Otobüs kazaları tevafuk değil, taşeron!
Son dönemde İstanbul`un muhtelif yerlerinde ardarda yaşanan elim kazalara kimi ihmal dedi, kimi tevafuk. Aslında yaşananların baş müsebbibi taşeronlaşma ve taşeronlaşmadaki denetimsizliktir.
Denetimler şoförü denetliyor, taşeronu değil
İstanbulda ulaşımın kalitesini yükseltmek isteyen yöneticiler her seferinde yönetmeliklerle, kurallarla şoförlere ve çalışanlara yaptırım uygularlarken İstanbul Otobüş A.Ş'nin mevcut taşeronlarına karşı bu yönetmelik ve kuralları sıkı tutmuyorlar. Bir şoför her gün kılığından, kıyafetinden, yolcu indirme ve bindirmesinden denetlenirken nedense böyle bir denetim mekanizmasına imza atan yöneticiler taşeronların denetlenmesi konusunda bir gayret sarfetmiyor.
Çalışma şartları ürkütücü
İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin 'İstanbul Otobüs A.Ş' adı altında taşeronlaşmasıyla çalışma şartları ve koşulları taşeronların insafına bırakılıyor. En az 12 saat çalışan şoförlerin kimisi 24 saat, kimisi 48 saat aralıksız çalışıyor. Hiçbir türlü tatil ve izin talep edemeyen şoförlerin bu mağduriyetini bilen İBB, İETT ve İstanbul Otobüs A.Ş yetkilileri sessiz kalıyorlar.
Kalkış saatleri ve seferler
Günlük en az 5, en fazla 10 sefer atan şoförler kalkış ve varış saatlerine uymak zorunda bırakılıyorlar. İstanbul trafiği hesap edilmeden masa başında -reel'i yansıtmayan- hesaplar yüzünden şoförler zamanla yarışıyor. Bu kalkış ve varış saatlerine şoförün yeme-içme ve tuvalet ihtiyaçları bile eklenmediği için şoförler zor anlar yaşıyorlar. Zaten yoğun çalışma temposuna sahip olan otobüs şoförleri bir moladan bile mahrum bırakılıyor. Bu da kazaların arka planını yansıtıyor.
(Fatih Kadir Demirel/Milathaber.com)