Mehmed MAKSUT
BİLEBİLMELİYİZ…
1-) Bizleri gerçeklikten uzaklaştıran ölçüsüz iyimserliklere, ölçüsüz umutlara itibar etmemeyi bilebilmeliyiz…
2-) Kur’an ile insani bir değişim gerçekleştirmeden sosyal ve siyasal anlamda bir değişimin gerçekleştiremeyeceğimizi bilebilmeliyiz…
3-) Soyut tartışmalar ile kendi gerçeğimizi kaybettiğimizi bilebilmeliyiz…
4-) Bizler tevhidi anlamda bir varlık belirtmediğimiz için dışımızdaki engelleri içimizde büyüttüğümüzü bilebilmeliyiz.
5-) Kur’an ile ilişki az olan toplulukların içinde ihtilafların çok olacağını ve bu ihtilaflar içinde ümmetin yok olmaya doğru gittiğini bilebilmeliyiz…
6-) Doğruları doğru zamanlarda konuşmayanların doğru bir hayat yaşamaktan mahrum kalacaklarını bilebilmeliyiz…
7-) İslam’ın kapsamlı bir dünya görüşü olmanın ötesinde kapsamlı bir toplumsal hareket programına sahip olduğunu bilebilmeliyiz…
8-) Önümüze çıkan engellere karşı güçlü bir şekilde direnmenin ilim ve akıldan uzak bir şekilde gerçekleşmeyeceğini bilebilmeliyiz…
9-) Hikmetten yoksun bilginin, iffetten yoksun şehvetin ve adaletten yoksun iktidarların tahripkâr olduğunu bilebilmeliyiz…
10-) Müslüman halkların kültürel ve siyasal bağlamda ilhak edilmemiş olsalardı askeri açıdan işgale uğratılamayacaklarını bilebilmeliyiz…
11-)Tevhidi, düşünsel ve ahlaki bir derinlik sağlanmadan yeni bir inşa sürecine girişilemeyeceğimizi bilebilmeliyiz…
12-) Zamanın felaketleri karşısında zillete düşmemek için zamanın farkında olmayı bilebilmeliyiz…
13-) Geleceği inşa etmek için geçmişi yıkmanın gerekmeyeceğini, önemli olanın tümüyle hamasi geçmişe mahkûm olmamayı bilebilmeliyiz…
14-) Müslüman halkların, evrensel İslam bilinciyle kimliklerini ortaya koymadıkları sürece vesayet altında kurtulamayacağını, İslami halklarda siyasal bir başkaldırı için öncelliğin düşünsel ve kültürel bir başkaldırı bilincine sahip olunması gerektiğini bilebilmeliyiz…
15-) Geleceği sağlıklı bir temel üzerinde kurmak için geçmişin sağlıklı bir muhasebesini yapmayı bilebilmeliyiz…
16-) Soyut bir İslami duyarlılıkla hayatın ruhuna nüfuz edemeyeceğimizi bilebilmeliyiz…
17-) Hiçbir terör ve şiddetin inanç ve düşünceye yönelik şiddetten daha yıkıcı olmadığını bilebilmeliyiz…
18-) Müslümanlar olarak karşı karşıya bulunduğumuz tutsaklıklardan kurtulabilmemiz için yaşamakta olduğumuz konformist eğilimleri terk etmemiz gerektiğini bilebilmeliyiz...
