Emredersin Çölaşan!
Çölaşan, Cumhuriyet bayramı öncesi `Camilere bayrak asılacak, as!` diye köşesinden verdiği emrin Diyanet tarafından tutulmasından cesaret alarak yeni bir komut verdi: `23 Nisan`da da camilere bayrak asın!`
Emredersin Çölaşan!
Her fırsatta İslam'a ve Müslümanlara düşmanlık etmekten geri durmayan, bir okulda öğretmenin çocuklara İslam'dan bahsettiğini "minik kuşu" kendisine jurnalleyince bunu köşesinde derin mahfillere ispiyonlayan, bir yerde ayet veya hadis-i şerif görünce kırmızı görmüş boğalar misali çılgına dönen holding medyasının tetikçi yazarlarından bay Emin Çölaşan, iyice küstahlaştı.
Çölaşan, 29 Ekim Cumhuriyet bayramı öncesi "Camilere bayrak asılacak, as!" diye köşesinden verdiği emrin Diyanet Başkanlığı tarafından alel acele yerine getirilmesinden de cesaret alarak yeni bir komut verdi: "23 Nisan'da da camilere bayrak asın!"
Alemlerin Rabbi yüce Allah'ın ırk, ulus ve coğrafya üstü evrensel dinini ulusallaştırma ve tıpkı Cumhuriyetin ilk yıllarında Aydın Milletvekili Dr. Reşit Galib'in "Müslümanlık: Türk'ün Milli Dini" çalışması kapsamında yürütülen İslam'ı ulusallaştırıp mevcut sistemin payandası kılma gayretleri gibi, Çölaşan da bayrak fetişizmi üzerinden Allah'ın aparı, dupduru dinini ulusçuluğa payanda kılma gayretinde. Çölaşan'ın emrivakisine "Emir ve görüşlerinize hazırız Çölaşan'ım" şeklinde selam duran Dİyanet de böylece tağutlara hizmette kusur etmemiş oluyor.
Aynı Diyanet'in camilere üç kuruş para için baz istasyonları kurdurmasına ve böylece insanların sağlığıyla oynamasına binlerce tepki gösterilmesi, bu konuda yazılar yazılması karşısında o tepkileri ciddiye bile almamasını hatırlayınca, Diyanet'in kimlerin emrinde olduğu daha iyi anlaşılıyor.
Ne diyelim, herkes sevdikleriyle beraberdir ve onlarla birlikte haşrolup Allah'ın huzuruna çıkarılacaktır.
İşte İslam'ın adını duyduğunda bile kırmızı görmüş boğalara dönen Çölaşan'ın içinde fetvalar da bulunan yazısından bir bölüm:
"Diyanet’ten istirham...
GEÇTİĞİMİZ Cumhuriyet Bayramı öncesinde burada birkaç yazı yazmış ve Diyanet İşleri Başkanlığı’nın bayram nedeniyle camilerimize Türk bayrağı astırmasını istirham etmiştim.
Zaman kısaydı. Sonunda Diyanet İşleri Başkanlığı bir karar aldı ve her yerde olmasa bile özellikle büyük illerimizde bazı camilerimize bayrağımız asıldı. Çoğu minarelerin arasına asılmıştı ve manzara gerçekten muhteşemdi.
Önümüzde 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı var.
Bütün ulusumuzun bayramı. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açıldığı gün.
O gün ülkenin dört bir yanında bayraklar asılacak, şenlikler düzenlenecek, törenler yapılacak.
Bazıları, "Camiye bayrak asılmaz, camide bayrak olmaz, dinin milleti ve bayrağı yoktur" diyordu!
Camilere pekálá bayrak asılacağını, bunun dinimiz açısından da hiçbir sakıncası olmadığını artık biliyoruz. Bu tutucu çabalar geçtiğimiz 29 Ekim’de geride kaldı.
Camilerimiz Türkiye Cumhuriyeti’nin, Türk toplumunun camileridir. Orada isteyen herkes ibadet edebilir. Irk, etnik köken, cinsiyet, mezhep ayrımı yoktur.
Görevlileri Türk devletinden maaş alır.
Şimdi Diyanet’ten bir kez daha istirham ediyorum. 23 Nisan’a bir aydan az bir zaman kaldı. Hazırlıkları bitirsinler, camilerimize bayrağımızı assınlar.
Minarelerin arasına, kapılara, başka uygun yerlere...
O gün bütün Türkiye nasıl bayraklarla donanacaksa, camilerimiz de donanmalı...
Ve bundan sonra bütün ulusal bayram günlerimizde camilere bayrak asılmalı..."
Bir taraftan İslam'a düşmanlık eden, diğer taraftan da İslam'ı ulusçu sembollerle bulandırmaya gayret eden, bunun için de fetva vermeye kalkışan bu küstah holding yazarını Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'e havale ediyoruz.
İslamvehayat.com