Kimyasal katliama hayır, konvansiyonel katliama evet mi?
Kimyasal saldırıya yoğunlaşan Suriye tartışmaları, konvansiyonel silahlarla işlenen suçları unutturdu.
Kimyasal saldırıya yoğunlaşan Suriye tartışmaları, konvansiyonel silahlarla işlenen suçları unutturdu. BM'ye göre, ülkenin her yeri ayrım gözetilmeksizin vuruluyor, gözaltı merkezlerinde de sistematik işkence yapılıyor.
Baas hükümetinin gözaltı merkezlerinde sistematik olarak işkence uygulandığı ortaya çıktı. BM Uluslararası Bağımsız Suriye Araştırma Komisyonu Başkanı Paulo Sergio Pinheiro, Suriye'nin her yerinde sivillerin her gün ayrım gözetilmeksizin hükümet güçlerince bombalandığını, pekçok kasaba ve köyün kuşatma altında olduğunu söyledi. Çatışmadaki kayıpların çoğunun konvansiyonel silahların kullanıldığı hukuk dışı saldırılar dolayısıyla meydana geldiğini vurgulayan Pinheiro, buna rağmen uluslararası düzeyde harekete geçilmesi tartışmalarının ancak 21 Ağustos'ta meydana gelen 'kimyasal saldırı iddiası' sonrasında ortaya çıktığına işaret etti. Pinheiro, Suriye'de 14 kimyasal silahla saldırı iddiasını inceleyeceklerini de açıkladı.
ÇOCUKLAR CAN ÇEKİŞİYOR
Pinheiro, 'Mali yardım taahhütleri doğru yönde atılmış adımlar olsa da Suriyelilerin, onları destekleyen örgütlerin ve onları cömertçe misafir eden ülkelerin giderek artan ve çok büyük miktardaki ihtiyaçlarını karşılamakta yetersiz kalıyor' dedi. Ülkenin 14 şehrinden 12'sinde hükümetin hava ve topçu bombardımanı ile yaptığı hukukdışı bombardıman tespit ettiklerini bildiren Pinheiro ayrıca, çocukların sivil kayıpların önemli bir oranını oluşturduğunu ifade etti. Pinheiro, 'Çocuklar bilincli olarak tutuklanıyor ve işkenceye maruz kalıyor. Büyüklerle aynı hücrelerde tutuluyorlar' dedi.
Stratejik tesislerden halka hizmet
Suriye'de muhalif gruplar, ülkedeki stratejik tesislerin denetimini ele geçirerek halkın ihtiyaçlarını gidermeye çalışıyor. 'Kadimun' (Geliyoruz) operasyonu çerçevesinde, Rakka'da, Fırat Nehri üzerine kurulan bölgenin en büyük elektrik santralini ele geçiren muhalifler, denetimleri altındaki bölgelerde yaşayan halkın elektrik ihtiyacını karşılamak için çaba gösteriyor.
Fırat Nehri'ne kurulan santralin vurulması halinde bölgenin sular altında kalmasından endişe edildiği için olası bombardımana karşı alınan güvenlik önlemleri dikkati çekiyor.
Bölgenin önemli petrol kaynaklarının bulunduğu Isfeyyan'da petrol kuyularını da ele geçiren muhalifler, Esed güçlerinin bombardımanına rağmen kuyuları işletmeye devam ediyor. Çıkarılan petrol akaryakıt tankerleriyle muhaliflerin kontrolündeki bölgelere getirilerek, ulaşım ve çiftçilik başta olmak üzere çeşitli alanlarda kullanıma sunuluyor.
(Anadolu Ajansı)