Cumhuriyet rejimi 64 bin kafatası ölçmüş
Türkiye’de ilk defa M. Kemal`in Cumhurbaşkanlığı, İsmet İnönü’nün başbakanlığı döneminde M.Kemal`in manevi kızı ve Türk Tarih Kurumu’nun kurucusu Afet İnan tarafından, Türkiye’nin on bölgeye ayrılarak on ekip tarafından kafatası ölçümü yapıldığı bizzat Afet İnan’ın hatıratlarına yansıdı.
Türkiye’de ilk defa M. Kemal'in Cumhurbaşkanlığı, İsmet İnönü’nün başbakanlığı döneminde M.Kemal'in manevi kızı ve Türk Tarih Kurumu’nun kurucusu Afet İnan tarafından, Türkiye’nin on bölgeye ayrılarak on ekip tarafından kafatası ölçümü yapıldığı bizzat Afet İnan’ın hatıratlarına yansıdı.
ANTROPOMETRİK ANKET YAPMIŞLAR
İnönü döneminde yapılan araştırmalar daha sonra Afet İnan tarafından 1947 yılında “Türkiye Halkının Antropolojik Karakterleri ve Türkiye Tarihi” ismiyle kitaplaştırıldı. Kitapta ‘Ari Türk Irkı’nın özellikleri ve kafatası ölçüleri anlatılıyor.
Afet İnan, kafatası ölçülmesine nasıl başlandığını ise şöyle anlatıyor: “1936’da bütün memlekette büyük ölçüde antropometrik bir anket yaptırma arzumu, Atatürk’e anlattım. Uygun gördüler ve beni teşvik ettiler. Bunu hükümetten rica etmemi emir buyurdular. O zamanki Başbakan İsmet İnönü’den rica ettim. Bu iş için; Savunma, Milli Eğitim ve Sağlık Bakanları’na meşgul olmalarını emretti.”
KAFATASI ÖLÇMEK İÇİN MEZARLARI BİLE AÇMIŞLAR
Afet İnan hatıratında, kafatası, boy ve kilo gibi 23 ölçüm için Türkiye’nin 10 bölgeye ayrıldığını ve on ekip oluşturulduğunu, hatta 2 bin kadar mezarın bile açıldığını, bunlar arasında Mimar Sinan’ın dahi bulunduğunu belirterek, “On ekip için İsviçre’den on takım ölçü aleti getirildi. Ekiplere askerlerin yanı sıra, bir doktor ve bir sağlık memuru eşlik etti. Ekipler, Prof. Aziz Kansu’dan ölçüm için kurs alarak yola koyuldu. Araştırma için hazineden ‘mühim bir miktar’ da para ayrıldı. 10 ay süren çalışma ile Anadolu ve Rumeli’nin dört bir tarafından tam 64 bin kişinin kafatası ölçüldü. 20 bin kadın ve 40 bin erkek üzerinde ölçüm yapılırken bazı mezarlar da açılarak 2 bin kafatası çıkartıldı. Mimar Sinan’ın kafatası da çıkarılanlar arasındaydı. Ancak daha sonra kafatası bulunamadı” deniliyor.
Kitaptaki araştırma sonuçlarına göre Laz, Kürt, Çerkez fark etmeksizin Türkiye’de bir ‘ırk birliği’nin bulunduğu ve Türk halkının kafa yapısının ‘Brakisefal’ olduğu, kafa karinesi 80’in altında olanların Türk olamayacağı kanaatine varıldığı belirtiliyor. İşte araştırma sonuçlarına göre Türkler: “Türkiye’de yaşayan halkın çoğunluğu orta boylu, kafa karinesi bakımından yuvarlak (brakhi) kafalıdır. Gözler muntazamdır. Mongoloit tesir pek azdır. Burunlar düzdür. Cilt nadiren çok esmerdir. Gözler açık, hatta ekseriyetle çok açıktır. Saçların çoğunluğu orta yani kestane rengindedir. Şu halde Türkiye halkı umumiyetle ‘Homo Alpinus’ denilen Avrupa’nın büyük beyaz ırkına mensuptur.”
(Kaynak: Vakit)