Nida`dan `Sekülerizm` dosyası
Nida Dergisi, son sayısında Sekülerizm`i konu ediniyor.
Müslümanlar ve muhayyileleri değişiyor mu? Bir referans kaybı ya da saptırıcı bir durumla yüz yüze miyiz? Değerler göreceli hale getirilip duyarlılıklar dönüşüyor mu?
Sekülerlik kendisini dayatıyor mu yoksa bile ve isteye yanaşılan bir liman mı? Söz konusu durumu ifade eden kelime sekülerlik mi yoksa eyyamcılık mı?
Sekülerizm’i dosya konusu seçen dergide bu ve benzeri soru(n)lara cevaplar aranırken, İslam’a göre sekülerizmin nasıl bir konuma sahip olduğu gösteriliyor.
“Kapitalist ilişki biçimleriyle tanıştıkça, ürünlerinden, imkânlarından tattıkça muhafazakâr kesim neyi muhafaza edip neden feragat ettiğini ya da neyi feda ettiğini unutur hatta umursamaz hale geliyor. Ve dahi bunlarla arasındaki ahlaki ölçüleri de aramaz oluyor. Aslında dünya nimetleriyle karşılaşan, ondan rahat bir şekilde faydalanan insan, bütünlüklü bir hayatın, anlam ilişkileri kurulmuş bir zihniyetin ve ilahi hitaba boyun eğmiş bir teslimiyetin sahibi değilse şayet; yüce değerlerle, ahlakla, amaçla ve hedefle arasına koyduğu mesafenin derdinde olmayacaktır.”
“Ne olsa gider” genişliğinde bir hayat… Görünen o ki; artık böyle bir hayatın, toplumu; yabancısı ve kınayıcısı ol(a)mayacağımız bir mecraya götürdüğünü gösteriyor.
Eyyamcılık arzı endam ederken; günü yaşama en az zararla geçirme telaşı içerisinde ve basit meşgaleler arasında hayat yanlış yerden ilmiklenmeye başlanıyor.
Dergide ayrıca, Müslüman-eşya ilişkisi bağlamında infaktan arta kalan mal, mülkiyet, zenginlik konularına yer veriliyor. Özelikle Müslümanın mal karşısındaki durumu, zengin Müslümanın konumu ve Kur'an’daki izdüşümü konuları hakkında zihindeki ve gündemdeki sorulara cevaplar bulmak hedefleniyor. Hakeza, postmodern sürecin bir yansıması olarak kabul edilebilecek değişimler, savrulmalar üzerine de incelemeler yer alıyor Nida’nın 145. sayısında.