak 19 yaşındaki başörtülü bir basketbolcu hakkında uzaklaştırma kararı aldı. Tüm bu gelişmeler, başörtüsü sorununun küreselleştiğini ve Avrupa’daki özgürlüklerin sınırının başörtüsüyle çizilmek istendiğini gösteriyor.
(Beytullah Emrah Önce / Özgün Duruş Gazetesi)