Ömer YANIK
ÇOCUKLARA GÜZEL ÖRNEK OLMALIYIZ
Topluma bırakacağımız en güzel miras, arkamızdan içtenlikle dua edecek tek varlık, aile bahçemizin gülleri durumundaki çocuklarımızdır. Hiç bir ana-baba bu güllerin solmasını istemez. Zira çocuklarımızı çok severiz. Bu bakımdan onların iyi olmalarını isteriz. Başarısız olmalarını hiçbir zaman istemeyiz. Kur'an-ı Kerim'de Allah Teâlâ: "Ey İman edenler nefsinizi ve ailenizi yakıtı insanlar ve taşlar olan Allah'ın ateşinden koruyun" (Tahrim 66/6) buyurmaktadır.
Bu ayetteki; Allah'ın ateşinden korunmak, O'nun emirlerini, yerine getirmek ve yasaklarından sakınmakla olur. O halde ana-babaların çocuklarına karşı ilk görevi; onların iyi şekilde eğitimlerini sağlamak, hayata hazırlamak ve sorumluluk bilinci içinde onlara davranışlarıyla güzel örnek olmaktır.
Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.s), İslâm dinini tebliğ etmiş ve dinimizin emirlerini bizzat uygulayarak bizlere örnek olmuştur. Bir hadislerinde; "Ben güzel ahlâkı tamamlamak ve öğretmek için gönderildim." buyurmuştur. Kur'an-ı Kerim'de de; "Andolsun ki, Rasûlullah sizin için, Allah'a ve Ahiret gününe kavuşmayı umanlar ve Allah'ı çok zikredenler için güzel bir örnektir" (Ahzab 33/21) buyurulmuştur.
Başkalarına örnek olmak sözden ziyade davranışlarla olur. Yapmadığımız, yaşamadığımız konularda başkalarına, özellikle yavrularımıza nasihat etmek yeterli değildir. Nitekim Cenab-ı Hak; Ey iman edenler ! Yapmayacağınız şeyleri niçin söylüyorsunuz? Yapmayacağınız şeyleri söylemeniz Allah katında büyük bir nefretle karşılanır" (Saff 61/2-3) buyurmaktadır.
Bu nedenle çocuklarımıza güzel örnek olmak için sözümüz ve davranışlarımız bir bütünlük arz etmelidir. Helal-haram tanımayan bir ana-babanın çocuklarına yalanın, rüşvetin, içki ve kumarın kötülüğünden söz etmeye hakkı olur mu? Olsa da etkisi bulunur mu? Aile bahçemizin gülleri olan çocuklarımızı, zamanın soldurmaması için; onları İslami konularda bilgilendirmeliyiz. Çocuklarımıza nasihat ederken uygun bir ortam hazırlamalıyız ve onların kabul edebileceği bir üslup kullanmalıyız. Doğruları kırmadan, incitmeden öğretmeliyiz. Atalarımız, konuşmaya başladığı andan itibaren çocuklarına doğruyu öğretiyor, İslami duygularını güçlendirici telkinlerde bulunuyorlardı. Onları, yapması veya yapmaması gereken konularda yumuşak ve tatlı sözlerle bilgilendiriyorlardı. Kendileri de söylediklerine uygun davranıyorlardı.
Çocuklarımızı insanlığa faydalı olacak şekilde eğitmeliyiz. Unutmayalım ki, çocukların ilk eğitildiği yer aile yuvasıdır. Bu yuvanın öğretmeni de anne ve babadır. Ana-babalar olarak çocuklarımıza daima sevgi ile yaklaşarak doğruları anlatmalıyız. Çocuklarımızı en iyi şekilde yetiştirip; her konuda onlara iyi örnek olmalıyız. Bugünün çocukları yarının gençleri ve geleceğimizin teminatı olduğuna göre onları en güzel bir şekilde yetiştirmek İslami ve vicdani birer görev olduğunu aklımızdan hiç çıkarmayalım. Bütün bunları yaparken de erkek veya kız ayırımı yapmadım evlatlarımıza sahip çıkıp onları dünyevi ve uhrevi ilimlerle donatarak geleceğe hazırlamalıyız. Böyle yapanların amel defterleri de kapanmayacaktır. Çocuklarımıza öğretmenlik yaparken onları sevgi ortamında yetiştirmeli, şiddetten ve kaba davranışlardan da uzak bir şekilde eğitmeliyiz.