Mavi Marmara Dâvası Lahey`de
Mavi Marmara dâvası Uluslararası Ceza Mahkemesi`ne taşındı. İHH İnsani Yardım Vakfı yöneticileri, şehit Furkan Doğan`ın babası Ahmet Doğan, mağdur aktivistler ve avukatlardan oluşan heyet dava dilekçesini ve dosyasını Hollanda`nın Lahey kentindeki Uluslar arası Ceza Mahkemesi başsavcılığına sundu.
Mavi Marmara dâvası Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne taşındı. İHH İnsani Yardım Vakfı yöneticileri, şehit Furkan Doğan'ın babası Ahmet Doğan, mağdur aktivistler ve avukatlardan oluşan heyet dava dilekçesini ve dosyasını Hollanda'nın Lahey kentindeki Uluslar arası Ceza Mahkemesi başsavcılığına sundu.
Miloseviç ve Karadziç gibi yargılanabilirler
Mahkeme davanın görüşülmesini kabul ederse kanlı Mavi Marmara baskınına onay veren İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu, İsrail Dışişleri Bakanı Avigdor Liberman, Savunma Bakanı Ehud Barak, Genelkurmay Başkanı Gabi Aşkenazi ve diğer sorumlular daha önce mahkeme tarafından yargılanan Sırp kasapları Miloseviç ve Karadziç gibi yargılanabilir.
Mahkemeye İsrail'in suç dosyası verildi
Mahkemeye resmi başvuru yapıldıktan sonra mahkeme binası önünde bir basın toplantısı düzenlendi.
Çeşitli AB ülkelerinden gelen yabancı aktivistler ve insan hakları savunucuları da Lahey'e gelerek Mavi Marmara mağdurlarına destek oldular. Aktivistler, İsrail'i kınayan pankartlar açtılar.
Basın toplantısında konuşan davanın avukatı Ramazan Arıtürk, 18 sayfadan oluşan suç duyurusu dilekçesini ve İsrail'in işlediği suçları belgeleyen dosyayı mahkemeye sunduklarını belirtti. Arıtürk, sundukları dosyada "31 Mayıs 2010 tarihinde Gazze'ye insani yardım malzemesi götürürken uluslar arası sularda İsrail'in kanlı saldırılarına maruz kalan aktivistlerin ifadeleri, kanlı saldırının fotoğrafları ve görüntüleri ve Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi'nin İsrail'i yüzde yüz suçlu bulan ön raporu yer alıyor" dedi.
Ramazan Arıtürk, mahkeme başsavcısının delilleri inceleme noktasında araştırma yapacağını buna göre kararını vereceğini söyledi. Arıtürk, "Bu dava, bu mahkemenin samimiyet sınavı olacaktır. Çünkü İsrail savaş suçu işlemiştir. Uluslar arası Ceza Mahkemesi'nin bu davayı kabul etmesi gerekmektedir, hatta kabul etmek zorundadır. Uluslar arası hukuk bu vahşet karşısında sessiz kalamaz. Elbetteki bu dava İsrail tarafından öldürülen 9 insanımızı geri getirmeyecektir. Ancak uluslar arası hukukun, evrensel insanlık vicdanının hayata geçmesi noktasında çok önemlidir. İsrail'in yaptığı yanına kar kalmamalı. Cezasını almalıdır. Aksi halde uluslar arası hukuk büyük yara alacaktır" şeklinde konuştu.
Arıtürk, gemideki Türkiyeli aktivistler adına mahkemeye başvurduklarını, gemide bulunan diğer ülke aktivistlerinin de UCM'ne başvuracaklarını kaydetti.
Furkan'ın babası: Bütün mağdurlar için buradayım
Mavi Marmara gemisinde kamera çekimi yapılırken İsrail askerleri tarafından yakın mesafeden ateş edilerek şehit edilen 19 yaşındaki Furkan Doğan'ın babası Ahmet Doğan da dava için Lahey'e gelenler arasındaydı. Doğan, sadece oğlu için değil bütün aktivistler için mahkemeye geldiğini söyledi. Doğan, "Elbetteki acımız çok büyük. Ama mahkemenin bu davayı kabul etmesi ve bu davadan olumlu bir sonuç çıkması vicdanlarımızı bir nebze olsa da rahatlatacaktır. Eğer hukuk varsa, adalet varsa bu suçu işleyen İsrail yargılanmalıdır. Saldırıya sebep olan bütün İsrail yöneticileri yargılanmalıdır" dedi.
Adaletin ölmediğini görmek istiyoruz
İHH İnsani Yardım Vakfı Başkanvekili Yavuz Dede ise konuşmasında İsrail'in uluslar arası arenada mahkum etmek için bütün girişimlerde bulunacaklarını belirtti. Mahkemenin daha önce Sırp kasabı Miloseviç'i yargıladığını hatırlatan Dede, İsrail yöneticilerinin de yaptıkları katliamlarla Miloseviç'ten geri kalmadığını söyledi. "BM raporu İsrail'in katliamlarını tescillemiştir" diyen Dede, "9 insanımızı şehit olduğu, 50'yi aşkın aktivistin yaralandığı bu kanlı saldırı cezasız kalmamalı. Biz dünyada adaletin ölmediğini görmek istiyoruz" dedi.
Mazlumder Genel Başkanı Ahmet Faruk Ünsal da konuşmasında Lahey'de tarihi bir günün yaşandığını söyledi. Ünsal, "Uluslar arası sularda saldırıya maruz kalan insanların hukukları korunacak mı korunmayacak mı bunu göreceğiz. BM'nin İsrail'i suçlu bulan Mavi Marmara raporu, mahkemenin işini kolaylaştıracaktır. Bu raporda İsrail'i suçlu bulan çok sayıda done vardır.
UCM, Darfur'da olduğu gibi Ruanda'da olduğu gibi tarafı İsrail olmayan, Amerika olmayan durumlarda nasıl hızlı hareket ettiyse tarafı İsrail olan bir davada da gerekeni yapmalıdır. Ümit ediyorum siyaset ve çıkarlar değil, insanlık kazanır" dedi.
Haklıyız davamızın takipçisi olacağız
Mazlumder İstanbul Şube Başkanı Avukat Cihat Gökmedir ise "Haklılığımızın herhangi bir uluslar arası organ ve mahkeme tarafından onaylanmasına ihtiyacımız yok. Haklı olduğumuzu biliyoruz, haklıyız. Fakat uluslar arası hüviyeti olan bu insanlık dışı saldırıyı gerçekleştirenlerin uluslar arası bir mahkeme tarafından cezalandırılmaması, onları ilerisi için cesaretlendirecektir. Biz uluslar arası mahkemelerin görevini yapması için davanın takipçisi olacağız" diye konuştu.
Süreç nasıl işleyecek?
Mahkeme başsavcısı dosyası inceledikten sonra ön büro mahkemesine sevkedecek. Buradaki hakimler dosyayı ikince kez inceleyecekler. Ön büro mahkemesindeki hakimler yeterli bulmaları halinde esas soruşturmanın başlatılması için dosyayı tekrar başsavcıya gönderecekler. Bu şekilde dava süreci başlatılmış olacak. Bu sürecin ne kadar süreceğini mahkeme belirleyecek.
(Kaynak: Haksöz Haber)