Azerbaycan İslam Partisi başkanından haber alınamıyor
Okullarda hicabın yasaklanmasına gösterdiği tepkiden dolayı tutuklanan İslam Partisi Başkanı Samedov`un öldürülmüş olabileceği ileri sürüldü.
Okullarda hicabın yasaklanmasına gösterdiği tepkiden dolayı tutuklanan İslam Partisi Başkanı Samedov'un öldürülmüş olabileceği ileri sürüldü.
İslam Azeri.Az’ın haberine göre, tutuklandığı günden beri kendisinden hiçbir haber alınamayan, nerede olduğu ve nerede tutulduğu bilinmeyen Samedov’un Azerbaycan istihbarat veya güvenilk güçleri tarafından öldürülmüş ya da ülke dışına çıkarılabilmiş olabileceğini yazdı.
“Samedov Ülkede Değil” başlığı altında verilen haberde, "Dindarlar arasında Samedov’un öldürüldüğü söylentileri dolaşıyor.Bu haberin ne derece doğru olduğunu bilemiyoruz. Samedov’un yakınları da kaygılı ve kendisinin nerede tutulduğu ve akibeti hakkında bir bilgileri yok. Bundan dolayı hastanelere bile bakılmakta. Halk arasında yayılan bu haberlerin asılsız olduğu ancak Azerbaycan yönetimi tarafından yapılacak açıklamaya bağlı. Aksi takdirde Samedov’un öldürüldüğü yönündeki haberler gündemi daha çok meşgul edecek” denildi.
Ayrıca Samedov'un ülke dışına çıkarılmış olabileceği de ileri sürülüyor.
Azerbaycan Yönetimi Baskıyla Halkı Korkutmak İstiyor
Azerbaycan Barış ca Demokrasi Enstitüsü Başkanı Leyla Yunus Azadlık Radyosunda yayınlanan konuşmasında önemli açıklamalarda bulundu.
İnsan hakları savunucusu Leyla Yunus, Samedov’un tutuklanması konusunda “siyasi gerekçelerle tutukladıkları herkese bir kılıf uyduruyorlar” diyerek, Samedov hakkında yapılan resmi suçlamaların uydurma olduğunu söyledi.
Faktxeber’in bildirdiğine göre, Leyla Yunus Azerbaycan yönetiminin ülkedeki dindar insanları sindirmek için başlattığı kampanya ile ilgili olarak şunları söyledi:
“Aynı senaryo, aynı gelenek. Siyasi nedenlerle tutuklanan herkese bir kılıf uyduruyorlar. Bu zaman zarfında tutuklanan insanlara fiziki baskılar da uygulanmakta. Hatta aile fertleri de baskı altına alınıyor. Asıl suç budur” diyen Leyla Yunus sözlerini söyle sürdürdü:
“Düşünceleri açıklamak herkesin hakkıdır. Ancak Samedov’un tutuklanması ile şunu söylemek istediler: insanın kendi fikrini özgürce açıklama hakkı yoktur. Samedov kendi fikirlerini söyledi yönetime karşı sert eleştirilerde bulundu. Bu onun hakkıdır. Samedov’un tutuklanması da fikir ve ifade özgürlüğünün kabaca ihlal edilmesi demektir. Yönetimin asıl amacı bütün ülkeyi ve bütün toplumu kendi kontrolü altında tutmaktır. Onun için bağımsız bir düşüncenin olmasını kabul etmiyorlar. Sovyet döneminde olduğu gibi bir kabristanlık istiyorlar.
İslam Partisi Başkanı çok sert açıklamalarda bulundu, doğru yanlış, bu ayrı bir mesele. Bu onun hakkıdır, niçin yapmasın? Samedov’u tutuklamakla, yarın bir başkası ağzını açıp yönetime karşı eleştirilerde bulunmasın istiyorlar. Bugünkü yönetimin amacı halkı korkutmaktır. Türkmenistan’da bunu yaptılar. Özbekistan’da demokratik bir muhalefet yoktur. Geriye ise radikal İslamcılar kalıyor. Onları da Kerimov eziyor, öldürüyor. Böyle yapmakla da Batı’ya mesaj veriyorlar: Ben olmasam bunlar gelecek. Şimdi de Azerbaycan yönetimini bu yolla iktidarını sürdürmeye çalışıyor.”
Leyla Yunus insanların uydurma gerekçelerle tutuklanmalarının arkasında, ülkedeki diktatör yapının etkili olduğunu belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:
“Herkes biliyor ki, Azerbaycan’da Başkan bir karar verse ve birilerinin tutuklanmasını istese, bu hemen yerine getirilir. Bunun için başka bir şeye gerek yok. Ardından tutuklanan kişinin adı terörist, casus, fanatik, uyuşturucu olacak. Mesele bundan ibarettir.”
Senaryo devam ediyor
Azerbaycan İslam Partisi Başkanı Mövsüm Samedov’un amacası oğlu Hedayet Samedov’un ev ve işyerlerinde el bombası ve otomatik silah bulunduğu yönündeki suçlamaların ardından, bugün de Samedov’un kayınbiraderi Memmedrzayev Firdovsi’nin evinde de 10 adet el bombası, 40 adet kurşun ve bir adet de otomatik silah bulunduğu ileri sürüldü.
(Kaynak: Velfecr)