Hamas yetkilisi: Filistin halkı, Başkenti Kudüs olan Hilafet devletine hazırlanıyor
Hamas Siyasi Büro Üyesi ve Gazze eski İçişleri Bakanı Dr. Fethi Hammad, Filistin halkının hedeflerine dair yaptığı açıklamada, “Filistin halkı, başkenti Kudüs olan Hilafet Devleti`nin kurulması için hazırlanıyor” ifadelerini kullandı ve Abbas yönetiminin ihaneti hususunda Müslümanları uyardı.
Hamas Siyasi Büro Üyesi ve Gazze eski İçişleri Bakanı Dr. Fethi Hammad, Filistin halkının hedeflerine dair yaptığı açıklamada, “Filistin halkı, başkenti Kudüs olan Hilafet Devleti'nin kurulması için hazırlanıyor” ifadelerini kullandı ve Abbas yönetiminin ihaneti hususunda Müslümanları uyardı.
Memri TV'de canlı yayına katılan Hammad’ın açıklamaları şöyle:
“Tarih boyunca mücadeleci ve direnen bir halk olan kahraman Filistin halkı şimdi Kudüs'ün ve Mescid-i Aksa'nın özgürleştirilmesi için hazırlık yapıyor. Bunu açıkça, yüksek sesle ve altını çizerek söylüyorum. (Filistin halkı) başkenti Kudüs olan Hilafet Devleti'nin kurulması için hazırlanıyor.”
Kudüs İslami Hilafet’in Başkenti Olacaktır
Konuşmasına “Kudüs herhangi bir müstakil (ulus) devletin başkenti değil, İslami Hilafet’in başkenti olacaktır” diyen Hammad, bazı zorunlu hususlara değindi:
“İlk olarak Filistinlier "La İlahe İllaAllah", tevhid sancağı altında birleşmelidirler.
Acınacak haldeki Mahmud Abbas ve onun kukla yönetimi Filistin'in hiç bir bölgesinde yönetimi tekelinde bulundurmamalı, 70000 Kalaşnikof silahın Filistinli halkımıza doğrultuduğu Batı Şeria'da olduğu gibi hiçbir bölgede silahlı bir güce sahip olmamalıdır.
Mahmut Abbas Yönetimi Hakkında Uyarı
Biz Filistinliler ayağa kalkmalı, ve bu hain ve iş birlikçilerden kurtulmalıyız.
Mahmud Abbas yönetimi kimlerle iş birliği yapıyor? Kardeşlerinizi katleden Yahudi ve Hristiyanlarlarla… Buna kesinlikle müsaade edilmemelidir. Filistinliler olarak birlik içerisinde olmamız aciliyet arz eden bir durumdur.
Filistinliler olarak bir kısmımız hain ve işbirlikçi Abbas yönetiminden emir alırken "Nerede milyonlarca Arap ve Müslüman?" diye sormamızın anlamı yoktur. Dolayısıyla altını çizerek açıkça ifade ediyorum ki; hain Mahmud Abbas halkının yanında yer almalıdır ve Filistin kolluk kuvvetleri üzerindeki kontrolünü derhal bırakmalıdır.”
“Hiç Onurunuz da mı Kalmadı?”
Abbas yönetiminin emrindeki kolluk kuvvetlerine ve Araplara da seslenen Hammad derhal birleşilmesi gerektiğini söyledi:
“Ve ey Filistin kolluk kuvvetleri içerisinde yer alan kardeşlerim, hala neyi beklemektesiniz? Ey kardeşim, sana İslam adına değil onurlu olmak adına sesleniyorum? Hiç mi onurunuz yok? Hiç mi adam kalmadı içinizde?
İkinci olarak; Araplar birleşmelidirler. Sayıları milyonları bulan Araplar nerede? Neredesiniz? Hiç onurunuz da mı kalmadı? Desteğiniz nerede? İçerisinde Filistin asıllıların sayısı 4 milyondan fazla olan Ürdün halkı, neredesiniz? Ürdün'ün Batı Şeria ile sınırı 400 kilometre uzunluğunda. Nerdesiniz? Neden hala utanç ve aşağılanma zincirleriyle bağlısın? Gücünüzü toplamalısınız. Ne bekliyorsunuz? Gazze'nin tamamen yok edilmesini mi bekliyorsunuz?”
Hammad Müslümanlara çağrısını şöyle sürdürdü:
“Bazı insanlar, Araplara ve Müslümanlara minnettar olmamız gerektiğini söylüyorlar. Minnettar olmamız gereken ne yaptılar? Allah için ayaklanıp ilerlemenizin vakti geldi. Hiçbir teşekkürü hak etmiyorsunuz ve hiçbir mazereteniz de yok.
Kadınıyla, çocuğuyla, yaşlısıyla Allah yolunda her şeyini feda ederek ayağa kalkan Filistin halkı gibi ayağa kalkmalısınız. Siyonist düşman bizimle ateşle müzakere yapıyor. Oysa siz hala onursuz yaşamaya devam ediyorsunuz. Siyonist düşman, bizimle ateş, bedenlerimiz ve kanımız üzerinden müzakere yapıyor. Oysa siz hala onursuz yaşamaya devam ediyorsunuz.”
Hammad’ın yaptığı samimi açıklamalar, Abbas yönetimi ve onu destekleyen Batılı güçlerin eksenindeki ABD planı çerçevesinde çoğu işgal edilmiş etkisiz bir Filistin devleti vadeden “İki Devletli Çözüm” için çalışan bölge başkentlerinde rahatsızlık yaratacağı düşünülüyor.
Bu hususta İslam İş Birliği Teşkilatı, “İki Devletli Çözüm” için yoğun çaba sarf ediyor ve son olarak İİT heyeti ABD’de bir toplantı gerçekleştirerek bu kapsamda hareket ediyor. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan da “garantörlük formülünü” ortaya atarak bu planın gerçekleştirilmesi için diplomatik temaslar yürütüyor.
(Kaynak: Köklü Değişim)