Ulusalcı Cephe tükeniyor
Ulusalcılar `Türk milletini temsil ediyoruz` diyor ama rakamlar öyle söylemiyor. Ulusal Kanal`ın reytingleri, İşçi Partisi`nin ise oy oranı ülke genelinde yüzde -0- ile ifade ediliyor. Cumhuriyet`in satışları ise toplam tirajın yüzde 1.5`una eş geliyor. Ulusalcılar açısından manzara vahim...
Ulusalcılar 'Türk milletini temsil ediyoruz' diyor ama rakamlar öyle söylemiyor. Ulusal Kanal'ın reytingleri, İşçi Partisi'nin ise oy oranı ülke genelinde yüzde -0- ile ifade ediliyor. Cumhuriyet'in satışları ise toplam tirajın yüzde 1.5'una eş geliyor. Ulusalcılar açısından manzara vahim...
İlhan Selçuk, Doğu Perinçek ve Kemal Alemdaroğlu’nun gözaltına alınıp sorgulanması ulusalcı cephede büyük bir öfke ile karşılandı.
Tuncay Özkan’ın liderliğine oynadığı ‘cephe’nin temel söylemi, 83 yaşındaki Selçuk’un gece yarısı gözaltına alınmasının tüm Türkiye’de büyük tepkiyle karşılandığı oldu.
Bütün eş zamanlı operasyonlarda gözaltıların sabaha karşı yapıldığını adı gibi bilen Ulusalcı kanat, artık iyice ayyuka çıkan çete ile ilişkilerini kapatmak için Selçuk’un gözaltına alınma saatini ağızlarına sakız ettiler.
Üstelik de Emniyet yetkilileri bu konuda açıklama yaptı. Doğu Perinçek ve Kemal Alemdaroğlu'nun önceki sabah erken saatlerde uçakla yurtdışına çıkacak olmaları sebebiyle operasyonun sabah saat 04.00'te başladığı bilgisini verdi.
Bunu bile gözardı eden Ulusalcı kanadın iddiası şu: Selçuk gibi çok saygın ve hukuka her zaman riayet etmiş bir gazetecinin (!) hem de gece yarısı gözatına alınmasına tüm Türkiye tepkili.
iyibilgi, 'Acaba tüm Türkiye (!) ne kadar tepkilişmiş' diye küçük bir araştırma yaptı. Cumhuriyet’in tirajını, Ulusal Kanal’ın ve Kanaltürk’ün reytinglerini ve İşçi Partisi’nin oy oranlarını araştırdık. Önümüzdeki tabloya bakacak olursak, değil tüm Türkiye, İşçe Partisi’nin Beyoğlu’ndaki, Cumhuriyet Gazetesi’nin Şişli’deki sokaklarının önünden geçen vatandaşlar bile tepkili değil.
ULUSAL KANAL VE KANALTÜRK, KLASMAN DIŞINDA
Rakamlar yalan söylemez. Rakamlara bakalım. Cumhuriyet’in geçen haftaki tirajı 74 bin. Türkiye’de toplam gazete satışı ise 5 milyon 100 bin. Birlikte hesabedelim. Cumhuriyet’in toplam gazete satışı içindeki oranı ne kadar? Yüzde 1.5.
Geçelim Doğu Perinçek’in Ulusal Kanal’ına. Ulusal Kanal, hatta onun kader arkadaşı Kanaltürk’ün reytinglerinde de durum vahim. Her iki kanalın da ilk yüze giren bir tane bile programları yok. Yani bu iki ulusalcı kanal memleketin televizyon dünyasında klasman dışındalar. Her iki kanal da tüm izleyici gruplarının hiçbirinde ilk on kanal arasına dahi giremedi.
İŞÇİ PARTİSİ YÜZDE -0-
Ve İşçi Partisi. ‘Türkiye’yi herkesten çok sevdiklerini’ iddia edenlerin partisinde de durum vahim. Doğu Perihçek’in İşçi Partisi’nin geçen yıl ki 22 Temmuz genel seçimlerinde aldığı oy adedi tüm Türkiye’de 128 bin. İP, partilerin ülke geneli oy oranında yüzde bire bile giremedi. Yani gene klasman dışında kaldı. İP’in yüzdelik dilimlerde oy oranı yüzde 0 olarak gösteriliyor. Binlik sıralamada ise binde oyu, binde 3’e eş geliyor.
İşçi Partisi’nin 42 milyon seçmenden aldığı oy, iktidar partisi AKP’nin yalnızca 296 bin nüfuslu Yozgat’tan aldığı oyun bile altında. AKP Yozgat’taki oyların yüzde 62’sini, yani 156 binin çıkardı.
BU MİLLET SİZİ KAALE ALMIYOR
Gelelim zurnanın zırt dediği yere: Sazını eline alan ozan misali son not olarak şunu diyelim: Ey Ulusal Kanal, İP ve Cumhuriyet taifesi; bu milletin sizinle bir sorunu yok. Sizin güttüğünüz yanlış politikalarla sorunu var. O yüzden sizi kaale almıyor. Gazeteleriniz, televizyonlarınız ve siyasi partileriniz o yüzden geniş kalabalıklarda yankı bulmuyor. Zira bağırıp çağırmakla bu iş olmuyor.
Geçmişten hiç mi ders almıyorsunuz? Halkın değerlerine saygı duymayan, milletle alay eden, onu hakir gören, bir de üstüne üstlük küstahlaşıp 'Madem rıza ile olmuyor, darbe yaparım, yaptırırım' diyen bir zihniyet, hiç bir zaman dikiş tutmadı.
Vazgeçin bu derbecilik oyunundan. Giderek marjinalleşiyor, marjinalleştikçe tükeniyorsunuz. Türkiye'ye zaman kaybettirmekten başka bir işe yaramıyorsunuz. Sizin darbecilik oyunlarınızı bozmaktan gerçek meselelerimizi tartışmaya, AKP'nin icraatlarındaki yanlışlarını, bencilliklerini, kendine faydacılıklarını sorgulamaya fırsat bulamıyoruz. (İyi Bilgi)