Sabri: Kudüs, Yahudileştirilerek elimizden alınıyor
Eski Kudüs Müftüsü ve şu anki Mescid-i Aksa Hatibi İkrime Sabrî, çarpıcı açıklamalarda bulundu. Kudüs`ün gün geçtikçe kaybedildiğini söyleyen Sabrî, Filistin-İsrail barış görüşmelerini değerlendirdi.
Kudüs için endişe duyduğunu belirten Eski Kudüs Müftüsü İkrime Sabrî, İsrail'in Kudüs'ü Yahudileştirmeye çalışarak, Mescid-i Aksâ'yı yıkıp yerine Süleyman Mabedi'ni inşa etme hedefinde olduğunu söyledi.
İsrail'in Kudüs'ü kendi başkentleri olarak kabul ettiğini kaydeden Mescid-i Aksa Hatibi, Amerika'nın İsrail'in yaptırımlarını durdurma konusunda aciz kaldığını belirtti.
GÖRÜŞMELER 2 KONU ÇERÇEVESİNDE OLACAK
Filistin-İsrail barış görüşmeleri sizce nasıl sonuçlanacak? Kudüs'teki son durum nedir?
Kudüs şehri, 1994 yılında Oslo görüşmeleri sonunda görüşmelerin askıya alındığı ve ertelendiği şehirdir. İsrail, Kudüs'ü kendileri için bir başkent olarak adamış durumda.
Bu görüşmeler Kudüs konusundaki İsrail yaptırımlarından birini askıya almak ya da Kudüs'ün işgalini sonlandırmak için gerçekleşmeyecektir. Bu görüşmeler sadece sınırlar ve güvenliğin sağlanması konusu çerçevesinde gerçekleşecek. Şu an yerleşim birimleri inşaatı tüm hızıyla devam ediyor. Bir dakika bile durmuyorlar.
İSRAİL AMERİKA'YI DİNLEMEZ
Amerika'nın yerleşim birimleri inşaatını durdurma konusunda aciz davrandığını belirten Sabri, İsrail hükümetinin Amerika'nın emirlerine kulak asmadığını belirtti. Amerika'nın ise yerleşim birimleri inşaatını durdurma konusundaki tepkisinin sözden öreye gitmediğini kaydeden Sabrî, İsrail'in Kudüs'ü Yahudileştirme çalışmalarını hızlandırdığını vurguladı.
Askerler şehrin giriş çıkışlarını kontrol almış durumda. Yerleşim birimleri Filistinlileri evlerinden etmeye devam ediyor. Hatta kendilerine mağazalar açmak için Filistinli esnafı şehir dışına aktarıyorlar. Irkçı duvarlar giriş çıkışların kontrolünü sağlıyor. Kudüs'teki işgal, Gazze Şeridi'nin işgalinden daha keskin ve şiddetli.
KUDÜS'ÜN DİĞER BÖLGELERLE İRTİBATI KESİLDİ
Yerleşim birimleri inşaatı tüm hızıyla devam ediyor dediniz. Yahudileştirme çabaları sonunda Kudüs nüfusunun oranı nasıl bir hal aldı?
Kudüs'ün diğer Filistin köyleriyle ve banliyöleriyle olan ilişkisi kesilmiş durumda. Şehir ekonomik yönden zayıflamaya doğru ilerliyor. Kudüs'te oturan Filistinli sayısı git gide azalıyor. Büyük Kudüs'ü (Doğu ve Batı) ele alırsak Filistinli nüfus oranı %35.
İsrail bu oranı 2020'ye kadar daha da aşağı çekmeye çalışıyor. Bu projenin adı da 2020, İngilizcesi twenty-twenty. Kudüs etrafına inşa ettikleri ırkçı duvarların ardında yaşayanlar zaten Kudüslü sayılmıyor. Kudüs'teki Filistinli nüfus oranı şu an %35. 2020 projesi sonunda bu oran %10'a kadar indirilmeye çalışıyor. Şu an açıkça belli ki İsrail Mescid-i Aksa'ya karşı adeta aç kurtlar gibi bir iştah besliyor.
MESCİD-İ AKSA ETRAFINA YAPILAN KAZILAR
Aksa etrafındaki kazılar devam ediyor. İki bölümden oluşan kazıların bir tarafı güney Silvan yönünden gelirken diğer tarafı doğu bölgesinden yöneliyor.
