07-03-2011 00:05

Oda Tv belgelerinden kaos planları çıktı iddiası

Ergenekon soruşturması kapsamında genişletilen Oda TV operasyonlarında ele geçirilen belgelerin detayları bir bir ortaya çıkıyor. Oda TV`de bulunan PDF dosyalarında, kamuoyunun Ergenekon davaları aleyhine yönlendirilmesi ve toplumsal olaylarla kaos ortam oluşturulması için psikolojik harp taktiklerinin yer aldığı öne sürüldü.

Oda Tv belgelerinden kaos planları çıktı iddiası

Ergenekon soruşturması kapsamında genişletilen Oda TV operasyonlarında ele geçirilen belgelerin detayları bir bir ortaya çıkıyor. Oda TV'de bulunan PDF dosyalarında, kamuoyunun Ergenekon davaları aleyhine yönlendirilmesi ve toplumsal olaylarla kaos ortam oluşturulması için psikolojik harp taktiklerinin yer aldığı öne sürüldü.

İddilara göre göre, söz konusu belgelerde Ergenekon ve Balyoz gibi operasyonlara karşı gösterilen tavrın, düşman unsurlarla savaşılıyormuş şeklinde yansıtılması, 'ülke elden gidiyor' teması işlenerek Türk Silahlı Kuvvetleri'ni tahrik edici yayınlar yapılması isteniyor. Yazılı ve görsel basında yargının taraflı olduğunun sürekli işlenmesi gerektiği belirtiliyor.

Duruşmalarda, mahkemenin karar vermesini zorlaştıracak her türlü olumsuz davranışın sergilenmesi tavsiye ediliyor. Üniversitelerdeki protesto yürüyüşleri ve Burhan Kuzu'ya yapılan yumurtalı saldırıdan önce hazırlandığı anlaşılan belgelerde ise şöyle deniliyor: "Üniversite gençliğinin sokağa inmesi lazım. Kitleyi yönlendirecek çocuklar iyi belirlenmeli. İlk dalga çok önemli. Fitil ateşlensin yeter. Polis, şiddet kullanmaya zorlanmalı, tahrik edilmeli. Yakalanan her kare basında kullanılmalı. Yayınlanacak bir şey bulunamıyorsa oluşturulmalı. Gençlik hareketleri iktidar karşıtı gösterilere dönüşmeli."

Bunlar mı gazetecilik faaliyeti?

İddialara göre, Oda TV'de ele geçirilen belgelerde kamuoyunda kaos ortamının nasıl oluşturulacağı ve medyanın bu konuda neler yapacağına dair notlar dikkat çekiyor. İddiaya göre, 'Gençlik Hareketleri' başlıklı belgede medyanın geniş yer verdiği öğrenci olaylarının kimler tarafından nasıl organize edildiğine ışık tutacak bilgiler yer alıyor. 'Yalçın Hoca ile görüşüldü.' cümlesiyle başlayan belgede, "Yalçın Hoca ile görüşüldü. Hoca önerilerini anlattı. Kısaca not aldık. Projeyi hazırlayanlara iletilmesini istiyor." deniliyor. Yalçın Küçük olduğu iddia edilen kişinin gençlik hareketleri konusunda talimatları dikkat çekiyor. İşte o ifadeler:

Sokaklar çok önemli. Gençliğin, özellikle üniversite gençliğinin sokağa inmesi lazım. Kemalist devrim ruhunun canlanması için birilerinin ayağa kalkması gerek. Altyapı eksik ama manipüle edilirse AKP'yi çok zorlar. 60 öncesi tekrar incelenmeli.

Sivil görünüm şart. Kesinlikle açık verilmemeli. Kitleyi yönlendirecek çocuklar iyi belirlenmeli. Dernekler öncülük edebilir ama en önde bizzat üniversiteliler olmalı. İlk planda kalabalığa gerek yok. İlk dalga çok önemli. Fitil ateşlensin yeter.

Referandum öncesi denendi ama çok ses getirmedi. Güçlü bir medya desteği gerekli. Bağcılar'a gidip anlatılmalı. Onlar el atarsa mutlaka ses getirir.

Gençlik hareketi iktidara karşı gösterilere dönüşmeli. AKP'nin yıpratılmasında çok ciddi bir koz. İslami demokrasi olamayacağının ispatı olacak bu hareket. Tüm ülkeye yayılırsa anlam kazanır.

TGB olaylara katılmasın. 'Olayları Ergenekon organize ediyor' diyecekler. Bu algı oluşmamalı.

