İnsanlar düşüncelerini paylaştı diye tutuklanıyor. Birileri de çıkmış "oh olsun, iktidar aleyhine konuşmasaymış" diye tepki veriyorlar. Düşünceye pranga vurmak haydi iktidarın zalimliği diyelim. Peki zalimleri desteklemek de neyin nesidir! Kur'an'da Rabbimiz "Zalimlere meyletmeyin" diye bizleri uyarmıyor mu! 

"Bir de sakın zulmedenlere meyletmeyin, sempati duymayın. Yoksa size ateş dokunur. Sizin Allah'tan başka dostunuz yoktur; sonra yardım da göremezsiniz." (Hud, 11/113)

Aklıma bu tarz insanlar için iki şey geliyor. 

Birincisi; bu insanların kalplerinin/akıllarının mühürlendiğidir. (Bakara- 7)

İkincisi ise; bu insanların iktidar tarafından başlarına bir bela, bir musibet gelebileceği endişesi ile, iktidara günahıyla sevabıyla yani tüm yönleri ile olumlayarak meyleden, düşünmeyen, sorgulamayan ve iktidarın her türlü yönlendirmesine açık sürüler haline gelmeleridir. (Mâide-52)

En çok ikinci tip insanlar ile karşılaşıyoruz elbette. Ellerinden işleri güçleri gider korkusu ile meylediyorlar gücün sözüne. Lakin içlerinden iyi niyetler ile kendilerini savunmaya, davranış ve konuşmalarını meşrulaştırmaya çabalayanlar da yok değildir.

Bunlar için devletin bekası veya maslahat türü söylem ve yaklaşımlar, vahiyden yani Allah'ın ayetlerinden ve Allah Resulünün hayatından ve örnekliğinden daha önemlidir. Oysa ki bu tarz iyi niyetlerle yapılan meşru olmayan amellerin geçersizliği Kur'an'da açıkça vurgulanmaktadır. (Zümer-3)

Rabbimizden duamız, müminlerini cesaret sahibi kılması ve en büyük cihad olan zalim güç sahibine karşı Hakkı haykırabilen söylem ve kararlılıklarını sabırla yoğurmasıdır.

Böylece toplumun, bir kazaya mahal vermeden içine dalmış olduğu derin uykudan uyanması ümit edilebilir.

Selam ve dua ile...