14-07-2007 11:55

MHP=CHP’den sonra Kemalizm=Baas mı?

Kemalizmin ne olup olmadığını bir kenara bırakalım da, bugün Kemalist geçinenlerin Kemalizmi savunuyormuş gibi gözükürken Türkiye`de nasıl bir rejim kurmak istediklerini görün. Şu adrese bir bakın:

MHP=CHP’den sonra Kemalizm=Baas mı?

Abdurrahman DİLİPAK / Vakit

Perinçek'in iddiası şu: “Kemalizm üç aşağı, beş yukarı Baas rejimidir..” Baas rejimi ise Saddam ve Hafız Esad rejimidir.. Yine Perinçek'in bir diğer iddiası da “Mao Çin'de ne yaptı ya da yapmak istedi ise, Mustafa Kemal burada onu yaptı ya da yapmak istedi..” İzleyin bakın bakalım sizde nasıl bir düşünce oluşacak.. Perinçek Ulusalcı bir Kemalist.. Ona göre Abdullah Öcalan Türkiye için tehdit ya da tehlike değil..
Perinçek, oyunuzu CHP'ye vermiyorsanız MHP'ye verin diyen çevreden bir isim.. MHP lideri elinde yağlı urganla çıkıp şov yapıyor. Ama öte yandan Kızılelma koalisyonunun bir diğer lideri, Apo'yu Türkiye için tehdit ve tehlike olarak görmüyor.
Bana kalırsa Perinçek de, Bahçeli de oynanan oyunun farkında, bu işin aslını biliyorlar.. Apo'nun kim olduğunu, PKK'nın ne zaman, nasıl, ne için kurulduğunu da..
Perinçek de, Bahçeli de rol yapıyor ama bazan işler böyle karışıyor..
Ha, size Baas'la ilgili bir internet adresi vereyim de lutfen bir bakın. En azından Kemalizmin ne olup olmadığını bir kenara bırakalım da, bugün Kemalist geçinenlerin Kemalizmi savunuyormuş gibi gözükürken Türkiye'de nasıl bir rejim kurmak istediklerini görün.
Şu adrese bir bakın:
http://www.ihh.org.tr/irak/insan/baas/baas.html
Baas Partisi, Arapların tek bir sosyalist devlette birleşmesini amaç alan siyasal parti. 1953'te Michael Eflak'ın Arap Diriliş Partisi ile Ekrem el-Havrani'nin Arap Sosyalist Partisi'nin birleşmeleriyle kurulan Baas (Arap Sosyalist Diriliş Partisi) daha sonra askeri ve sivil kanatlara ayrıştı ve Irak'ta ve Suriye'de iktidarı ele geçirerek kanlı bir diktatörlük kurdular..
Türkiye burnumuzun dibindeki Irak'ta dün ve bugün, Saddam döneminde ve Amerikan işgal döneminde yaşananları görüp dururken, birilerinin Türkiye'de yeni bir Saddam rejimi inşa etmeye çalışması garip değil mi?
Bakın! Lozan'ın arkasındaki Yahudi, burada işi bitince çocuklarını burada bırakıp Mısır'a gitti. Mısır'da Nasır'a danışman oldu ve Türk düşmanı Arap Milliyetçiliğinin babası oldu.. Çocukları ise burada Arap düşmanı Türk Milliyetçiliğinin babası oldu.. Bu gün bölgedeki milliyetçi rejimlerin çoğu, işgal kuvvetleri ile işbirliği yaparak kendi halkına ihanet eden topluluklara işgal kuvvetlerinin armağanı olarak kurulan rejimlerdir.
“Türkleşme, İslâmlaşma, muasırlaşma” tartışmaları ile başlayan Osmanlı'daki Milliyetçilik hareketleri Osmanlı'nın sonunu getirmek için tezgahlanan bir oyundu.. Ermeni, Rum Milliyetçiliği, Kürtçülük, Türkçülük, Arapçılık hareketleri eş zamanlı tezgahlandı ve hepsi de aynı planının birer parçası idi. Savaşan taraflar aynı merkezden besleniyor ve destekleniyordu..
Bilgi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü öğretim üyesi Soli Özel, Cumhuriyet Halk Partisi'ni Baas partisine benzetti.. Bilgi Üniversitesi, aslında Şemsi Efendi geleneğinden gelen bir okul.. Bana kalırsa bu iddia önemli..
Yani bunun anlamı şu, birileri Kemalizm adına, Çin, Kore, Suriye ya da Irak'taki Saddam rejimine benzer bir rejimle yönetmek istiyor..
