15-05-2009 19:56

İktibas`tan ezber bozan Obama yorumu

İktibas Dergisi Mayıs sayısında Türkiye’nin bölgeye ve halkı Müslüman ülkelere karşı üstlendiği misyonla, ABD yeni başkanının Ankara ve İstanbul ziyaretinin bütünleşen amaçlarına dikkatleri çekiyor.

İktibas`tan ezber bozan Obama yorumu

İslam ve Hayat

 

İktibas Dergisi Mayıs sayısında Türkiye’nin bölgeye ve halkı Müslüman ülkelere karşı üstlendiği misyonla, ABD yeni başkanının Ankara ve İstanbul ziyaretinin bütünleşen amaçlarına dikkatleri çekiyor. Bu bağlamda bu ziyaretin Obama’nın etnik kimliği ve magazinsel boyutu dışında ciddiyetle ele alınamadığının altını çize İktibas, yine de bu ziyaretin ilgililerinin zihin kirliliğini, bilinç körelmesini, akıl tutulmasını göstermesi bakımından öğretici olduğu üzerinde duruyor.

 

Kavram olarak "ulu'l emr" konusu ele alınmış. Müslümanların, kendilerinden olan, kendilerine ait bir yönetim mercii demek olan ulul emre itaatin Allah'ın emri olduğunu be­lirtilmiş.

 

Atasoy Müftüoğlu, "Bula­nık Kavramlar, Bulanık Yaklaşımlar" başlıklı yazısında, bulanıklaştırılmış kavramlar üzeri­ne kurulu batı medeniyetinin, aynı kavramlar­la Müslüman zihinleri nasıl da bulanıklaştırdığına, sömürgecilerin bütün direniş hareketle­rini fanatizm/terörizm olarak tercüme ettikle­rine, İslam'ın, eylemden bağımsız bir inanç sistemine dönüştürüldüğüne dikkat çekiyor.

 

Mehmed Durmuş, basından taradığı yazılar­dan hareketle Obama'nın Türkiye ziyaretinin siyasî amaçlarını irdeledi. Obama yönetimin­deki yeni ABD'nin Türkiye'ye yüklediği yeni rolü, 'model ortaklığı'nı kaleme alırken, Hüseyin Alan, Nisan ayının gelenekselleşmiş gündem mad­desi olan 'kutlu doğum' etkinliklerinin modernizm ve tüketim toplumu ile ilgisini kuruyor. Kur'an'ın mübelliği, Allah'ın son elçisi Muhammed (sav)'in rasûl/nebî portresinden neredeyse hiçbir kesit içermeyen  'kutlu doğum' etkinlikleri, Peygamber (a.s)'ı tamamen nesneleştirmekte, peygambersiz bir din ve si­yasetten tamamen arındırılmış bir İslam pro­jesinin en önemli aracı olarak işlev görmekte­dir.

 

Hikmet Ertürk, Hicret'in öncelikle nefislerimizdeki her türlü gayri İslami anlayış ve duygulardan arınmak, amellerimize yerleşen gayri İslami davranış ve alışkanlıkları terk et­mek anlamına gelmesi gerektiğini söylerken, Muhammed Celil, insanın 'kendisi' olmasının, kendisine ait fikirleri taşımasının, kişiliğinin gelişmesi anlamına geldiğini belirtiyor.

 

Mustafa Bozacıoğlu, her türlü şirke, günaha ve tembel­liğe karşı duvarlar örmemiz gerektiğini ama tebliğ görevimizi yaparken haksız ve gereksiz yere -kendimizi insanlara kapatmak gibi- ken­dimizi bağlayıcı, kısırlaştırıcı duvarlar örmek­ten kaçınmamız gerektiğini kaydederken, Arif Kaya ise 'uzun lafa ne hacet...' diyerek, ufuk açıcı birçok örnekle, hayatı anlamlandırmamıza katkıda bulunuyor.

 

Bu sayıda çeviri ve sanat ede­biyat bölümünde başörtüsüne ilişkin yazılar var. Mektuplar bölümünde, Mehdi, Mesih ve diğer bazı -sözde- kıyamet alametle­ri ile Allah'ın, insanların kalplerini mühürle­mesinin ne anlama geldiğine dair soruların ce­vaplarını okuyabilirsiniz. Gündem bölümünde ise yine önemine inanılan alıntı yazıları bulabilirsiniz.

Ayrıca okumanın bir ibadet olduğu, okumalarımızı nitelik ve nicelik olarak artırmamız gerektiği vurgulanırken bu okumaların birlikte okumalara da dönüştürülmesi gerektiği belirtiliyor.

Bu konu ile ilgili bölüm şu şeklide anlatılıyor:

 

"Okumak bizler için ibadettir. Okumaları­mızı nitelik ve niceliği ile artırmalıyız. Bunun­la beraber, okumanın sadece kitaplarla olma­dığını da sizler çok iyi bilmektesiniz. Hayatı ve siyaseti İbrahimî bir bilinçle okumak, dini­mizin bir parçasıdır. Öte yandan, kâğıda daya­lı okumalarımız elbette dergimizle sınırlı kal­mamalıdır. Hep birlikte okumalarımızı çoğalt-malı ve en önemlisi de birbirimizle selamı yay­malı, istişareyi çoğaltmalı, kardeşçe ilgilerimi­zi yoğunlaştırmalıyız. Edindiğimiz ilmi, başka­larına da ulaştırmanın gayretini göstermiyor-sak, bir kuru emekten öte gitmiyor demektir.

Bizler tevhid dininin ödünsüz takipçileri olmaya Rabbimiz izin verdiği müddetçe de­vam edeceğiz. Salâtımız, ibadetlerimiz, yaşa­mamız ve ölümümüzün sadece ve sadece âlemlerin Rabbi Allah için olmasından asla ta­viz vermeyeceğiz. Sizlerin de aynı azim ve ka­rarlılığı bizimle paylaştığınızı, bizim yanımız­da olduğunuzu biliyor ve öyle inanıyoruz. Öy­leyse hep beraber, inandığımız doğrulara sa­hip çıkmaya devam etmeliyiz.

Bir sonraki sayımızda, Rabbimize şükrü­müzü artıracak daha güzel haberlerle buluş­mak, Müslümanların hayatın öznesi olduğunu görmek umuduyla sizleri Allaha emanet edi­yor ve esen kalın diyoruz.’’

 

 

İrtibat İçin:

 

www.iktibas.org

 

Tel : (0312) 435 37 60

YORUMLAR
Henüz Yorum Yok !