Gazzeli için tünelin altı da, üstü de ölüm demek
Birlikte aşağı indiğimiz Cihan Haber Ajansı Muhabiri İsmail Hamdi Köseoğlu, tüneli `diri diri toprağa gömülmek` olarak açıklıyor. Tünelden tekrar yukarı çekildiğimizde sanki hayata yeniden dönmüş gibi oluyoruz.
Siyonist işgal ordusunun, günlerce Gazze'ye bomba yağdırmasına gerekçe gösterdiği tünelleri yakından görmek için Gazze kentinden Refah'a doğru yol alırken, halkın durumunun ne kadar içler acısı olduğuna şahit oluyoruz.
Cadde ve sokaklar saatlerdir tüpgaz ve benzin kuyruklarında bekleyenlerle, BM Mülteciler Yüksek Komiserliği'nin (UNRWA) dağıttığı malları almaya çalışanlarla dolu. Siyonist işgal tanklarının zaten bakımsızlıktan iyice bozulmaya yüz tutmuş caddelerini darmadağın etmesi ise zar zor yol almaya çalışan araçların toz içinde kalmasına sebep oluyor.
Gazze'yi bir baştan diğer başa doğu-batı diye ikiye ayıran yaklaşık 45 km uzunluğundaki Selahaddin Caddesi'nden Refah sınırına vardığımızda yerle bir edilen çok sayıda binayla karşılaşıyoruz. Bu binaların arasında girişleri naylonla kapatılmış çok sayıda tünel de siyonist işgal uçakları tarafından vurulmuş.
Kendisini Ebu Ahmet olarak tanıtan ve yıllardır tünel kazma işiyle uğraştığını söyleyen Gazzeli, artık tünel kazıma işinden de para kazanamadıklarını söylüyor. Siyonist saldırılarından dolayı sayıları bini geçen (Ona göre 2 binden de fazla) tünellerin yüzde 90'ının işleyemez hale geldiğini belirtiyor. Birkaç metre ileride, son saldırılardan dolayı yıkılmış bir binanın altında faaliyet gösteren başka bir tünel ise tam bir işyeri gibi faaliyet gösteriyor. Üç vardiya şeklinde çalıştıklarını belirten Tamer adındaki Filistinli genç, 20 metre derinlikteki tünelde çalışmanın çok tehlikeli olduğunu; ancak yukarıda da kendilerini çok da farklı bir hayatın beklemediğini söylüyor.
Tüneller Gazzeliler için en önemli işkolu haline gelmiş. Üç vardiya halinde tünellerde çalışma yapılıyor. Her bir vardiya da ortalama 10 kişiden oluşuyor. 15-25 metre arasındaki derinliklere inilerek tünel kazılmaya başlanıyor. Mısır tarafında işbirliği yapılan kişinin belirlediği ev ya da araziye tünelin çıkışında zaman zaman sorunlar yaşanabiliyor. Bazen tünelin güzergahında kaya çıkabiliyor ya da toprak çökebiliyor. Bu da tünelin maliyetini artırabiliyor.
Genişliği 70-120 cm, yüksekliği ise 120-150 cm arasında değişen bu tünellerin metrekaresi de yaklaşık 100 dolara kazılıyor. Kazı bittikten sonra Hamas da günlük 100 İsrail Şekeli vergi alıyor tünellerden. Hamas ayrıca tünel kazan işadamına çalıştırdığı her kişi başına da 60 bin dolar teminat kağıdı imzalatıyor. Gece gündüz tünelin üstündeki barakada yaşayan Hamada'ya göre, şu ana kadar en az 75 kişi tünellerin çökmesinden dolayı hayatını kaybetti.
Tünelin elektrik ve teknik işlerini yapan Saffah (İş delisi) lakaplı yaşlı Filistinli ise hem işçilere moral veriyor hem de tünelin tüm donanımını sağlıyor. Tünelin çalışabilmesi için hava ve elektrik verilmesi gerekiyor. Ayrıca getirilen malları yukarı çekmek için makarayla çalışan tek kişilik bir asansör de kullanılıyor. Çocuklarının iaşesini karşılamak için bu işi yapmak zorunda olduklarını vurguluyor Saffah. Son zamanlarda artık bu işten de para kazanamadıklarını ifade ediyor ve ekliyor: "Günlük kazancımız 20 doların altına düştü. Zamanında biz günlük 100 dolardan fazla kazanıyorduk." Para biriktiren ya da zengin bir aileden gelen her kişinin ilk atıldığı iş tünelmiş Sahhaf'a göre. Çünkü bu tüneller abluka altındaki Gazze'nin tek nefes borusu.
Merak edip biz de iniyoruz 20 metre aşağıdaki tünele. Halat asansörle aşağı doğru indikçe havanın değiştiğini ve ağırlaştığını hissediyoruz. Kuyuya benzer tünelin girişine indiğimizde oksijen azlığı ve havanın ısınmasından dolayı nefes almakta zorluk çekmeye başlıyoruz. Tünelden ilerlemek için dizüstü sürünmek gerekiyor. Kenarları ahşapla beslenen bu tünelin her an yıkılacağını hissediyoruz. Tünelin ustabaşısı Hammade, bu tüneli gaz ticareti yapmak için kazdıklarını, fakat bombardımandan dolayı bu işi gerçekleştiremediklerini ifade ediyor. Gazı da boru ya da hortumlarla Mısır'dan getirmeyi planlıyorlarmış. Birlikte aşağı indiğimiz Cihan Haber Ajansı Muhabiri İsmail Hamdi Köseoğlu, tüneli 'diri diri toprağa gömülmek' olarak açıklıyor. Tünelden tekrar yukarı çekildiğimizde sanki hayata yeniden dönmüş gibi oluyoruz.
Hamas'tan diyalog çağrısı
Aralarında Hamas ve İslami Cihad'ın da bulunduğu, merkezleri Suriye'nin başkenti Şam'da olan 8 Filistinli grup, rakip Filistinli gruplara diyalog çağrısında bulundu. 8 grup tarafından dün yapılan açıklamada, Filistinli gruplar arasında yapılacak uzlaşma görüşmelerinin, Mısır, Suriye, Katar ve Türkiye'nin sponsorluğunda yürütülmesi önerildi. Gazze'yi kontrol eden Hamas ile Batı Şeria'da hüküm süren el Fetih'in mutabakata varması, önemli bir adım olarak görülüyor.
(Kaynak: Zaman / Cumali Önal)
-
saliha 23-01-2009 11:44
Zaman gazetesi yazarlarının israilin saldırılarını anlaşılır bulmalarını söylüyor olmalarından snra islamvehayatın bu gazetesden bu tarz bir yazıyı alıntılamasını çok doğru bulmuyorum.Zaten yazıda tipik bir zaman gazeti haberi.Kaş yapayım derken göz çıkarmak.Heleki israil in çok gelişmiş kaynak tarama istikbarart toplama ağı varken.Yazıya baktım aslında birde oraya harita koyslarda israil zorlanmadan tekrar bombalasa iyi olacakmış.Halkın sıkıntılarını iyi niyetle anlataıyorum derken israile istkbarat niteliği taşıyan bilgiler veriyor.Site yöneticilerini duyarlı olmaya davet ediyorum.haber alıntılarını daha dikkatli yapmalarını istiyorum.