Bu iddiayı bir kenara not edin. Fransa'nın başkenti Paris'te Maison de l'Europe (Avrupa Evi) ve TÜSİAD tarafından ortaklaşa düzenlenen Türkiye konulu bir konferansa katılan Özel, partilerden bahsederken “CHP, kesinlikle sosyal demokrat değil. CHP, Türkiye'nin Baas partisi” dedi. Yani CHP nin, Ulusalcıların demokrasi vaadleri kocaman bir yalan.. Onlar Mao'nun Kızıl Çin'ini, Kim il Sung'un Kore'sini, Hafız Esad'ın Suriye'sini, Saddam'ın Irak'ını model alıyorlar. Dün askerlerimizi Kore'ye gönderirken başka şarkılar söylüyorlardı, bu gün başka. Dün Doğu Türkistan şarkıları söyleyenlerin bu gün hangi hayallerin peşinden koştuklarını görmek gerek.. MHP de sözde Komunizmle mücadele verirken aslında onların ekmeğine yağ sürmüş oluyor.. “Kanımız aksa da zafer İslâmın” diyenlerin bu gün geldikleri noktaya bakar mısınız? Maksat belli idi, birileri bizi bize kırdırmak istiyordu. Sağ-sol, alevi-sünni, ilerici-gerici, Kürt-Türk ayrılığı, bunlar işin kandırmacası idi.. Sağcıların çocukları İmam Hatibe gidecek, sağ partilere ucuz oy deposu olacak, köyde imamlık yapacak, Alevilerin çocukları köy enstitüsüne gidecek, sol partilere ucuz oy deposu olacak, köye öğretmen olacak. Birileri de İmamla Öğretmen arasındaki kavgayı durdurmak adına araya girip işleri idare edecekti. Bu günkü İmam Hatip karşıtlığının arkasında bu kitlenin artık oyunun farkına varması yatıyor..
MHP'deki büyük değişimle İlhan Selçuk'taki büyük değişimin arkasındaki derin sırrı çözdüğümüzde “Türkiye neden böyle?” sorusunun cevabını bulmuş olacağız..
Baas rejimi bir diktatörlük rejimidir. Hristiyan Arapların liderliğindeki İslâm karşıtı Arap Milliyetçiliğine dayanan bir rejimdir. Her fırsatta Arapları aşağılayanların, hatta Suriye'ye karşı Türkiye'yi kışkırtmaya çalışanların Kemalizmi diktatöryal bir Arap sosyalist rejimi ile özdeşleştirmeleri size garip gelmiyor mu?
MHPlilere sormak gerek, bu işin (Perinçek'le ittifakın/CHP ile ittifak kurmanın) neresinde Türklük var, neresinde İslâmlık var?
Perinçek ve Bahçeli'yi bir araya getiren, MHP ile CHP'yi aynı zeminde buluşturan derin gerçek ortaya çıkmadan, Türkiye'yi bu hallere düşüren derin sır ortaya çıkımayacaktır..
Bu işleri bilen ve bu kişileri tanıyan birinin iddiasına göre, Perinçek'in solculuğu ya da İP Genel Başkanlığı ile Bahçeli'nin Milliyetçiliği ya da MHP Genel Başkanlığı bir kadro planlamasıdır.. Bir kariyer planlamasıdır.. Bu planlamayı yapanlar, bu kişileri farklı kadrolara tayin etselerdi, yine değişen bir şey olmayacaktı ve herkes kendine düşen rolü aynı şekilde oynamaya devam edecekti..
Bahçeli aslında yanlış bir aktör, ailesinin kökleri ve siyasi geleneği itibarı ile MHPlilerin onu içlerine sindirmeleri nasıl mümkün olabiliyor bilmiyorum. Ama öte yandan düşünüyorum da, Kemalist Milliyetçiliği sistematize eden Moiz Kohen değil mi, Tekinalp adını kullanarak. Ya da Ziya Gökalp kim? Türk mü? “Kürt Milliyetçiliğinin esasları”nı Durkhaim sosyolojisi ışığında, Kolhoz ve Kibutz karışımı bir temele oturtmak isterken, tehdit ve şantajla Türk Milliyetçiliğinin esaslarını yazmak zorunda kalmadı mı? (Bakınız, Büyük Türkçü Rıza Nur/Hatırat) Türk Ocakları'nın kuruluşunda en büyük yardımı yapan kimdi: Lazaro Franco değil mi? Peki kimse neden bunları sorgulamadı? Sormayın. Şimdi daha iyi anlaşılır Okuyanın partisinin talebasını söküp, CHP'ye intisabının arkasındaki sır herhalde..
Perinçek, Apo'nun da böyle bir planının kurbanı olduğunu görüyor olmalı ki, Apo hakkında farklı düşünüyor.. Apo'nun rolü “Kötü adam”ı oynamak.. Bir sinema eleştirmeni diyor ki, “Bir filmin kahramanı, ancak kötü adamın başarılı olduğu ölçüde başarılı olabilir. Kötü adam ne kadar güçlü ve hain olursa, iyi adamın dünyayı kurtarması için o kadar endişe ederiz.”
Apo sakın Erol Taş olmasın?.. Siyaset kurgularla dolu, komplolarla dolu sanal bir dünya gibi..
Anlayana sivri sinek saz!
Umarım daha fazla ayrıntı istemezsiniz?
Cuma günü Müslümanlara zikir dersi verip, Cumartesi havrada ayin yönetenlerlerin peşinden koşan safların sayısı bu kadar çok olduğu sürece, bu işler kolay kolay düzelmez.. Apo'nun peşindeki Kürt, Bahçeli'nin peşindeki Türk'ün buluşma noktası neresidir dersiniz?
Selam ve dua ile.
 

 

YORUMLAR
Henüz Yorum Yok !