01-07-2014 18:32

Irak Alimler Konseyi: IŞİD bir hastalık

Irak Alimler Konseyi Başkanı Ani, `Devle Sünnilerin içindeki bir hastalıktır. IŞİD, Şiilerden ve kendi fikirlerine uymayan herkesten temizlenmiş bir ülke hedefliyor` dedi.

Irak Alimler Konseyi: IŞİD bir hastalık

Irak Alimler  Konseyi Başkanı Şeyh Mahmud Abdülaziz el-Ani, "Maliki yönetimine başkaldıran Sünni aşiretlerin" Irak'taki tüm kesimleri kapsayan, siyasi açıdan ıslah edilmiş bir yönetim istediğini, İslam Devleti'nin ise "Şiilerden ve kendi fikirlerine uymayan herkesten temizlenmiş bir ülke hedeflediğini" belirtti.

Muhalif Irak Halk Hareketi'nin düzenlediği basın toplantısına katılmak üzere İstanbul'da bulunan Ani, Irak'ta yaşanan son gelişmeleri AA muhabirine değerlendirdi.

Irak'ta yaşananların, Maliki yönetiminin yanlış politikalarının sonucu olduğunu savunan Ani, "Sünniler, ABD işgalinden sonra herkesin adil şekilde yaşayabileceği yönetim hayaliyle, siyasi olarak haklarını elde etmeye çalıştı ancak Sünnileri temsil eden bir çok siyasetçi tutuklandı ya da öldürüldü. Bunun üzerine siyaset ve barışçıl yollarla hedefe ulaşma görüşü ağırlığını kaybetti, silahlı direniş düşüncesi rağbet görmeye başladı" değerlendirmesinde bulundu.

Devle'yi (IŞİD'i) "Sünnilerin içindeki bir hastalık" olarak nitelendiren Ani, "Sünni devrimci aşiretler, her kesimi kapsayan siyasi açıdan ıslah edilmiş bir yönetim istiyor, Devle ise Şiilerden ve kendi fikirlerine uymayan herkesten temizlenmiş bir ülke hedefliyor" dedi.

"Maliki yönetimine başkaldıran devrimci Sünnilerin hedefleri yereldir ve siyasi reformları amaçlamaktadır. Ancak Devle uluslararası yapılanmadır ve bu tip hedefleri yoktur" diyen Ani, "Devle, hilafet ilanıyla Iraklı Sünnileri iki ateş arasında bıraktı. Gerçekte halkın buna nasıl tepki vereceğini kestirmek zor, ancak büyük ihtimalle onlar ve aşiretler arasında çatışmalar çıkacaktır" diye konuştu.

Ani, halk arasında genel manada Şii-Sünni çatışması istenmediğini ancak iki taraftan da "bağnazların" bulunduğunu belirterek, "Biz, Şii-Sünni çatışması istemiyoruz, fakat malesef son dönemde bunu dileyenler arttı" ifadelerini kullandı.

Bir süredir çatışmaların ve otorite boşluğunun yaşandığı ülkede, İslam Devleti güçleri, Musul, Tikrit, Bakuba ve Telafer kentlerini kontrolü altına almıştı. Bölgedeki Enbar'ın El-Kaim, Rave, Aneh, Ratbe ve Hadise ilçeleri de Devle'nin eline geçmişti.

Irak'ın batı ve kuzey batısının büyük bölümünü ele geçiren İslam Devleti, "ilerlerleyişinin hedefinde Bağdat olduğunu" duyurmuştu. Devle'nin saldırıları sebebiyle, Iraklı Şiilerin en büyük dini otoritesi Ayetullah el-Uuzma Ali Hüseyin Sistani de "Cihad(!) fetvası" vererek tüm Şiilere seferberlik çağrısında bulunmuştu.

SURİYE MUHALEFETİ DE KARŞI ÇIKTI IŞİD'E

Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Koalisyonu (SMDK) Başkan Yardımcısı Nura Amir, Suriye ve Irak'ta ele geçirdiği topraklarda hilafet ilan eden İslam Devleti'nin (IŞİD) adımını kınadığını açıkladı. Amir, Devle'nin kararının halkın kendi geleceğini tayin etmesi ilkesine el koyma olarak nitelendirdiklerini söyledi.

