Gazze`de siyonist, Türkiye`de laik zulüm sürüyor
Sakarya Dayanışma Platformu, başörtüdü yasağına karşı bu hafta da meydandaydı. Platform adına yapılan açıklamada, siyonist işgalcinin Şehid Gazze`ye yönelik soykırım girişimi ve Türkiye`deki başörtüsü yasağı kınandı.
Sakarya Dayanışma Platformu, başörtüsü yasağına karşı bu hafta da meydandaydı. Platform adına yapılan açıklamada, siyonist işgalcinin Şehid Gazze'ye yönelik soykırım girişimi ve Türkiye'deki başörtüsü yasağı kınandı. Platform üyeleri okudukları basın açıklamasının ardından Filistin'e Destek Mitingine için topluca miting alanına geçtiler.
"Örtü Müslüman kadının şiarıdır. Bu şiarı laik despotların baskıları ile değiştirmeyeceğimiz gibi, İslami moda ve benzeri ucube kavramları Müslümanların literatürüne sokmaya çalışan din baronlarının, dini kisveye bürünmüş burjuvanın örtünme anlayışımızı tahrip etmesine asla müsaade etmeyeceğiz. Utanmadan yaptıkları tesettür defileleri ile zaman zaman gündeme gelen bu güruha karşı tüm Müslümanları uyanık olmaya çağırıyoruz" denilen açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"Yeryüzünü fesada boğanlar her geçen gün baskılarını arttırmakta ve insanlık dışı muamelelerini akıl almaz boyutlara ulaştırmaktadırlar. Çağdaş ve modern kavramlarıyla tanımlanan 21. yüzyıl halkları utanç verici sessizlikleriyle işlenen zulme ortak olmaya devam ediyorlar. Çağdaşlık ve modernlikten anlaşılan, bitmek tükenmek bilmeyen kazanma hırsı ve görmemişlik edasıyla sürdürülen tüketim çılgınlığıdır ki, bu yaşam algısı insanları bunca zulme gözlerini kapamaları sonucunu doğurmuştur. Özellikle batı dünyası olup bitenleri, ashab-ı uhdud misali memnuniyet edası içinde izlemeye devam ediyor.
Müminler ise umudunu Allah'tan alır. Geleceklerini dünya üzerine değil, ahiret üzerine kurar. Amaçları öncelikle Allah'ın rızasını kazanmaktır. İlkelerini dünyevi arzu ve tutkular değil, ilahi emirler oluşturur. Müminler; ateş çukurunu gül bahçesine çeviren İbrahim'in, firavunu secdeye zorlayan Musa'nın ve kendinden kat kat güçlü orduları çiğnenmiş ekin yapraklarına çeviren Bedir ashabının Rabbine iman ederler. Ve çok iyi bilirler ki; tarih yine Allah'ın rızası için direnenlerin zafer dolu günlerine şahitlik edecektir.
Bu ülkede ve tüm dünyada kendine kadının cinselliği üzerinden rant sistemi kuranlar İslam'ın örtünme emrinin kendi varlıklarını tehlikeye soktuğunun bilincindedirler. Bu yüzden örtü sistemli bir şekilde düşman ilan edilmiş ve insanlık dışı yasaklamalar devlet politikası haline getirilmiştir. Yasak öğretim kurumlarında ve devlet dairelerinde devam etmektedir. Yasağa karşı duranlar izzetli ve onurlu direnişlerini zafere kadar sürdüreceklerdir. Hiçbir güç bizi bu direnişimizden alıkoyamayacaktır. Bizler Allah'ın Müslümanlara yüklediği misyonun farkında olarak asla egemenlere taviz vermeyeceğiz. Onların tehditleri veya rüşvetleri bizleri bir adım dahi olsa geriye götüremeyecektir. Çünkü biz karşılığı sadece ve sadece Allah'tan bekleyen bir anlayışın mensuplarıyız. Çünkü biz ahireti dünyaya tercih eden bir tasavvurun takipçileriyiz.
Örtü Müslüman kadının şiarıdır. Bu şiarı laik despotların baskıları ile değiştirmeyeceğimiz gibi, İslami moda ve benzeri ucube kavramları Müslümanların literatürüne sokmaya çalışan din baronlarının, dini kisveye bürünmüş burjuvanın örtünme anlayışımızı tahrip etmesine asla müsaade etmeyeceğiz. Utanmadan yaptıkları tesettür defileleri ile zaman zaman gündeme gelen bu güruha karşı tüm Müslümanları uyanık olmaya çağırıyoruz.
Siyasal alanda da aymazlık devam etmektedir. İktidara geldiklerinde yasakları ve yasakçıları ortadan kaldıracaklarını söyleyenler, hâlâ devam etmekte olan zulmü görmezlikten gelmektedir. Vaatleri politik söylemlerden öteye geçememektedir. Zaten bizler de örtü davasının birkaç basit politik söyleme kurban edilemeyecek kadar değerli olduğunu biliyor ve hakkımızı direnerek kazanacağımıza inanıyoruz. Ne acı tesadüftür ki, iktidarın aymazlığı yürekleri yakan Gazze olaylarında da aynıdır. İsrail'i kınayan, kendilerine saygısızlık yapıldığını belirten, barış sürecine darbe indirildiğini söyleyen AKP iktidarı pratik anlamda tehlikeli çelişkileri bünyesinde barındırmaktadır. Kardeşlerimizi suçsuz yere katleden Siyonist çete israil hâlâ daha Türkiye Cumhuriyetinin stratejik müttefikidir. Tank ve uçak modernizasyonu ihaleleri israil'e verilmiştir.. Topraklarımızda, Konya semalarında Türkiye-İsrail-Amerika ortak hava tatbikatı düzenlenmektedir. Türkiye-İsrail parlemantolararası dostluk grubu fesh edilmemiştir. İsrail büyükelçisi ve başkonsolosu bütün olanlara rağmen Müslüman Türkiye'nin topraklarındadır.
Tüm bunlardan anlaşılan o dur ki, inananların zaferi işbirlikçi politikalara aldanmak değil, tarih boyunca onurlu insanların yaptığı gibi direnişi azık edinmekle mümkün olacaktır. İslam topraklarını korumak Müslüman şahsiyetini kuşanan kişi ve kurumların işidir. Bugün Gazze'yi savunacak olanlar örtü yasağına karşı direnenler olacaktır. Kardeşleri katledilirken içi rahat olmayanlar yarın tüm yasakları kaldırarak zafere ulaşacak olanlardır. Ve zafer umutla direnenlerin olacaktır.
Ya Rabbi; tüm dünya mazlumlarına yardım et ve onları zalimlerin karşısında zafere ulaştır!
Ya Rabbi; Gazze'de direnen Müslümanlara; Hamas ve İslami Cihad'ın yiğit erlerine güç ve cesaret ver, onları görünmeyen melek ordularınla destekle!
Ya Rabbi; Bizleri her türlü haksızlığa karşı direnen ve bu direnişi boyunca karşılaştığı zorluklara sabredenlerden kıl!"