Hanuka bayramında Mescid-i Aksa’ya yahudilerden baskın
18 Aralık’ta başlayıp sekiz gün süren Hanuka (Işıklar) Bayramı günlerinde baskınların artırılması çağrıları neticesinde bu günlerde düzenlenen baskınlara katılanların sayısının 1797’ye ulaştığı bilgisi verildi.
siyonist terör gruplarının yahudi yerleşimcilerin Mescidi Aksa’ya yönelik baskınlarını artırmak için bütün fırsatları değerlendiriyor.
Filistin Enformasyon Merkezi’nin aktardığına göre, yerleşimcilerin büyük gruplar halinde işgal polisinin himayesi altında Hanuka bayramı gerekçesiyle baskınlar düzenledikleri ifade edildi.
Söz konusu bayram günlerinde en sık yaptıkları Telmudi ayinlerinin ise “Destansı Secde” adını verdikleri ritüel olduğu belirtildi. Bu secdeyi ise savaşta vurulup öldürülen bir kişinin yüzüstü yere uzanması gibi yere boylu boyunca uzanarak yapıyorlar. Baskınlara katılanlardan birçok kişinin Mescidi Aksa’nın sahası içinde bu şekilde secde yaptığı belirtildi.
Ayrıca Mescidi Aksa’nın muhtelif kapılarında Tevrat ayinleri düzenledikleri ifade edildi.
Filistin: İşgalci bu yıl 220’den fazla Filistinliyi şehid etti, 832 binayı yıktı
Filistin Başbakanı Muhammed Iştiyye, İsrail’in 2022’de 220’den fazla Filistinliyi öldürdüğünü ve 832 binayı yıktığını belirtti.
İştiyye, Filistin Bakanlar Kurulunun haftalık toplantısında yaptığı konuşmada, İsrail’in ihlal ve saldırıları ile yıl boyunca yaşanan gelişmeleri değerlendirdi.
“Bu yıl, 220’den fazla şehit verdiğimiz, dokuz binden fazla kişinin yaralandığı ve 6 bin 500 tutuklunun bulunduğu acı dolu bir yıl oldu.” diyen İştiyye, İsrail’in aynı dönemde Filistinlilere ait 832 binayı yıktığını ve 13 bin zeytin ağacını söktüğünü kaydetti.
Filistinlilerin bu saldırılara cesaret ve soğukkanlılıkla karşı koyduğunu ifade eden İştiyye, halkın toprağına yönelik her türlü ihlalle mücadele edeceğini ve fedakarlıklarıyla ulusal kurtuluş projesini koruyacağını dile getirdi.
Filistin’e uluslararası yardımların 2022’de önemli oranda düşüş yaşandığını aktaran İştiyye, İsrail’in Filistin vergilerinde kesintiye devam etmesi, Kovid-19 salgını ve Ukrayna savaşının yansımaları nedeniyle ulusal ekonominin ve mali bütçelerinin zarar gördüğü krizlerle mücadele ettiklerini anlattı.
Abluka ve bölünme nedeniyle Gazze Şeridi’nde işsizliğin yaklaşık yüzde 46,6 dolayında olduğunu belirten Iştiyye, bu zor süreçleri aşabilmeleri için Arap ülkelerinin desteğinin ve uluslararası yardımların sürmesini umduğunu söyledi.
İşgal kabinesinde Ayrımcılık Yasası tartışması
İşgalci İsrail’de yeni hükümeti oluşturduğunu açıklayan Binyamin Netanyahu, kabinesindeki aşırı sağcı ve Ultra Ortodoks partilerin savunduğu bir işletme ya da sağlık çalışanının yahudilik inancını gerekçe göstererek bir kişiye hizmet vermeyi reddetmesinin önünü açacak “ayrımcılık yasası”na izin vermeyeceğini belirtti.
Netanyahu’nun Cumhurbaşkanı Isaac Herzog’a hükümeti kurduğunu bildirmesinin ardından, basına sızan koalisyon anlaşmalarındaki maddeler İsrail kamuoyunda yoğun biçimde tartışılıyor. İsrail basınına göre, Netanyahu’nun ortaklarının savunduğu “ayrımcılık yasası” koalisyon anlaşmalarındaki en tartışmalı konular arasında yer alıyor.
Yeni hükümette başbakanlık görevini üstlenecek Likud Partisi lideri Netanyahu, kamuoyunda dönen tartışmalar üzerine, “İsrail vatandaşlarına karşı herhangi bir ayrımcılığa izin vermeyeceğini” açıkladı.
Haaretz gazetesine konuşan bir Likud yetkilisi de “ayrımcılık yasası” diye isimlendirilen değişikliğin şu aşamada Meclise getirilmeyeceğini fakat koalisyon anlaşmalarında yer alacağını söyledi.
Cumhurbaşkanı Herzog da konuya ilişkin yaptığı açıklamada, “İsrail vatandaşlarının kimlik veya inançları nedeniyle tehdit altında hissettiği durum, devletin demokratik ve ahlaki temellerinde oyuk açar.” ifadelerini kullandı.
Söz konusu yasa tasarısına göre, işletmeler veya sağlık çalışanları “inancına uygun olmadığı” gerekçesiyle bir kişiye hizmet vermeyi reddedebilecek. İsrail basını, bu yasa tasarısına göre hizmetin başka bir kişi tarafından da sağlanabilecek olması durumunda Yahudi sağlık çalışanlarının eşcinsel hastayı muayene etmeyi reddedebileceğini veya işletmelerin kıyafetlerini Yahudi inanışına uygun bulmadığı takdirde kadın müşterileri geri çevirebileceğini aktardı.
İsrail’de mevcut yasaların bu tür ayrımcılığı engellediği ancak aşırı sağcı Dini Siyonizm ve Ultra Ortodoks Birleşik Tevrat Yahudiliği partilerinin bu yasada değişiklik talep ettiği belirtiliyor.
Netanyahu’nun koalisyon ortaklarından aşırı sağcı Dini Siyonizm Partisi’nden Orit Strock’un, İsrail Kamu Yayın Kuruluşu’na (KAN) yaptığı açıklamada, eşcinsellerin sağlık veya turizm işletmelerinde geri çevrilebilmesine ilişkin yasaya desteğini dile getirmesiyle tartışmalar hararetlenmişti.
Yeni kurulacak hükümette işgal altındaki Batı Şeria’da bulunan yasa dışı Yahudi yerleşim yerlerinden sorumlu “Ulusal Misyonlar” bakanlığına getirilmesi beklenen Strock, “Bu hizmeti sağlayabilecek başka doktorlar olduğu müddetçe bir doktor dinine aykırı olduğu gerekçesiyle bir kişiye hizmet vermeyi reddedebilir.” ifadesini kullanmıştı.
Strock, yasa teklifi için “Yahudi devletinin Yahudi şeriatını ayrımcılık olarak kabul edemeyeceği” yorumunu yapmıştı.
(Kaynak: İktibasdergisi.com)