Resmi eğitim sistemi dinden uzaklaştırıyor
Türkiye genelinde eğitim seviyesi yükseldikçe şans oyunları, faiz gibi dini açıdan hassas olan konularda kurallara bağlılık düşüyor. Modern eğitim seviyesi düşük olan vatandaşlarda dini kurallara sadakat daha yüksek seviyelerde
2013 yılının verilerine göre yapılan çalışmanın temel amacı, dini hayatın belli başlı unsurlarını, belli başlı yönelim ve parametrelerini tespit etmek ve ortaya çıkan sonuçlarıyla Diyanet'in verimliliğini arttırmak, hizmet kalitesini yükseltmek ve mevcut dini gerçekliğin sağlamasını yapmak olarak açıklandı. Çalışma, Dini Hayat, İnanç, İbadet, Dini Bilgi, Gündelik Hayat ve Din ile Dindarlık başlıkları altında toplandı.
"MÜSLÜMAN ORANI YÜZDE 99,2"
Türkiye'de yaşayan kişilerin yüzde 99,2’si İslam dinine mensup olduğunu belirtmişken sadece yüzde 0,4’ü İslam dini dışındaki diğer dinlere mensup ya da herhangi bir dine mensup olmadığını ifade etti.
"EN FAZLA HANEFİ MEZHEBİ MENSUBU VAR"
Türkiye'de İslam dinine mensup olanların yüzde 77,5’i yani dörtte üçünden fazlası Hanefi, yüzde 11,1’i Şafi, yüzde 0,1’i Hanbeli, yüzde 0,03’ü Maliki ve yüzde 1’i Caferi mezhebine mensup. Hiçbir mezhebe mensup olmayanların oranı yüzde 6,3 iken ameli mezhebini bilmeyenlerin oranı yüzde 2,4’tür.
ALLAH'A İNANANLARIN ORANI YÜZDE 98,7
Türkiye'de yaşayan vatandaşların Allah’ın varlığına inanma durumları değerlendirildiğinde ise kendisini Müslüman olarak tanımlayanların oranlarıyla çelişkili bir durum ortaya çıkıyor. Çünkü "Allah’ın gerçekten var ve bir olduğuna inanıp bundan hiçbir şüphe duymadığını" belirtenlerin oranı yüzde 98,7 olarak belirlendi.
"ÖLÜMDEN SONRA DİRİLİŞE İNANMA ORANI"
İnsanların öldükten sonra yeniden diriltileceği ve yaptıklarının hesabını vereceği önermesine katı lanların oranı ülke genelinde yüzde 96,2, katılmayanların oranı ise yüzde 0,9. Eğitim durumuna göre bir okul bitirmeyenlerde insanların öldükten sonra yeniden diriltileceği ve yaptıklarının hesabını vereceği önermesine katılanların oranı yüzde 97,1 iken lisans ve üstü mezunlarda bu oran yüzde 94,1’.
"VAKİT NAMAZLARINI KILMA ORANI"
Ülke genelinde vakit namazlarını her zaman kılanların oranı yüzde 42,5, hiçbir zaman kılmayanların oranı ise yüzde 16,9. Kırda yaşayanların yüzde 50,5’i vakit namazlarını her zaman kılarken bu oran kentte yaşayanlarda yüzde 39,4’e düşüyor. Kırda yaşayanlarda vakit namazını hiçbir zaman kılmadığını söyleyenlerin oranı yüzde 12,9, kentte yaşayanlarda ise yüzde 18,5 olarak belirlendi.
Kişilerin vakit namazlarını kılma sıklığı cinsiyete göre değerlendirildiğinde kadınların yüzde 49,8’i vakit namazlarını her zaman kılarken erkeklerin yüzde 34,8’i vakit namazlarını her zaman kılmakta.
"CUMA NAMAZINI KILMA ORANI"
Ülke genelinde erkeklerin yüzde 57,4’ü Cuma namazını her zaman kıldığını yüzde 7,2’si hiçbir zaman kılmadığını belirtti. Eğitim durumuna göre incelendiğinde okur-yazar olmayan erkeklerin yüzde 62,5’i, lisans ve üstü mezunların yüzde 57,7’si cuma namazını her zaman kıldığını belirtti.
"ORUÇ TUTMA ORANLARI"
Türkiye genelinde ‘Sağlığım elverdiği sürece Ramazan ayında oruç tutarım’ diyenlerin oranı yüzde 83,4, ‘Hiç oruç tutmam’ diyenlerin oranı yüzde 2,5, sağlığı elvermediği için oruç tutamadığını belirtenlerin oranı ise yüzde 7,3. Yerleşim yeri, eğitim durumu, çalışma durumu değişkenleri içinde yer alan gruplarda kişilerin çoğunluğu sağlığı elverdiği sürece Ramazan ayında oruç tuttuğunu belirtti.
Erkeklerin yüzde 80,7’si sağlığı elverdiği sürece Ramazan ayında oruç tuttuğunu belirtirken bu oran kadınlarda yüzde 86’. Yaş grubuna göre kişilerin oruç ibadetini yerine getirme durumu değerlendirildiğinde ise yaş ilerledikçe ‘Sağlığım elverdiği sürece Ramazan ayında oruç tutarım’ diyenlerin oranının genel olarak azaldığı görüldü.
