Suriye’de 120 polisi kim öldürdü?
Suriye`de 15 Mart`tan bugüne devam eden halk isyanında yaşanan şiddet, sınırda meydana gelen `faili meçhul katliam`la doruk noktaya ulaştı.
Suriye'de "Türkiye sınırına yakın bir kasabada silahlı çetelerin 120 polisi öldürdüğü" iddiası dengeleri alt üst etti. Görgü tanıkları, bölgede silahlı çetelerin olmadığını ve öldürülen bazı güvenlik güçlerinin protestoculara ateş açmadığı için kendi ekipl eri tarafından infaz edildiğini öne sürdü. Kasaba halkı, Suriye yönetiminin "olayları bahane ederek bölgede büyük bir katliam yapmasından" korkuyor .
Suriye'de 15 Mart'tan bugüne devam eden halk isyanında yaşanan şiddet, sınırda meydana gelen "faili meçhul katliam"la doruk noktaya ulaştı. Suriye devlet televizyonu, önceki akşam Türkiye sınırına 20 km uzaktaki Cisr üş Şuğur kasabasında silahlı kişilerin pusuya yatarak en az 120 polisi öldürdüğünü duyurdu. BBC kanalı, Cisr üş Şuğur'da halkın, yetkilileri n bölgede "büyük bir katliam" gerçekleştirmesinden korktuğunu bildirirken, güvenlik güçlerini kimin öldürdüğü sorusu ise kafaları iyice karıştırdı. Olayı kördüğüme çeviren de ölü sayısının 1 saatte nasıl olduysa 28'den 120'ye çıkması oldu. Çatışmanın detayına girilmezken, yaşananlar uluslararası basına konulan engeller nedeniyle bağımsız kaynaklar tarafından doğrulanmadı.
BASKIN HAZIRLIĞI MI?
Amatör kamera görüntüleri ve görgü tanıklarının ifadelerine göre, "askerler ve sivil giyimli güvenlik güçleri, barışçıl göstericilere ateş açtı". Aktivist ve analistler ise güvenlik güçlerinin öldürülmüş olabileceğini ancak bu saldırıların silahlı gruplar tarafından gerçekleştirildiği ve protestoculara yönelik baskıyı haklı çıkarma amacı taşıdığını iddia etti.
Bölge halkından bazıları da geçen hafta sonunda sivil giyimli güvenlik güçleriyle ordu arasında çatışmalar yaşandığını, ancak bunun son olayda öldürülen askerlerin durumunu açıklamaya yetmeyeceğini söyledi. Olayın bir başka boyutu ise, protestoculara ateş etmeyi reddettiği için öldürüldüğü iddia edilen polisler ya da askerler. Independent'a konuşan Suriyeli göçmen Abu Dabi, güvenlik güçlerinin, emirlere uymayan herkesi vurduğunu savundu. Cisr üş Şuğur'daki durumun farklı olduğunu belirten bir aktivist ise, "polis ve güvenlik güçlerinin silahlı kişiler tarafından öldürüldüğünü, bazı sivillerin silah kuşandığını" öne sürdü.
"GÜÇLÜ" KARŞILIK VERECEK
Arap isyanları öncesinde Suriye'de hiçbir zaman silahlı grupların yer almadığı da verilen bilgiler arasında. El Cezire'ye konuşan Üsteğmen Abdürrezak Tlas, "Suriye'deki rejiminin silahlı gruplarla çatıştığı iddiasını" yalanladı. Tlas ayrıca, Suriyeli askerleri, Devlet Başkanı Beşşar Esad'a karşı ayaklanmaya ve Esad yönetimine karşı yapılan protestolara engel olmaya son vermeye çağırarak, "Sen onurlu bir subaysın. Onurlu kal ve onursuzsan Esad ile kal" dedi.
Öte yandan Suriyeli yetkililerin açıklamalarından Beşşar Esad yönetiminin büyük bir misilleme hazırlığında olduğunu gösteriyor. Sert tepki gösteren Devlet Başkanı Esad, "güçlü ve kesin bir şekilde, yasalar çerçevesinde karşılık vereceğiz. Saldırılara karşı sessiz kalmayacağız" dedi. Bu arada Suriye ordusunda bazı subayların muhaliflerin safına geçtiği iddia edildi.
'Hayalet' askerlerin işi mi?
İdlib kentine bağlı Cisr üş Şuğur beldesindeki olayların arkasında "asi askerlerin" olduğu dabaşka bir iddia. Göstericiler, en az 120 polisi öldüren "silahlı grupların", göstericilerden yana taraf değiştiren askerler olduğunu söyledi. Bölge halkından biri, taraf değiştiren askerlerin "şebah" olarak isimlendirildiklerini söyledi. Bu kelime ise Arapça'da "hayalet" anlamına geliyor.
'Esad'ı kafese koydu'
Hollanda'nın Lahey kentindeki Uluslararası Ceza Mahkemesi ilginç bir protestoya sahne oldu. Yüzüne Beşşar Esad'ın maskesini takan bir gösterici, kendisini demir parmaklıkları olan bir kafese kapatarak Suriye yönetimine tepkisini dile getirdi.
HALEP - LAZKİYE KARAYOLU KAPATILDI
Türkiye sınırından 20 km uzaklıktaki Cisr üş Şuğur kasabasında halk, yetkililerin bölgede "büyük bir katliam" gerçekleştirmesinden korkuyor. Suriyeli muhaliflerin sosyal iletişim sitesi Facebook'taki sayfasında Cisr üş Şuğur halkı adına yapılan bir açıklamada dile getirilerek, hükümetin "silahlı çetelerin katliam yaptığı" iddialarını reddetti. El Vatan gazetesi ise, "Cisr Eş Şuğur bölgesinde devletin kontrolü kaybettiğini" duyururken, bölgedeki çok sayıda kamu binasının bombalandığını yazdı. Haberde, "iki gün öncesine kadar bölgede operasyon yapan güvenlik görevlilerinin geri çekilmeye başlamasının ardından silahlı grupların kamu binalarını ele geçirdikleri" öne sürüldü. Devlet televizyonu da "Silahlı grupların Halep-Lazkiye karayolunu kestiğini ve çok sayıda sivilin de hayatını kaybettiğini" duyurdu. Bu arada Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu yönetim kurulu olayların devam ettiği Suriye'nin nükleer dosyasını tartışmaya açtı.
(Kaynak: Yeni Şafak)