25-06-2013 06:30

Dinlerarası digaloğun geldiği son nokta: Camide konser

İslam`ı doğru anlamamış zihinlerin uydurduğu dinler arası diyalog ifsadı en sonunda Münih Mehmet Akif Camii’nde uygunsuz kıyafetli tiyatro gösterisine kadar vardı.

Dinlerarası digaloğun geldiği son nokta: Camide konser

Gösteri öncesi ve sonrası Kur'an okunan camide, Münih Oda Tiyatrosu sanatçıları, dinlerarası diyalog ve hoşgörü temalı Kentsel Dualar isimli tiyatro gösterisini sundu. 300 civarında Almanın cami içinde izlediği gösteride koro eşliğinde mihrap ve minber önünde konser verildi.

Münih Oda Tiyatrosu sanatçıları, Björn Bicker'in, "Urban Prayers"(Kentsel Dualar) isimli eserini çoğunlukla Türk cemaatin gittiği Mehmet Akif Camisi'nde sergilendi. Oyun önce Camii'nin toplantı salonunda başladı. Sonrasında ise mihrap ve minberin önünde iki bayan ve üç erkek sanatçının uygunsuz kıyafetleriyle dizildiği platformda, halı üstünde oturan Almanlardan oluşan gurubun önünde devam etti.

Daha önce bir sinagog ve bir Protestan Kilisesinde sahnelenen oyun ilk önce 'diyalog' vurgusunu ele alıyor.

Kentsel Dualar adlı gösteri, 13-14 Temmuz'da ise Münih Oda Tiyatrosunda kapanış gösterisi yapacak. Bu gösterilerde Yahudi, Hristiyan, Müslüman ve Budist olan 40 Münihli tam gün boyunca din, ahlak, adalet ve birlikte yaşam üzerine konuşmalar yapması planlanacak.

Son zamanlarda moda olup etkin hale gelen bir kesim tarafından ısrarla sürdürülen ve Türkiye'nin siyasi konjonktüründe kendisine hareket alanı bulan Dinler Arası diyalog çerçevesinde Antalya, Şanlıurfa ve Hatay'da cami, kilise ve havranın birlikte yer aldığı Dinler Bahçesi açılmıştı. Belek Turizm Merkezindeki Dinler Bahçesi'ni 2004 yılında Başbakan Erdoğan açarak, "'Üç semavi dinin mabetlerini bir bahçede buluşturan bu mekana adım atan hiç kimse bu ülkenin kimliğine şaşı bakamayacaktır' demişti. Açılışlarda ısrarla vurgulanan tema ise "Tek kapı, 3 din!"

Restore edilen caminin duvarlarında ikonalar bulundu

Dinlerarası diyalog ve hoşgörü adı altında Türkiye'de son yıllarda akla hayale gelmeyecek rezillikler yaşanıyor. Bu rezilliklerin bir örneği de İzmir Alaçatı'da yaşandı. Pazaryeri Camii restore edilirken duvarlarda ikonalar bulundu. Belediye bunun üzerine caminin içine kilise yapma kararı aldı. Caminin içine kurulan otomatik perde sisitemi ile cami ikiye bölündü. Cami şimdi Hıristiyanlar ve Müslümanlar tarafından ortak kullanıyor. İslam tarihinde eşi benzeri görülmeyen bu uygulamanın kılıfı ise o iki sözcük hoşgörü ve diyalog.

Yaşanan bu rezalet Alaçatı Belediye Başkanı Muhittin Dalgıç'ın ilk vukuatı değil. Dalgıç, daha önce de kanunlarda yasak olmasına rağmen, cami avlusunda klasik müzik konseri düzenlemişti. Bu yıl dördüncüsü düzenlenen festivalde Pazaryeri Camii bahçesinde verilen konser tepkilere neden olmuştu. Çeşme Müftüsü de Dalgıç'ın yaptıklarından oldukça rahatsız. Mülkiyetin Alaçatı Belediyesi'ne ait olduğu için herhangi bir tasarrufta bulunamadıklarını belirten Müftü, eli kolu bağlı bir şekilde yaşanan rezaleti seyretmek zorunda kalıyor.

 İzmir Alaçatı'da, dinler arası hoşgörü adı altında akıl almaz bir rezilliğe çanak tutuluyor. Kilise olarak inşa edildikten sonra camiye dönüştürülen ibadethane hem Müslümanlara hem de Hristiyanlara ev sahipliği yapıyor. Alaçatı Belediye Başkanı Muhittin Dalgıç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yapımına 1830'lu yıllarda başlanan ve 1874'te kilise olarak hizmete açılan ibadethanenin, cumhuriyetin ilanının ardından camiye dönüştürüldüğünü söyledi. Pazaryeri Camisi olarak uzun yıllardır hizmet veren yapının, beldede yaşayan Rum vatandaşlar için yapılan 3 kiliseden biri olduğunu kaydeden Dalgıç, o kiliselerden sadece camiye çevrilen yapının ayakta kaldığını söyledi.

Belediye Başkanı Eleştirilere Kulak Asmıyor

Dalgıç, cami olarak kullanılan yapıyı korumak amacıyla birkaç yıl önce restorasyon çalışması başlattıklarını ve duvarlarda kilise olarak kullanıldığı dönemden kalma dini resim ve motiflere ulaştıklarını ifade ederek, "Çalışmalarımız sırasında ikonolar çıktı karşımıza. Burası kültürel bir zenginlik, bir kültür mirası. Bölgemiz ciddi miktarda yabancı turisti ağırlıyor. Resimlerin Müslümanlar için ibadetlere engel olup olmayacağını araştırdık. Olmadığını öğrendik. Kültürel mirasa sahip çıkmak amacıyla resimlerin korunmasını kararlaştırdık" dedi.Camiye otomatik perde sistemi kurduklarını anlatan Muhittin Dalgıç, şöyle devam etti: "Namaz zamanı perdeyi kapatıyoruz ve resimler görülmüyor. Daha sonra perde açılıyor. Müslümanların ibadet saati dışında ziyaretlere açık. Burayı gezen tursitler dua ediyor. Ayrıca, yabancılar gibi yerli turistlerin de resimlere ilgisi var. Bu bir hoşgörü kültürüdür. Eleştirenler olsa da Alaçatı sakinleri bizi destekliyor."

Aç Kapa Perde Sistemi

Camide ibadet eden Şerif İzbulan da namaz saatlerinde perdenin kapalı olduğunu, ibadetlerini sorunsuz yapabildiklerini söyledi. Camiye özellikle pazar günleri Hristiyanların ilgi gösterdiğini kaydeden İzbulan, "Burası bir hoşgörü simgesi. Alıştık artık, namazdayken merak edip içeri girenler de var. Burada heryerde olmayan hoşgörü olayı var" dedi.

(Kaynak: Küre Medya)

YORUMLAR
Henüz Yorum Yok !