İhvan öyle bir ders veriyor ki!

İhvan dünyaya öyle bir ders verdi ki, bu ders zillet içinde hayat sürmektense, izzet için de ölmenin çok daha insani, ahlaki ve değerli olduğudur. Onursuzca yaşamaktansa onurluca ölmeyi tercih eden İhvan insanlığa insan onurunun kıymetini tekrar hatırlatmış ve insanın Allah’tan başka hiçbir gücün karşısında eğilmeden de onuru sancaklaştırarak bir hayat sürülebileceğini ispat etmiştir. Tüm dünya bildi ki, dinine sahip çıkmış bir Müslüman ölümden korkmadığı gibi, gerektiğinde ölüme gülümseyerek gidebilir. Sisi ve Sisi gibi zalimler, mermilerin önünde cesaretle duran yiğitleri gördükçe kalpleri yerlerinden çıkacak kadar korku içine düştüler. Sisi’leri şarj eden bir takım güçler kendi itibarlarının da yerle bir olduğunu gördükçe artık Sisi’lerin elektriğini kesmeye bir bir başladılar/başlayacaklar...

Artık Sisi ve yandaşları şaşırmış ve paniklemiş haldedir şu an için ne yapacağı belli olmayan kuduz köpekler gibi salyalarını akıtmaktadırlar. Ya, son ihvan ferdi kalmayıncaya kadar ölüm kusmaya devam edecek ya da bırakıp kaçacaklar. Ancak tüm insanlık bilmelidir ki bu zulmün zalimleri yaktıkları bu ateşe düşmemeyi başaramayacaklar ve kendi yaktıkları ateşte yanacaklardır. Her halükarda sonları bir gün ölüm olacak ve akıbetinde de Mahkeme-i Kübra’da hesap vereceklerdir.

İhvan seksen yıldır verdiği mücadelenin, asla bir terörü desteklememiş, vahşete, barbarlığa, adaletsizliğe, haksızlığa çanak tutmamış bir dava olduğunu zulmün karşısında bile silaha başvurmayarak tüm dünyaya ilan etmiştir. Tamamen insani vicdani ve Allah’a adanmış kalplerin yine Allah’ın dinini yeryüzüne yaymak üzere ömür harcadıklarını yine bu onurlu duruşla ispat etmişlerdir.

İhvan dünyaya verdiği dersin yanı sıra, dünya Müslümanlarına da öyle bir ders verdi ki, artık “ben de Müslüman’ım” diyen birinin kılmadığı namazlar için, bin bir bahaneyle tutmadığı oruçlar için, kesata uğramasından korktuğu malını veremediği için ve en önemlisi tağutun karşısında bu güne kadar LA diyemediği için kendinden utanması gerektiğidir. Şimdi bu insanlar ihvan için meydanlara koşmuş, gözyaşı dökmüş ve zulme lanet okumuş insanların yanlarında yer almış olmaları ne kadar da düşündürücü ve ne kadar da umut vericidir. Beklide Rabbim bu şerden bir hayır hâsıl edecek ve dünya Müslümanlarının uyanışları gerçekleşecek Allah’u alem.

Arap baharı diye adlandırılan sürecin başında İhvan, belki demokrasi putuna yapışmakla suçlandı belki yersiz ve zamansız bir bahara adım atmaya çalışmakla eleştirildi: Evet bu eleştiriler çoğu zaman yerindeydi, bu eleştiriler onlara başka Müslüman kardeşleri tarafından hakikati doğruyu ve sabrı tavsiye etmeleriydi. Ancak süreç öyle bir hâl aldı ki, bir büyüğümüzün sözünde dikkat çektiği gibi zalimler acıktılar ve helvadan yaptıkları demokrasi putunu yemeye karar verdiler. Öve öve bitirilemeyen demokrasi artık yeniden tartışılacak meşru bir sistem olup olmadığı yeniden yine demokrasiyi yere göğe sığdıramayanlar tarafından ele alınacak bir günle yüz yüze geldik. Onlar hak bildikleri demokrasilerini tartışa dursunlar bizler yine Allahın koyduğu yasaları bayraklaştırmaktan ve ömrümüzün son anına kadar şahitliğimizi yerine getirmekten asla vazgeçmeyeceğiz.

İhvan bu kadar canı vermekle, direnişlerini bu boyutlarda gerçekleştirmekle tüm dünya ya ve tüm dünya Müslümanlarına mesaj vermeye devam ediyor. Beklide bir tek İhvan üyesi bile kalmayıncaya, son İhvan da can verinceye kadar direnişlerinden vazgeçmeyecekler, çünkü bunu onlara imanları emrediyor, onlar Alemlerin Rabbine güvenip dayanıyorlar çünkü onlar yeryüzü müstekbirlerinin tuzaklarından korkmayıp, yalnızca Allah’tan korkmayı kendilerine şiar edinmiş olmaları bunu onlara emrediyor ve bu hakikati yeryüzüne ve tüm insanlığa fiilen ortaya koyarak tebliğ ediyorlar.

Görüldü ve anlaşıldı ki, küfür tek millettir, öyleyse Müslümanlar da tek vücut, tek bilek, tek yürek olmayı öğrenmeli, dostunu düşmanını bilmeli, seçmelidir ve Hablullaha sımsıkı sarılmalıdırlar. Kur’an’ın düsturunda ne nasılsa öyle davranmalı ve öyle yaşanmalıdır.

Ders alınmalı, ibret alınmalı, tebliğe muhatap olunmalı, canla başla malla ve tüm dünyaya haykırırcasına ihvana destek verilmelidir. Tıpkı ihvanın yaptığı gibi zillet içinde yaşamaktansa izzetlice ölünmelidir gerekirse.

Bu bayrak ihvanın bileğinden yapışarak kaldırılmalı ve asla düşürülmemelidir. 
     
Bekir ALPARS