28 Şubat mağdurların mağduriyeti devam ediyor
28 Şubat sürecinde Malatya`da tutuklanan Zekeriya Şengöz (Zeki Baba) ve Fahri Memur hala suçsuz yere içeride...
28 Şubat sürecinin mağdurlarından Zekeriya Şengöz ve Fahri Memur, adı bile konulamayan silahlı örgütün liderleri oldukları gerekçesiyle 18 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırıldı. 7,5 yıldır suçsuz yere cezaevinde yatan Şengöz ve Memur’un dramını, Meclis 28 Şubat Alt Komisyonu ile CHP’li Veli Ağbaba gündeme getirdi.
27 Mayıs’tan 27 Nisan’a kadar bütün müdahale süreçlerini mercek altına alan Meclis Muhtıraları ve Darbeleri Araştırma Komisyonu, bu süreçte yüzlerce insanı dinledi. Komisyonun mağdur sıfatıyla görüştüğü kişiler arasında Malatya E Tipi Cezaevi’nde hapis yatan Zekeriya Şengöz ve Fahri Memur da vardı. Malatya 1 No’lu Devlet Güvenlik Mahkemesi tarafından 2002 yılında haklarında beraat kararı verilen ancak Yargıtay 9. Dairesi’nin baskısıyla mahkûm edilen iki hükümlü, 7,5 yıldır demir parmaklıklar arkasında tutuluyor. Komisyon üyeleri, istihbarat raporlarındaki ‘Şimdi olmasa da uzun vadede anayasal düzeni yıkıp şeriat esaslı devlet yapısı kurabilirler’ şeklindeki ifadelerle mahkûm edilen Şengöz ve Memur’un “Senaryo gereği kurgulanmış bir örgüt adına mahkum edildiği ve halen hapishanede” tutulduğu” tespitini yaptı ve yargılamanın yenilenmesi talebinde bulundu.
TBMM Darbe ve Muhtıraları Araştırma Komisyonu bünyesinde kurulan 28 Şubat Alt Komisyonu, Şengöz ile Memur’u ekim ayında Malatya E Tipi Kapalı Cezaevi’nde dinledi. Zekeriya Şengöz, komisyona verdiği ifadede 2000 yılında Malatya’da yapılan başörtüsü eylemini manipüle ederek kamuoyunu yanıltmak için kente 200’e yakın gazete getirildiğini duyduğunu anlattı. Kendisiyle ilgili haberleri televizyonlardan seyrederken irkildiğini vurgulayan Şengöz, “İran’a gittiğim, orada uzun süre kaldığım, illegal silahlı eğitim aldığım’ iddialarına yer verildi. Bu iddialar birçok kanalda döndü durdu. Doğal bir hak arayışı olay haline getirildi. Sivil toplum kuruluşunun hak talebi ihanet, başkaldırı gibi lanse edildi. Öyle tanımlanması çok büyük bir vahşetti. Onlar adına ben gerçekten de utanıyorum.” ifadelerini kullandı.
Cezaların bozulması için Adalet Bakanlığı’na başvuru yaptıklarını anlatan Şengöz, şöyle devam etti: “Zaten biz yatacağımız kadar yattık. Şurada 2-3 yıllık zamanımız kaldı. Fakat esas endişem, arkadaşlarımın, dostlarımın töhmet altında kalmasıdır. Yani tahliye olmamın bana kazandıracağı fazla da bir şey yok. Oturup konuştuğumuz, çayını, kahvesini içtiğimiz insanların terör örgütü suçlamasıyla karşı karşıya kalmasını içime sığdıramıyorum.”
Fahri Memur da komisyona verdiği ifade de, 2000 yılında gözaltına alındığını, 8 günlük gözaltı süresi boyunca aklın sınırlarını zorlayan işkencelere maruz kaldığını belirtti. Memur, sözde örgütü ‘silahlı’ kategorisine sokmak için işkence ile kendisine ‘Kalaşnikof gömdüğünün’ söyletildiğini kaydetti.