"ZEKAT VERME DURUMU"
Kişilerin zekât ibadetini yerine getirme durumu incelendiğinde Türkiye’de maddi durumu uygun olduğunda her yıl zekât verdiğini belirtenlerin oranının yüzde 71,9, maddi durumu uygun olsa bile zekâtvermediğini belirtenlerin oranının ise yüzde 1,1 olduğu görüldü.
HAC İBADETİ
Türkiye genelinde hacca gittiğini belirtenlerin oranı yüzde 6,6, hacca gitmediğini ama imkânı olursa gitmek istediğini belirtenlerin oranı yüzde 84,9, hacca gitmek yerine muhtaç birisine yardım etmeyi tercih ettiğini belirtenlerin oranı ise yüzde 3,2. Kentte yaşayanların yüzde 5,8’i, kırda yaşayanların ise yüzde 8,6’sı hacca gittiğini belirtti. Erkeklerden hacca gidenlerin oranının yüzde 7,3, kadınlardan hacca gidenlerin oranının ise yüzde 5,9 olduğu görüldü. Erkeklerin yüzde 82,9’u kadınların yüzde 87’si hacca gitmediğini ama imkânı olursa gitmek istediğini belirtti.
"KUR'AN'I ORİJİNALİNDEN OKUMA"
Türkiye'de Kur’an-ı Kerim’i Arapçasından okumayı bildiğini belirten kişi oranı yüzde 41,9, bilmediğini belirten kişi oranı yüzde 57, bu soruya cevap vermeyenlerin oranı ise yüzde 1,1. Kur’an-ı Kerim’i Arapçasından okumayı bilme durumu yerleşim yerine göre değerlendirildiğinde kentte yaşayanların yüzde 43,3’ü, kırda yaşayanların yüzde 38,4’ü Kur’an-ı Kerim’i Arapçasından okumayı bilmekte. Yaş grubuna göre yaş arttıkça Kur’an-ı Kerim’i Arapçasından okumayı bildiğini belirten kişi oranının azaldığı görülmekte.
18-24 yaş grubunda Kur’an-ı Kerim’i Arapçasından okumayı bilenlerin oranının yüzde 47,7 ile en yüksek 65 yaş ve üstünde yüzde 32,4 ile en düşük oran olduğu görülmektedir. Eğitim durumu değişkenine göre okur-yazar olmayanların yüzde 19,8’i, lisans ve üstü mezunlarının yüzde 46,2’si Kur’an-ı Kerim’i Arapçasından okumayı bilmekte.
"KUR'AN-I KERİMİ OKUMA SIKLIĞI"
Türkiye'de Kur’an-ı Kerim’i Arapçasından okumayı bilen kişilerin yüzde 20,8’i her gün, yüzde 24,5’i haftada birkaç gün, yüzde 22,6’sı haftada bir gün, yüzde 16,3’ü ayda bir gün ve yüzde 11,6’sı yılda birkaç kez Kur’an-ı Kerim’i Arapçasından okuduğunu belirtti. Kur’an-ı Kerim’i Arapçasından hiçbir zaman okumadığını belirten kişi oranı ise yüzde 1,8. Erkeklerin yüzde 16,2’si, kadınların yüzde 23,8’i Kur’an-ı Kerim’i Arapçasındanher gün okuduğunu belirtti.
"DİNİNİ ÖRĞRENME DURUMU"
Dini bilgilerin en çok öğrenildiği yaş grubu yüzde 47,4 ile 6-10 yaş grubudur. Bu grubu 11-13 yaş grubu (yüzde 30,1) ve 14-16 yaş grubu (yüzde 9,4) izlemekte. Kişilerin yüzde 90’ından fazlasının dini bilgilerini en çok 16 yaş ve öncesinde öğrendikleri görülmekte. Dini bilgilerin en az öğrenildiği yaş grubu ise yüzde 0,1 ile 60 ve üzeri yaş grubudur.
Kişilere dini bilgilerini geliştirme yolları sorulduğunda, çevremde dini bilgisi olanlardan yardım alarak diyenlerin oranı yüzde 53, dini içerikli TV ve radyo programları diyenlerin oranı yüzde 48,8, Diyanet görevlileri diyenlerin oranı yüzde 27,2, Diyanet yayınları dışındaki dini kitaplar diyenlerin oranı yüzde 18,2, dini grup veya cemaatlerin düzenlediği sohbetler diyenlerin oranı yüzde 17,3 ve Diyanet yayınları diyenlerin oranı yüzde 16,3.
"İÇKİ İÇMEK GÜNAH"
Türkiye'de "Sarhoş olmayacak kadar içki içmek günah değildir" ifadesine katılanların oranı yüzde 6,4, kısmen katılanların oranı yüzde 3,6, katılmayanların oranı yüzde 87,6, konuyla ilgili fikri olmayanların oranı iseyüzde 1,5. İçki içmeye dair kanaatler eğitim durumuna göre değerlendirildiğinde, eğitim seviyesi yükseldikçe "Sarhoş olmayacak kadar içki içmek günah değildir" diyenlerin oranı da genel olarak artmaktadır. Okur-yazar olmayanlarda söz konusu kanaate katılanların oranı yüzde 4,6, katılmayanların oranı yüzde 90,6 iken lisans ve üstü mezunlarda bu düşünceye katılanların oranı yüzde 11,8, katılmayanların oranı ise yüzde 78,2.