IŞİD'in hilafet ilanının Arap halklarının diktatörlüğe karşı olan mücadelesini baltalayacağını belirten Amir, "IŞİD'in bu hareketi sadece Esed rejimine ve onun bölgedeki işbirlikçilerine hizmet ediyor" iddiasında bulundu.

Amir ayrıca, IŞİD'in hilafet ilanının İslam'la hiçbir ilgisi olmadığını, sadece Esed tarafından oluşturulan ve IŞİD'in lideri Ebu Bekir Bağdadi tarafından uygulanan bir taktik olduğunu ileri sürdü. Amir bu taktiğin özgürlük, demokrasi ve adalet amaçlarıyla ortaya çıkan devrimi rayından çıkarma amacını taşıdığını belirtti.

IŞİD tehdidinin ilk farkına varanların Suriye halkı ve silahlı muhalifler olduğunu kaydeden Amir Esed rejimi ve radikal gruplar tarafından temsil edilen 'terörizmle' savaşmaya devam edeceklerini kaydetti.

(Timeturk)

YORUMLAR
  • Hasan hüseyin   02-07-2014 08:34

    Devlenın kontrolsuz çıkışlarını örnek olarak neye dayadırdığını hala anlamış değilim,devlenın bu kontrolsuz saldırganlığı ve verdiği mesajların içeriğine baktığımızda, müslümanlar için tehlike çanları çaliyor şüphesini akla getiriyor,Takva habere bakiyorum yorumcular müslümanların içinde bulunduğu durumun farkında değil gibi, üçbeş yeri feth ettikten sonra emperyalistlerin silah gücüne karşı koyacak güçleri varmış gibi hayal kuruyorlar, tüm dünyaya karşı başkaldırı ve savaş çığlıkları atılıyor. Şimdilik emperyalistler ve uşakları Müslümanlara karşı mücadele edilmesi için ,savaş araç ve gereç dahil, Maliki ve esada İran fars devleti dahil yardım yapıliyor. Emperyalistlerden fiili müdahale yok, sinsice günü ve saatını bekliyorlar, müslümanları itibarsızlaştırmak için propoğandalarına devam ediyorlar, devlenın zaif olan karın boşluğundan faydalanarak, devlenın özerınde tüm müslüman dünyayı ücü gibi güstermek ve itibarsızlaştırmak için çaba güsteriyorlar.Allah akıl ve feraset versın devleye. Kocaman bir dünyada bilinçli tevhidi düşünceye sahib ne kadar müslüman var, bu müslümanların batılılara karşı savaşacak ne kadar silah araç gereçleri var, savaş uçakları, tanklar, füzeler, deniz araçları, atom bombaları, kıtalar arası füzeler, vs, vs bunlara karşı basit yüntemlerlemi savaşacaksınız, yakın geçmişte milyonlarca müslüman ABD tarafında ırakta vahşice öldürmelerini unuttukmu, bu oyunlara karşı müslüman kanaat önderlerine büyük gürevler düşüyür,aksi halde emperyalistler pusuda bekleyip zamanı gelinde toplu olarak müslümanların gücünü imha etmek için müsait bir ortamı beklediklerini unutmayalım diye düşünüyorum. Rabbimiz kur'anı kerimde birçok yerde nice az topluluklar Allah'ın izniyle kafirler galebe geldiler,Allah'ha ve kitabına imanımız tamdır,Allah doğru süyliyor.fakat ya biz kendi irademizi gerçekten tam olarak Allah'a teslim etmişyiyiz tam bir teslimiyetle,bizim bize imanımız tammıdır, biz tedbirimizi gerçekten almışmıyız,devemizi sağlam iple ağaca bağlamışmıyız,(8)enfal 60 ayette Rabbimiz belirtiği gibi kafirlere karşı yettiği kadar kuvvet ve savaş atları hazırlamışmıyız,bu rabbimizin bize uyarısını dikkate aldıkmı,aksi halde tedbir almadan,hiçkimsenın müslümanları imha hakkını kendinde bulmasın ve müslümanlarda buna müsaade etmeye fırsat vermesın,uyanık olsunlar,topluca Allaah'ın ipine sımsıkı sarılsınlar,olurki doğru yolu bulurlar.