2 yıldır tutuklamalar arttı. Özellikle Netanyahu'nun gelmesinden sonra aşırı sağcı partiler ağır taleplerde bulundu. İsrail polisi koruması altına Mescid-i Aksa'yı ziyaret etmek ve orada ibadet yapmak istediler.
Yahudilerin Aksa konusunda sayısız projesi var. Bu planların önüne geçip engellemeye çalışıyoruz. Kudüslüler de hakeza öyle.
Yahudiler Mescid-i Aksa'ya hangi sıklıkta geliyor?
80'lerde bazı Yahudi cemaatler Kudüs'e girmeye çalıştıklarında biz hükümete itiraz ediyorduk. Onlar da bize 'bunlar azınlıkta olan zararsız gruplar' diyerek bizden önemsemememizi istediler. İşçi Partisi de bu ziyaretlerin başını çekiyordu.
Eskiden Aksa için bir tehlike vardı. Şimdi tehlike sayısı artmış durumda. Eskiden sadece Yahudi cemaatler Aksa'yı ziyaret ediyordu. Ama şimdi İsrailli yetkililer de ziyaret etmeye başladı. Bu ne demek? Bu demek oluyor ki onlar Mescid-i Aksa'yı yıkıp yerine kendi Süleyman Mabed'lerini inşa edecekler.
Hatta İsrail Dışişleri Bakanlığı Mescid-i Aksa'nın yıkılıp yerine Süleyman Mabedi'nin yapıldığı bir animasyon filmi yayınladı. Bunu yapan Dışişleri Bakanlığı. Buradan anlıyoruz ki hükümetin politikası Kudüs'ü tamamen Yahudi başkenti haline getirmek. Bu resmi bir proje.
İsrail polisleri Başbakanlığa bağlı hareket ediyorlar. Yani anlayacağınız biz bazı Yahudi cemaatlerle değil, bizzat İsrail hükümeti ile mücadele ediyoruz.
HER MÜSLÜMAN MESCİD-İ AKSA DAVASINA DAVETLİDİR
Kudüs'te nasıl bir Ramazan yaşandı. Eklemek istediğiniz başka şeyler var mı?
Kudüs'teki Ramazan ayı atmosferi tıpkı dünyadaki gibi. İnsanlar ibadete yöneliyorlar. Aksa'da Ramazan ayı kutlanıyor. Sokaklar ve meydanlar ışıklarla süslenmiş durumda. Kudüs şehrini dolaşarak ilahi söyleyen bazı gruplar var. Ramazan ayının son 10 günü dolayısıyla Mescid-i Aksa'da itikaf yapılmakta. İnsanlar geçen Cuma hutbe verdiğim Cuma namazına akın ettiler. Namaz kılan sayımız 350 bine kadar çıktı. Bazı engeller müsaade etseydi bu sayı 400 bine kadar ulaşırdı.
İsrail işgali tarafından Aksa'da bir daraltma söz konusu. 40 yıldır bazı bölgelerde namaz kılınmasına izin verilmiyor. Ancak bu kısıtlamalara rağmen Aksa'daki namaz kılan sayısı 350 bini buldu.
Biz Müslümanları desteklemek için elimizden geleni yapıyoruz. Peygamber Efendimiz (sav), "Üç mescidden başkasına yolculuk edilmez.Bunlar Mescid-i Haram, Mescid-i Nebevi ve Mescid'i aksadır." demiştir.
Biz de bu münasebetle Türk halkına ve hükümetine Kudüs'e yardım edip Mescid-i Aksa'ya sevgi besledikleri için teşekkürlerimi sunuyorum. Türkiye'den bazı gruplar turizm acenteleriyle gelerek bizimle burada toplanıyorlar. Beraber sabah namazı kılıyoruz ki Türkler burada sabah namazı kılmayı seviyorlar.
Müslümanlar, Aksa sizi çağırıyor. Kudüs konusu sadece Filistinlileri ilgilendiren bir konu değildir. Tüm dünyadaki Müslümanları ilgilendirmektedir. Müslümanlar bu kutsal şehirden bu işgali önlemek için davetlidir. Allah'dan ümmet için birlik ve ibadetlerine bağlılık niyaz ediyorum.
(Kaynak: Haber 7)