19-) Zulme, adaletsizliğe, şiddete, ayrımcılığa karşı sesini yükseltemeyen toplumların geleceğinin olamayacağını bilebilmeliyiz…
20-) İnsanın ilahi bir var oluş gereği ilahi, ruhi, manevi, ahlaki, irfanı ölçülere sahip olmadan yaşamayacağını bilebilmeliyiz…
21-) Tevhidi bir dönüşümün kitabi, ahlaki, irfanı, siyasi bir birikim ve bilinçle olabileceğini bilebilmeliyiz…
22-) Kendi kendine sahip olmayan toplumların tarihin her safhasında daha güçlü toplumlar tarafından kuşatıldığını bilebilmeliyiz…
23-) Parçalanmış, hayattan kopmuş, sıradan günlük olaylarla kuşatılmış bir kültürle tarihin sesi olamayacağımızı; hayattan kopmuş, kurtuluş kehanetlerine dayalı bir kültürle İslami mücadeleyi veremeyeceğimizi bilebilmeliyiz…
24-) Kişiler olarak canımızla ahlakımızla, yaşantımızla, hayatımızla dinimizin canlı bir şekli olmadıkça ve bu şahitliğimizin gereğini yerine getirmediğimiz sürece ezilmekten kurtulamayacağımızı bilebilmeliyiz…
25-) Bilinçli ve sorumlu bir hayat tarzının ilahi var oluş iklimi ile bütünleşmesi gerektiğini bilebilmeliyiz…
26-) Müslümanlar olarak şartlar gerektiriyor diye gerçek anlamda bir eylemde bulunmaksızın, sorumluluklarımızı hep belirsiz bir geleceğe ertelememiz ve umutlarımızı tüketmemizin bize hiçbir faydasının olmayacağını bilebilmeliyiz…
27-) Bir eylemde bulunmaksızın beklemenin umutlarımızı niteliksizleştirdiğini; niteliksiz umutlar ile nitelikli var oluşlar oluşturulamayacağını bilebilmeliyiz…
28-) Bilincin direnişini gerçekleştiremeyenlerin hayatın hiçbir alanında hiçbir direnişi gerçekleştiremeyeceklerini bilebilmeliyiz…
29-) Seçtiği kimlikten emin olan bir insanın korkmasına, saklanmasına, gizli işler çevirmesine, gerek olmadığını bilebilmeliyiz…
30-) Müslüman olmanın bilgili olmayı, akıl ve hikmet sahibi olmayı, güçlü ve etkili olmayı, sürekli olarak Allahın yanında olmayı gerektirdiğini bilebilmeliyiz…
31-) İnsani ve vicdani olmayan modern dünya karşısında Müslümanların İslam’ın insanlık anlayışını ve bilincini güçlü bir şekilde yükseltmelerinin en önemli görev olduğunu bilebilmeliyiz…
32-) Başkaları tarafından yönlendirilen halkların, sömürgelerin dili ve mantığıyla konuşmayı ve onlara göre davranmayı öğreneceklerini bilebilmeliyiz…
33-) Eleştirel bilinçten yoksun ve yalnızca taklide dayalı bir kültürle hiçbir tarihsel dönüşümün sağlanamayacağını bilebilmeliyiz…
34-) İslam’ın kendine ait özellikleri olan bir yapı olduğunu, günümüze özgü kalıplarla veya batılı kavramlarla İslami yapının tanımlanamayacağını bilebilmeliyiz.
35-) Ümmet bilincinin yenilenebilmesi için önce insanın yenilenmesi gerektiğini bilebilmeliyiz…
36-) Var oluşun anlamını hakikatle bütünleştirerek, dünyanın anlamını adaletle bütünleştirerek, hayatın anlamını faziletle bütünleştirerek, ibadetin anlamını takva ile bütünleştirerek kavrayabileceğimizi bilebilmeliyiz…
37-) Kendi kişilik ve özgünlüğünü elde edemeyen insanan, insanlık adına bir özgürlük kavgasına atılamayacağını bilebilmeliyiz…
38-) Karanlığı duyan ve hep onunla yaşayanın aydınlığı yadırgayacağını ve yadırgadığı bu duruma tepki göstereceğini bilebilmeliyiz…
39-) Çağdaş değerler ile yargılanan değil, çağdaş değerleri yargılayan bir inancı, bir düşünceyi ve bir hayatı vahyin kutlu ilkeleri ışığında insana sunmak için çileli bir çabayı üstlenmemiz gerektiğini bilebilmeliyiz…
40-) Bulundukları yerlerde İslami bir bütün içerisinde izzetle temsil edemeyenlerin bağlı bulundukları itikadı çizgiyi yeniden gözden geçirmeleri gerektiğini bilebilmeliyiz…
41-) Müslüman halklar egemenlik altında yaşamaya alıştırıldıkları için bugün egemen olma sorunları gibi bir sorunlarının olmadığını ve bunun emperyalistlerin işini kolaylaştırdığını bilebilmeliyiz…
42-) Tevhidi bir yapılanma içerisinde bulunan Müslümanlar; sorumluluğu ve bilinci, duygularının ve özlemlerinin üzerine çıkarabilmeyi bilebilmeliyiz…