11-06-2010 11:40

`Filonun amacı yardımdan öte ambargoyu delmekti`

Kur`an Nesli Kültür Merkezi`nde Gazze filosunu ve yolda yaşananları anlatan Hamza Er, `Bugün Gazze halkı Siyonist işgalcilerin insafına terk edilmiş durumdadır. Siyonistler açıklama yapıp filonun amacı yardım götürmek değil başkaydı diyor. Evet bizim amacımız başkaydı. Ambargonun delinmesi ve geçersiz hale getirilmesiydi” diye konuştu.

`Filonun amacı yardımdan öte ambargoyu delmekti`

 İslam ve Hayat

 

Gazze ambargosunu delmek amacıyla yola çıkan, fakat Akdeniz’in uluslararası sularında Siyonist işgal çetesinin ağır saldırısına maruz kalarak Gazze’ye ulaşamayan “Rotamız Filistin Yükümüz İnsani Yardım” filosunda yer alan yazar ve aktivist Hamza Er, Kur’an Nesli Kültür Merkezi’nde filonun niçin yola çıktığını ve yolda yaşananları anlattı.

 

Öncelikle üzerinde durulması gerekenin bugünlerde daha çok yapıldığı gibi Mavi Marmara’ya yapılan saldırının ayrıntılarına yoğunlaşıp meseleye marazi bir merak düzleminde yaklaşmak yerine, konunun özü olan bu gemilerin niçin yola çıktığı, nereye gittiği ve neyi amaçladığı konuları olması gerektiğini kaydeden Er, ancak bu bilinçle ele alındığı takdirde konuya ilginin kalıcı olabileceğini söyledi.

 

Meselenin özünün toprakları işgal edilmiş, 5.5 milyon insanı mülteci durumuna düşürülmüş Filistin halkının yarım asırdan fazla bir süredir yaşadığı insanlık dramı ve bu sorunun bir parçası olarak da bugün 30 kilometrekareye sıkıştırılan 1.5 milyonluk Gazze halkının İslami direnişten yana tercih yaptığı için yoklukla ve açlıkla teslim alınmaya çalışılması olduğunu aktaran Hamza Er, “Filonun taşıdığı yardım malzemesi sembolik niteliğe sahipti. Götürdüğümüz yardım malzemesi Gazze halkının en fazla 2 günlük ihtiyacını karşılayabilirdi. Asıl gaye ambargonun delinmesi, bu konuda dünya kamuoyunun dikkatini çekmek ve çözüm için gündem oluşturmaktı. Bugün Gazze halkı Siyonist işgalcilerin insafına terk edilmiş durumdadır. Siyonistler açıklama yapıp filonun amacı yardım götürmek değil başkaydı diyor. Evet bizm amacımız başkaydı. Ambargonun delinmesi ve geçersiz hale getirilmesiydi” diye konuştu.

 

Er, filonun öncülüğünü Londra’da bulunan Free Gazze örgütünün çektiğini, İHH’nın, yükü ve katılımcılarının çok olması sebebiyle filonun yükünü omuzlamak durumunda kaldığını anlattı.

 

Gazzeliler kırılan camlarını bile yenileyemiyor

 

Gazze’deki durumun 2008 yılındaki Siyonist saldırılarından sonra iyice kötüleştiğini anlatan Er, bu saldırılarda Gazze’de birçok evin, hastane ve okul gibi kurumların yerle bir edildiğini, fakat Gazze’ye inşaat malzemesi girişinin yasak olması sebebiyle yıkılan ev, hastane ve okulların onarılamadığını, evleri yıkılan Gazzelilerin 2 yıldır çadırlarda veya yakınlarının yanında kalmaya mahkûm olduğunu anlattı. Ambargo yüzünden Gazze’ye çivi bile sokulamadığını anlatan Hamza Er, Gazzelilerin kırılan camlarını bile değiştiremediğini, ancak Siyonist işgalcilerin izin verdiği sınırlı oranda yiyeceğin Gazze’ye girebildiğini ifade etti.

