Tv kanalları toplum ahlâkını tehdit ediyor
Televizyon kanallarının ahlaki değerleri hiçe sayan yayınlarının sakıncalarına dikkat çeken uzmanlar, kanunî düzenlemeler getirilmesi gerektiğine işaret ettiler.
Sakarya Üniversitesi öğretim üyesi Sosyolog Prof. Dr. Ali Rıza Abay, bu tür programların aile yapımıza uymadığı gibi genel kültür yapımıza da uymadığını, RTÜK’ün daha hassas olması gerektiğini söyledi. Psikolog Fatih Reşit Civelekoğlu ise yapılan bu tür programların içerik olarak toplumsal kültürü yozlaştırıcı ve bireyin ahlaki değerlerinde çatışmaya yol açabilecek unsurlar içerdiğini kaydetti.
Televizyon kanallarının Avrupa’da Batı kültürünü esas alarak yayınlanan çeşitli programları taklit ederek yayınlamasının toplumumuzun ahlâk yapısını zedelediği belirtildi.
Sakarya Üniversitesi Öğretim Üyesi Sosyolog Prof. Dr. Ali Rıza Abay insani olarak ortak özelliklerimiz olduğunu ve bunun haricinde bir de sosyokültürel özelliklerimizin var olduğunu belirtti. Her toplumun kendi kültüründen kaynaklanan özellikleri olduğunu hatırlatan Prof. Dr. Abay, “Mesela; aile mahremiyetine çok önem veririz. Bundan ötürü de ebeveyn banyosu diye bir şey var. Yani aile kendi çocuklarından dahi birtakım şeylerini gizler. Bunlar tabii ve insani şeyler. Ancak batılı kültür yapısı ile karşılaştırdığımızda onlar biraz daha serbest yapıya sahiptirler. Dolayısıyla onlar bunu uygun görebilirler. Bunun maddi tarafını da hesaba katabilirler. Bu tür programlar bizim aile yapımıza uymadığı gibi, genel kültür yapımıza da uymamaktadır. ‘Biz de yapabiliriz’ diye düşünülmesi doğru bir yaklaşım değildir” şeklinde konuştu.
Bu tür programların ekonomik yönünün olduğuna değinen Prof. Dr. Ali Rıza Abay, maalesef kadın vücudu veya cinselliğinin birtakım ekonomik gerekçelerle istismar edildiğini kaydetti. Abay; “Bu da çok yanlıştır ve bizim toplumsal yapımıza uymamaktadır. Bu konuda birtakım kanunî ve toplumsal düzenlemelerin olması lazım. RTÜK’ün bu konuya el atması gerekir. Her gördüğümüzü mutlaka ekrana yansıtmak mecburiyetinde değiliz. Bir mahremiyetimiz var ve bunu da korumamız gerekir” dedi.
CİVELEKOĞLU: PROGRAMLAR KÜLTÜRÜMÜZE AYKIRI
Psikolog Fatih Reşit Civelekoğlu ise, ahlaki açıdan sakıncalı görüntü ve içerikli programların kültürümüze aykırı olduğunu söyledi. Psikolog Civelekoğlu; “İslam diniyle yoğrulmuş öz kültürümüzde başkalarını gözetlemek, evlerinden içeri bakmak caiz değildir” diye konuştu.
Çocukları yetiştirirken toplumsal değerlere dikkat edildiğini kaydeden Civelekoğlu, şunları söyledi: “Bir yandan anne ve baba olarak çocuğumuza bir şeyler öğretiyoruz. Diğer yandan oturup hep beraber televizyonda öğrettiğimizin tam tersini yapan, insanların hayatlarını gözlemleyen, gözler önüne seren, mahremiyete bile giren bir programı seyrediyoruz. Bu tür programlar, çocuklarımıza öğrettiğimiz toplumsal değer hediyesini tersine çevirmeye yöneliktir.”“PROGRAMLAR TOPLUMSAL KÜLTÜRÜ YOZLAŞTIRICI”
Kültürümüzde ayıpları örtmenin esas olduğuna vurgu yapan Fatih Reşit Civelekoğlu, yapılan bu tür programların içerik olarak toplumsal kültürü yozlaştırıcı ve bireyin ahlaki değerlerinde çatışmaya yol açabilecek unsurlar içerdiğini kaydetti. İnsanların bu tür programlara katılması konusunda bu kadar ihtiyatlı davranmasının toplumdaki ahlaki erozyonun ve manevi çöküntünün ne kadar ileri boyutlarda olduğunun göstergesi olduğunu bildiren Civelekoğlu, RTÜK’ün bu konuya el atması gerektiğini söyledi.(Kaynak: Vakit)