Enes UĞUZLU
NİÇİN KUR’AN’A DÖNÜŞ VE NİÇİN HAKKIYLA OKUMAK
Bismillahirrahmanirrahim
Allah’ın selamı sizlerin ve tüm dünya Müslüman, mazlum ve mağdur mustazafların üzerinde olsun.
Allah’ın Hidayet ve Mağfireti, Allah’tan Hidayet ve Mağfiret Dileyenlerin üzerinde Olsun.
Kur’ana yabancılaşan her aile ve topluluk, cehaletin ve rezaletin seyrine dalıp helak olmaya mahkumdur.
Kur’an’dan kopuk her hayat ve yaşam biçimi, bütün şer odakların Kur’an’daki bütüncül ifadesi olan KARANLIK’ların karanlığında yolunu, konumunu dolayısıyla anlam ve mahiyetini yitirmeye ve kaybetmeye mahkümdur.
Kur’an’dan uzak kalan her şahsiyet, her Aile ve her topluluk, yine kur’an’dan öğreniyoruz ki, şeytanın birer (insi) askeri/hizbi olmuş, dolayısıyla şeytanlaşmış insanların hak ve hakikat’e karşı kurmuş olduğu batıl sistem ve yönetim biçimleriyle de,yönetilmeye ve yönlendirilmeye mahküm ve mağdurdurlar.
Kendisinde şüphe olmayan kitapla konumuza başlayalım inşaallah.
Bu, Kendisinde şüphe olmayan kitaptır. Allah’a karşı gelmekten sakınanlar [ muttakiler ] için yol göstericidir. -1-
Evet,Bu öyle bir kitap ki, kendisinde hiçbir şüphe olmayan ,ve Allah’a karşı gelmekten sakınan muttakiler için Yol göstericidir.
O muttakilerin birçok özelliklerinden bazıları
ONLAR; Allah’ın çizmiş olduğu sınırları çiğnemekten ve hadlerini aşmaktan kendisine sığınanlar, Yine Allah’ın haram dediklerine haram diyen ve mutlak manada uzak duranlardır.
ONLAR; Allah’ın zalim dediklerine zalim, mazlum dediklerine de mazlum diyen ve bu iki zümre/taraf karşısında,Allah’ın kendilerine kur’an’da bildirip belirlediği şekilde kulluk gereği mücadelesini yapan ve yerine getirenlerdir.
YİNE ONLAR YANİ MUTTAKİ OLANLAR; Hüküm ancak Allah'a aittir. ayeti gereği,-2Allah’tan başka hiçbir otorite kabul etmeyen ve hükümranlık / yöneticilik taslayanları benimsemeyen dolayısıyla desteklemeyen, desteklememekle beraber bu hükümranlık / hakimiyetlik taslayanların karşısında adil bir duruş ve şahitlikle tevhidi mücadelesini sürdürenlerdir.
Madem bu kitap da şüphe yok ki, el-hak yoktur,
Madem bu İnsanları muttakileştiren aynı zamanda muttaki olanlara da yol gösteren kitaptır ki el-hak öyledir.
O zaman durmamızın ve ondan uzak kalıp hayatımızı onsuz yaşayıp, ahiretimizi de hüsranla sonuçlandırmamızın anlamı ve gayesi ne?
UNUTMAYALIM Kİ
Ona, Yani Kur’an’a gerçek manada iman edenler, onu gerçek manada anlamak için okudular.
Onu gerçek manada anlamak için okuyanlar, onu gerçek manada anladılar.
Onu gerçek manada anlayanlar , onu hakkıyla yaşamaya koyuldular.
Onu hakkıyla yaşamaya koyulanlar, felaha yani kurtuluşa erdiler. YA BİZLER ???
O HALDE, EL-AN ONA DÖNMELİ, ONUNLA YAŞAMALI
VE ONUNLA KURTULUŞUMUZU SAĞLAMALIYIZ İNŞAALLAH.
O HAYAT KİTABIDIR BUNU İDRAK ETMELİYİZ.
Hayatın anlam ve mahiyetini bizlere tanıtan, mutlak manada Yapmamız gerekenlerin ne olduklarını bize öğretiyor.
Örnek ayetler : O ki, yeryüzünde ne varsa hepsini sizin için yarattı .-3
Sizi sadece boş yere yarattığımızı ve sizin hakikaten huzurumuza geri getirilmeyeceğinizi mi sandınız? - 4
O, hanginizin daha güzel iş yapacağınızı denemek için ölümü ve hayatı yarattı. O, üstündür, bağışlayandır.- 5
Yapmamamız ve kesinlikle uzak kalmamız gereken şeyleri de bizlere bildiren Kur’andır.