CHP halkevlerinin bize yakın şubelerini harekete geçirmekte geç bile kaldı. Bunlar neden bu kadar atıl? Onlara da canlılık getirilebilir.

YARSAV çok önemli. İçerisinde bu kadar çok yüksek yargıç, yüksek mahkeme başkanı, başsavcı olan bir muhalif kuruluş daha yoktur. Büyük bir projedir. Birlikte çalışılmaya devam edilsin ki, bu büyük güç arkamızda dursun. Yönetim kademeleri ile TGB'nin koordineleri aksamamalı.

Ergenekon soruşturması kapsamında Oda TV'ye yönelik gerçekleştirilen operasyonda ele geçirilen belgelerin ayrıntıları ortaya çıkıyor. Belgelerde Ergenekon ve Balyoz gibi davaların manipüle edilmesi için neler yapılması gerektiğinin ayrıntılı olarak ve maddeler halinde aktarıldığı iddia ediliyor. Medyada psikolojik harbin nasıl yapılması gerektiğini ortaya koyan belgeler, Oda TV'nin 'sadece gazetecilik' yapmadığı yönündeki söylemleri doğrular nitelikte. Buna göre, site, Ergenekon'un propaganda üssü olarak kullanılıyor. Oda TV'de ele geçirilen 2 sayfalık PDF belgesinde yer alan ifadelerden satır başları şöyle:

Ergenekon, Balyoz vb. operasyonlardaki tavrımız, var oluş-yok oluş savaşındaki düşman unsurlara karşı olan unsurlarla aynı olmalıdır. TSK, medya, siyaset, yargı, STÖ vb. zinde kuvvetler göreve çağrılmalı, 2. Kurtuluş Savaşı'nda Kuva-i Milliye saflarında yerlerini almaları sağlanmalıdır.

Kitle iletişim araçları kullanılarak soruşturma ve kovuşturma aşamasına geçmiş olan malum davalarda ortaya atılan iddiaların asılsız olduğunu ortaya çıkarmak için her türlü girişimde bulunulmalıdır.

'Ülke elden gidiyor' teması sürekli işlenmelidir. Davaların menfi sonuçlanması durumunda Cumhuriyet'in kazanımlarının kaybedileceği medyadaki vatansever unsurlar tarafından sürekli işlenmelidir.

Bu millet her zaman mazlum ve mağdurun yanındadır. Mağduriyet teması sürekli işlenmelidir. Darbeci, cuntacı, Ergenekoncu, Balyozcu gibi ifadeler yerine TSK mensupları, asker, vatanseverler vb. ifadeler kullanılmalıdır.

MAHKEMELER BASKI ALTINA ALINMALI

Oda TV'de yapılan aramalarda ele geçirilen belgelerde, Ergenekon ve Balyoz gibi çok önemli davaların sulandırılması gerektiği aktarılıyor. Hatta PKK'nın bile bu konuda kullanılması isteniyor. Oda TV'nin Ergenekon ve PKK hakkında yaptığı haberlerde yukarıda yazılan stratejilere birebir uyduğu görülüyor. Bu durum akıllara, 'Oda TV, Ergenekon'un basındaki psikolojik harp hücresi mi' sorusunu getiriyor.

Aramalarda ele geçirilen bir belgede Yalçın Küçük'ün talimatları yer alıyor. İşte o belgedeki ifadelerden bazıları:

Nihai hedef beraat olmalı. Duruşmalarda sanıklar ve avukatları tarafından her türlü olumsuz tutum ve davranış sergilenerek mahkemelerin karar vermesi zorlaştırılmalı, alınan kararlar ise yargının taraflı davrandığının birer delili olarak gösterilmelidir.

Ergenekon savcıları ve polisler hakkında gelen her haberi değerlendirelim. Av. Vural'ın gönderdikleri değerli, NTV ile irtibata geçelim.

Pınar ve Dani Rodrik ile güçlü iletişim. Çetin Paşa'nın Oda TV'ye emeği büyük, sınırsız destek.

Dursun Çiçek, 'Genelkurmay bana sahip çıkmıyor, konuşacağım' diyormuş. Doğan abi üzerinden iletildi. Kızıyla görüş.

Yalçın Hoca'nın Haberal ile irtibatı teknik sebeplerle aksıyor, çözüm? Avukat üzerinden görüş. Tlf, mail yok.

Yandaş medyanın önemli önemsiz her konuyu Ergenekon'a bağlaması dalgaya alınsın, kara mizah yapılacak."

(Kaynak: Zaman)

YORUMLAR
Henüz Yorum Yok !