 

2009 yılında Gazze saldırılarının sona ermesiyle birlikte BM’nin kabul ettiği 1860 sayılı karar gereğince ambargonun hafifletilmesi icap ettiği halde, bu yolda hiçbir adım atılmadığını da hatırlatan Er, “İşte bu kuşatmaya, bir açık hava hapishanesine dönen Gazze’deki bu insanlık dışı ambargoya karşı 50’ye yakın ülkeden vicdan sahibi insanlar harekete geçti ve bu filo yola çıktı. Filonun amacı da Gazze’ye yardım malzemesi ulaştırmaktan öte ambargoyu sorgulanır hale getirmek ve surda gedik açmaktı” diye konuştu.

 

Filo yolcularından İsveçli Prof. Mathias’ın gemideki bir konuşmasını aktaran Er, Prof. Mathias’ın, filoya neden katıldığı konusunda kendi çocuklarına baktığında açlıkla ve hastalıklarla boğuşan Gazzeli çocukların aklına geldiğini ve bu filoya katılmayı bir insanlık görevi bildiğini söylediğini aktardı.

 

Yaralı halde 12 saat eziyet ettiler

 

Bugün bazı medya organlarında dile getirildiğinin aksine, siyonist işgalcilerin sabah namazı kılınırken Mavi Marmara’ya herhangi bir ikaz yapılmadan doğrudan ve ani olarak saldırıya geçtiğin anlatan Hamza Er, zaten siyonistlerin niyetlerinin üzerlerinden çıkan ölüm listelerinden net şekilde belli olduğunu, ilk şehidimiz olan Cevdet Kılıçlar’ın fotoğraf çekerken doğrudan öldürme kastıyla vurulduğunu dile getirdi.

 

Kendisinin de kaptan köşküne yardıma koşarken kurşunla yaralandığını anlatan Er, yaralı ve elbiseleri kan içinde olmasına rağmen 12 saat boyunca elleri kelepçeli ve sırtını dayamasına bile izin verilmeden oturur vaziyette tutulduğunu dile getirdi.

 

Bu eziyetin hapishanede de sürdüğünü ve en son otobüslerle havaalanına götürülürken havaalanı civarına otobüslerle özel olarak getirildiği anlaşılan 7-8 yaşlarındaki çocuklara kendilerinin gösterildiğini, o yaştaki çocukların bile nasıl propagandalarla yetiştirildiğine böylece tanık olduklarını söyledi.

 

Hamza Er, şehid olan kardeşlerimizin aileleriyle dayanışma ve başta çok ağır yaralı olan ve Ankara’da hastanede bulunan Uğur Süleyman Söylemez olmak üzere yaralı Müslümanlara dua talebinde bulunarak konuşmasını tamamladı.

 

YORUMLAR
  • necati türkoğlu   16-06-2010 20:34

    gazze yetimlerine ve halkına yardım amaçlı yola koyulan çeşitli ülkelerdende katılımın olduğu gemiye siyaonist israil tarafından mudahele sonucu dokuz insanımızı kadlederek bir çoğunuda yaralayan kafirleri lanetliyoruz ölenlere rahmet yaralılarada acil şifa diliyoruz inşaallah ölen kardeşlerimiz şehitlik mertebesine ulaşmışlardır nur içinde yatın.

  • necati türkoğlu   13-06-2010 23:36

    insani amaçlı yardım gönüllüleri gemisine uluslarası sularda siyonist israil tarfından mudahele sonucu dokuz insanımızın katledilmesi ve onlarca insanında yaralanmasına sebeb olmuştur .allah cc ölenlerin şahadetini kabul etsin aileleri ve tüm müslümanların başı sağolsun yaralı kardeşlerimizede acil şifalar diliyoruz bu onurlu görev amacına ulaşmıştır. Allah ecrini herkese verir inşaallah.

  • MEHMET MAKSUT   12-06-2010 13:51

    Hamza abi yaralı oldugunu geç duydum.Rabbim acil şifalar versin,azminizi artırsın ve hak yolda daha da azimli olabilmeyi nasip etsin.