Balyoz cuntası başörtüsü eylemlerine sızmayı düşünmüş
Gölcük Donanma Komutanlığı`ndaki gizli bölmeden çıkan belgeler Balyoz darbe planının `harp oyunu` olduğu savunmalarını tamamen çürüttü.
İslam ve Hayat
Balyoz cuntasının 2006 yılında başörtüsü platformları tarafından yürütülen eylemleri provoke etmeyi amaçladığı ortaya çıktı. Bu amaçla belirlenen 5 haber elemanı, İnsan Hakları ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği (Mazlum-Der) Kocaeli Şubesi tarafından her hafta cumartesi günü yapılan başörtüsü eylemlerine sızmakla görevlendirilmiş.
Zaman Gazetesi'nin yayınladığı 22 Kasım 2006 tarihli toplantı tutanağında 'Kartal', 'Şahin', 'Gözcü', 'Barış' ve 'Fener' isimli elemanların eylemleri organize edeceği, dernekleri toplantıya çağıracağı, açıklamaları, sloganları ve gazetelerde çıkacak haberleri belirleyecekleri ifade ediliyor.
Önce 'Kartal', 'Şahin' ve 'Gözcü' isimli elemanların dernekle iyi ilişkiler geliştirmesi ve eylemlere eşleri ile birlikte katılarak güven kazanmaları planlanıyor. 'Barış' ve 'Fener' isimli elemanların ise Sabri Yalım Parkı'ndaki eylemleri birkaç hafta takip etmesi isteniyor.
Balyoz Cuntası ayrıca sızmayı başarabilirlerse eylemlerde Başörtüsü Platformları'nı sol örgütlerle karşı karşıya getirecek sloganlar attırmayı ve irtibata geçilen diğer sivil toplum örgütlerini de eylemlere getirmeyi düşünmüşler.
23 Nisan 2005 tarihinde başlayan ve geçtiğimiz hafta 300. kez gerçekleştirilen başörtüsü eylemlerine dönük sızma planlarıyla ilgili Zaman'a konuşan dönemin Mazlum-der Kocaeli Şube Başkanı Ömer Faruk Gergerlioğlu, söz konusu dönemde kendilerinin de şüphelendikleri bazı tiplerin eylemlere katıldığını söylüyor.
Gergerlioğlu, "Çok farklı istihbarat gruplarından gelen kişilerin bizi izlediğini biliyorduk. Biz gelen jandarma elemanlarının Gölcük'ten geldiğini tahmin ediyorduk. Uzaktan bize bakıp sürekli not tutarlardı. İçimize sızmalarına izin vermedik. Tüm açıklamaları ve sloganları yönetim kurulumuzla belirledik. Bize yönelik bir hukuksuzluğa izin vermeyiz. Hukukçu arkadaşlarımızla görüşüp davaya müdahil olmayı düşünüyoruz." şeklinde konuşuyor.
Ankara İnanç Özgürlüğü Platformları'nın yürüttüğü eylemlerde de benzer şeylerin yaşandığını söyleyen dönemin Mazlum-Der Genel Başkanı olan Ayhan Bilgen ise cuntacıların bu eylemler üzerinden provokasyon hedeflediğini ancak başarılı olamadıklarını söylüyor.
Ankara Abdi İpekçi Parkı'nda yapılan başörtüsü eylemlerinde şehir içinde istihbarat ve güvenlik yetkisi olmayan elemanların bulunduğuna ve dikkatli olmalarına dair uyarılar aldıklarını belirten Bilgen, "Biz güvenlik görevlilerinin çokluğundan şikayet ediyorduk ancak emniyet amirleri, oradaki elemanların çoğunun kendilerinden olmadığını söylüyordu. Bizim buna tepkimizi ortaya koyduğumuz dönemlerde ise Jandarma'nın şehir içinde istihbarat toplama yetkisinin olup olmadığı yönünde tartışmalar yapılıyordu." diyor.