Darbeleri Araştırma Komisyonu Başkanı Nimet Baş, 28 Şubat’ta Malatya’nın darbeye zemin hazırlamak için pilot il seçildiğini, başörtüsü yasağına gösterilen meşru tepkilerin, darbecilerin propaganda makinesi olarak kullanıldığını vurguladı. Baş, Zekeriya Şengöz ve Fahri Memur’un üyesi olduğu iddia edilen sözde örgüte bir ad bulunamadığı için polis ve mahkeme kayıtlarına Malatyalılar, Şafak, Talebe, İslami Hareket, İslami Hareket Malatya Şubesi gibi uydurma isimlerin yazıldığına dikkat çekti. Baş, dergi aboneliklerinin örgüt listesi, abone olarak ödenen paraların örgüt aidatı, fakirlere yapılan yardımların ekonomik kaynak gösterildiğinin altını çizdi. Baş, şöyle devam etti: “Zekeriya Şengöz şehrin en saygın eğitimci işadamlarından biri olarak vakıf yöneticisiyken, 28 Şubat’ta illegal bir örgüt kurmuş gibi takdim edildi. Malatya Polisevi’nin salonunda dinlediğimiz Fırat Dirikolu ve eşi Nazire Dirikolu’nun komisyon üyelerine ‘Bizi dinlemek için başka bir yer bulamadınız mı, polis evine gelmek bizim için ne anlama geliyor bilmezsiniz’ diye başlayan ve ardından anlattıkları 28 Şubat sürecinde Malatya olaylarında maruz kaldıkları işkenceler tek kelimeyle korkunçtu. Daha çarpıcı olansa senaryo gereği kurgulanmış bir örgüt adına insanların halen hapishanede oluşuydu.”
28 Şubat Alt Komisyonu Başkanı Yaşar Karayel, Şengöz ve Memur’un yaşadıkları dönemi, sıkıntıları, o dönem hukukun nasıl işlediğini ve çektikleri işkencelerin boyutlarını anlattıklarını aktardı. Karayel, “Hiçbir hukuk devletinde olmaması gereken işkence olaylarını anlattılar. Şu anda bizim hükümet olarak da politikamız sıfır işkence, yani işkenceye tolerans tanımamaktır. Bu tip işlerin insan haklarına aykırı olduğunu biliyoruz.’’ ifadelerini kullandı.
CHP’li Ağbaba: Suçsuz Olduklarına Herkes Gibi Ben de Kalben İnanıyorum
Yine Manisa Milletvekili Özgür Özel’le birlikte Şengöz ile Memur’u temmuz ayında ziyaret eden CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, iki hükümlünün hukuksuz yere cezaevinde hapis tutulduklarını söyledi.
“Onların haksızlığa uğradığına, haksız yere yattığına kalben inanıyorum.” diyen Ağbaba, “Her dönemin bir hukuku var ve birilerini eziyor. 28 Şubat yaşandı bu ülkede. ‘Birilerine haksızlık yapıldı mı?’ diye sorarsanız. Evet, bence yapıldı. Birçok insanı haksız yere içeri attılar. Bence Malatyalılar Grubu davasında hüküm giyenler de öyle. Onların haksızlığa uğradığına, haksız yere yattığına kalben inanıyorum.” dedi.
İki mahkûm için hukuki sürecin yeniden başlatılması gerektiğini belirten Ağbaba, “Mutlaka bu insanlara haklarının verilmesi, hukuklarının iade edilmesi gerekiyor. Çünkü bu insanların terör örgütü üyesi olmadığını herkes biliyor. Ama o dönemde bir hukuksuzluk vardı, onları ezdi, şimdi bu dönemin, AKP’nin hukuksuzluğu başka insanları eziyor.” diye konuştu.
Kaynak: Zaman
***
BASIN TOPLANTISI YAPILACAK
Meclis Darbe Komisyonu tarafından hazırlanan raporun Meclis Başkanı'na sunulmasının ardından Komisyon Başkanı Nimet Baş yaptığı bir açıklamada 28 Şubat yargı kararlarının siyasi kararlar olduğunu, pilot uygulamasının Malatya olarak seçildiğini, Malatya'da halen hukuksuz olarak hapis yatan isimlerin olduğunu belirtti.
MAZLUMDER İstanbul Şubesi dönemin mağdurları ile birlikte konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunup, Malatya Cezaevinde hukuksuz bir şekilde mahpus olan Zekeriya Şengöz ve Fahri Memur'un adil yargılanmalarını ve “28 Şubat Yargı Kararları İptal Edilsin” talebini dillendirecekleri bir basın toplantısı düzenliyor.
14 Aralık Cuma günü 13.30'da MAZLUMDER İstanbul Şubesi'nde yapılacak basın toplantısına Akabe Vakfı, AKDAV, AKV, Anadolu Öğrenci Birliği, Anadolu Platformu, Fatih Akıncıları, Hikmet Vakfı, İHH, İnsan ve Medeniyet Hareketi, Medeniyet Derneği ve Özgür-Der temsilcileri de katılacak.
(Kaynak: Haksöz-Haber)