`Seyyid Kutub, ümmetin yeniden inşasına vurgu yaptı`
Vuslat Dergisi`nin düzenlediği `Şehadetinin 42. yıldönümünde Seyyid Kutub ve Yoldaki İşaretler` konulu konferansın konuşmacılarından Hamza Türkmen, Seyyid Kutub`un ümmetin yeniden Kur`an nesli temelinde oluşmasını önceleyen bir yaklaşıma sahip olduğunu kaydetti.
İslam ve Hayat
Vuslat Dergisi'nin düzenlediği "Şehadetinin 42. yıldönümünde Seyyid Kutub ve Yoldaki İşaretler" konulu konferansta Seyyid Kutub'un yeniden örnek bir Kur'an neslinin oluşturulması yönündeki temel vurgusu ön plana çıktı. Hamza türkmen, Azmi Ermurat ve Hamza Er'in konuşmacı olarak katıldığı, Musa Argüç'ün açılış konuşması yaptığı konferans İHH İnsani Yardım Vakfı'nın konferans salonunda gerçekleştirildi.
Açılış konuşmasını yapan Argüç, şehid Seyyid Kutub'un yeniden bir örnek Kur'an nesli inşası yönünde yaptığı çağrının ve net tevhidi çizgiye vurgusunun önemine dikkat çekerek, bu net çizgiyi sürdürmek konusunda kararlı olunması gerektiğini ifade etti.
Konferansın ilk konuşmacısı Hamza Türkmen de şehid Seyyid Kutub'un başat eseri Yoldaki İşaretler ve bu eserde ortaya koyduğu Kur'an nesli inşası temelli İslami mücadele anlayışını konu alan konuşmasında, Türkiyeli Müslümanların Seyyid Kutub'un fikirleriyle ilk olarak 1966 yılında Hilal Dergisi'nin Kutub'u kapağına taşıdığı yayını ve yine aynı yıl çevirilip yayınlanan Yoldaki İşaretler'le haberdar oılduğunu ve fakat kitabın kısa sürede yasaklanıp toplatılması ve muhafazakar çevrelerin Seyyid Kutub'un gündem olmaması yönündeki çabaları sonucu şehidin fikirlerinin ancak 1970'li yıllarda gündeme gelebildiğini aktardı.
Kutub'un günümüzdeki cahiliyenin İslam öncesi Mekke'deki cahiliyeden daha ağır olduğunu belirttiğini ifade den Türkmen, cahiliyenin topyekün reddenin Kur'an nesli inşasının ilk adımı olduğunu vurguladı.
Seyyid Kutub'un ümmetin yeniden Kur'an nesli temelinde oluşmasını önceleyen bir yaklaşıma sahip olduğunu anlatan Türkmen, "Kutub'un örnek Kur'an nesline yönelik vurgusu da bunu göstermektedir. Kutub bu çerçevede Müslümanlara yeniden iman etmenin, her türlü cahili anlayışlardan arınıp Kur'ani anlayışa yönelmenin çağrısını yapmıştır" diye konuştu.
Seyyid Kutub'un, ilk neslin Kur'an'dan beslendiği, fakat sonraki dönemlerde kaynakların çeşitlenip bulandığı vurgusuna değinen Türkmen, yeniden Kur'an'a dönüşün Kutub'un temel yaklaşımı olduğunu ifade etti.
Ardından söz alan Hamza Er, Seyyid Kutub'un İslam toplumu ve cahiliye toplumu tanımını hatırlatarak, Kutub'un, ibadeti, dini (egemenliği) yalnızca Allah'a has kılan toplumu İslam toplumu, egemenliği Allah'ın dışındaki güç ve otoritelere terk eden toplumları ise cahiliye toplumu olark nitelendirdiğini belirtti. Er, Seyyid Kutub'un cahiliyenin her türünden arınmayı öngören net bir çizgiyi gündeme getirdiğini ifade etti. Er, tevhidi çizgiyi terk ederek "Kayıt yok şart yok egemenlik halkındır" türü batıl yaklaşımlara savrulan çevreleri eleştirerek, Rabbani davanın Rabbani yöntemle savunulabileceğini kaydetti.
Azmi Ermurat ise, Seyyid Kutub'un, ümmeti, akaid bağıyla birbirlerine bağlı, Kur'an'ın inşa ettiği örnek bir toplum modeli olarak vasfettiğini belirterek, yeniden ümmet olma bilincine kavuşmanın örnek Kur'an neslinin teşekkülüyle mümkün olacağını kaydetti.