Zalimlerin zulüm, despot, baskı ve diktalıklarına karşı nasıl bir duruş’u sergilememiz gerektiğini bize bildirmekle beraber,
mazlum ve mağdurların yanında da nasıl saf tutmaz gerektiğini bizlere açıklayan dolayısıyla öğreten yegane kaynak ve kılavuzumuz yine Kur’an’dır.
Aile hayatında, Aile içerisinde eşler arası ve çocuklarla nasıl ve ne şekilde bir hayat yaşayacağımızı, Çocuklara islam’ın kur’anın ve ahlaklı şahsiyetin eğitimini ne şekilde öğrenip öğreteceğimizi bizlere öğreten kur’an’dır.
Yakın ve uzak akrabalarla, yakın ve uzak komşularla nasıl bir ilişki ve iletişim halinde olmamız gerektiği noktasında bizleri aydınlatan yegane kaynak, yine Alemlerin rabbi olan Allah’ın kitabı Kur’an’dır.
Yardıma muhtaç olanlara , yolda kalmışlara, el açıp isteyene merhametle kanat gerip onları eksikliklerinden nasıl kurtarmamız gerektiğinin yollarını bizlere öğreten,
Müslümanlar olarak sosyal hayat içerisinde nasıl bir hayat sürdüreceğimizi, ne tür eğitim ve öğretim faaliyetlerini gerçekleştirip sürdüreceğimizi, barış ve kardeşliği nasıl sağlayacağımızı, birlik ve beraberliği kimlerle ve nasıl gerçekleştireceğimizi, bizlere öğreten de kur’an’ın ta kendisidir.
OHALDE GEÇ KALMADAN ONA DÖNMELİ VE ONU YAŞAMALIYIZ.
Şirk denen zülumatın karanlığından çıkarıp, Nur’a, aydınlığa bizleri götüren, Her türlü fitne ve fesadın adeta kurumsallaştığı bu çağda, şu cehalet ve rezalet yaşam biçimi içerisinden çıkarıp, bizleri izzet ve şerefle buluşturan,
Eşya’ya, makam’a ve mevki’ye tapınmaktan ve kula kulluktan yalnız Allaha kulluğa götüren kur’an’a el-an dönmeliyiz.
Müslüman bireyler olarak, nefsimizin heva ve heveslerine kapılmamak için ki, kapıldığımız takdirde islam açısından, yani Allah’a karşı nasıl bir cürüm işlediğimizi, en nihayetinde akıbetimiz açısından ne kadar tehlikeli bir durum olduğunu, ancak samimi bir yaklaşım ile kur’anı hakkıyla okuyarak ve anlayarak idrak edebiliriz.
Müslüman bireyler olarak, toplumsal ekonominin çöküşünü sağlayan, Fakir’in,yetim’in ve yoksul’un hakkını gasp ettiren şu faiz denen büyük zulmün, bizler açısından dünya ve ahirette nelere mal olacağını ancak o kitabı yani kur’anı azimuşanı samimi bir yaklaşım ile halisane bir niyetle ki, ancak hakkıyla okuyarak ve anlayarak öğrenmiş olabiliriz.
Dünyanın ne kadar değersiz ve ömrün de ne kadar kısa olduğunu, Ahiretin de mahiyetini ve ebediliğini kavramamız kur’anı hakkıyla okumamızla mümkündür.
İsraf eksenli hayatlar ve yaşamlar başta olmak üzere, Haram ve bin bir türlü hile, faiz veyahut yalan ile kazanılmış, dolayısıyla elde edilmiş Konfor ve müreffeh hayatların ve yaşam biçimlerinin, Allah katında ve ahirete kıyasen ne kadar değersiz olduğunu ve bu yaşam seyrinin karşılığı olarak, bu kişilerin o ilahi Azab’ın dehşetine ne şekilde düçar kalınacaklarını bizlere beyan eden, belgeleyen, o derhal okumamız gereken kitabı yani kur’anı okumakla anlamış ve öğrenmiş olacağız.
Yazımı Rabbimin Şu Çağrısıyla noktalıyorum.
“Ey iman edenler! Samimi bir tevbe ile Allah’a dönün.
Umulur ki Rabbiniz sizin kötülüklerinizi örter, Peygamber’i ve onunla birlikte iman edenleri utandırmayacağı günde (Ahiret’te ) Allah sizi, içlerinden ırmaklar akan cennetlere sokar. Çünkü onların nurları, önlerinde ve yanlarında koşar da, «Ey Rabbimiz! Nurumuzu tamamla, bizi bağışla, çünkü sen her şeye kâdirsin.» derler." [ Tahrim/8 ]
DİPNOTLAR
1- 2/2
2- 40/11 – 40/12 – 12/39 – 12/40 – 12/67 – 13/41 – 28/70 – 28/88
3- 2/29
4- 23/115
5- 67/2