"NAZARA BAKIŞ"
Nazardan kurtulmak için kurşun döktürmenin doğru olduğunu belirtenlerin oranı yüzde 11,7, yanlış olduğunu belirtenlerin oranı yüzde 79,3 ve bu konuda fikri olmadığını belirtenlerin oranı ise yüzde 8,1. Erkeklerde bu inanışı doğru bulanların oranı yüzde 9,6, kadınlarda yüzde 13,7. Eğitim durumuna göre ise söz konusu kanaati okur-yazar olmayanların yüzde 16,2’si, lisans ve üstü mezunların yüzde 7,9’u doğru bulmakta.
"HAYATINI DİNE GÖRE YAŞAYANLAR"
Hayatını hemen her zaman dinin emirlerine göre şekillendirdiğini belirtenlerin oranı yüzde 64,9, ara sıra dinin emirlerine göre şekillendirdiğini belirtenlerin oranı yüzde 28,3, hayatını hiçbir zaman dinin emirlerine göre şekillendirmeyenlerin oranı ise yüzde 4,6. Kentte yaşayanlarda hayatını hemen her zaman dinin emirlerine göre şekillendirdiğini belirtenlerin oranı yüzde 60,9 iken kırda yaşayanlarda bu oran yüzde 75,6’ya çıkmakta. Yaş gruplarına göre sonuçlar değerlendirildiğinde yaş arttıkça hayatını hemen her zaman dinin emirleri doğrultusunda şekillendirdiğini belirten kişi oranının da arttığı görülmekte. 18-24 yaş grubunda söz konusu oran yüzde 57,4 iken 65 yaş ve üstünde aynı oran yüzde 81,3. Eğitim düzeyi arttıkça hayatını hemen her zaman dinin emirleri doğrultusunda şekillendirdiğini belirten kişi oranının azaldığı görülmekte. Okur-yazar olmayanlarda hayatını hemen her zaman dinin emirlerine göre şekillendirdiğini belirten kişi oranı yüzde 82,2 iken lisans ve üstü mezunlarda aynı oran yüzde 45,7. Medeni duruma bakıldığında, bekârların yüzde 52,7’si, evlilerin yüzde 67,1’i ve dulların yüzde 72,6’sı hayatını hemen her zaman dinin emirlerine göre şekillendirdiğini belirtmekte.
"ANNE-BABAYA SAYGI"
Türkiye'de anne ve babasını kırmamaya hemen her zaman özen gösterdiğini belirtenlerin oranı yüzde 92,4, ara sıra özen gösterdiğini belirtenlerin oranı yüzde 5,2, hiçbir zaman özen göstermediğini belirtenlerin oranı ise yüzde 1,6.
"FAİZE BAKIŞ"
Türkiye'de birinden borç almaktansa az faizli kredi çekmeyi tercih edeceklerini belirtenlerin oranı yüzde 21,3, bu görüşe kısmen katılıyorum diyenlerin oranı yüzde 13,5, katılmıyorum diyenlerin oranı ise yüzde 59,7. Birinden borç almaktansa az faizli kredi çekmeyi tercih edeceklerini belirtenlerin oranı kentte yaşayanlarda yüzde 23,3, kırda yaşayanlarda yüzde 15,8. Eğitim düzeyi arttıkça birinden borç almaktansa az faizli kredi çekmeyi tercih edeceklerini belirten kişi oranı da artmakta. Okur-yazar olmayanların yüzde 9,2’si borç almaktansa az faizli kredi çekmeyi tercih ederken lisans ve üstü mezunlarda bu oran yüzde 32,9.
"ÇEVREYE DUYARLILIK"
Türkiye'de çevreye zarar verirse inancına aykırı davranmış olmaktan korkacağını belirtenlerin oranı yüzde 81,9, bu görüşe kısmen katılanların oranı yüzde 9,6, katılmayanların oranı ise yüzde 5r. Kentte yaşayanlarda çevreye zarar verirse inancına aykırı davranmış olmaktan korkacağını belirtenlerin oranı yüzde 80,1 ikenkırda yaşayanlarda bu oran yüzde 86,6. Yaş arttıkça çevreye zarar verirse inancına aykırı davranmış olmaktan korkacağını belirtenlerin oranı da artmakta.
"TRAFİK KURALLARI, KUL HAKKI"
Trafik kurallarına uymazsa kul hakkı yemiş olacağını belirten kişi oranı yüzde 73,6, bu fikre kısmen katıldığını belirten kişi oranı yüzde 9,3. Trafik kurallarına uymazsa kul hakkı yemiş olmayacağını belirten kişi oranı yüzde 7,1, bu konuda fikri olmadığını belirtenlerin oranı ise yüzde 9,2.
"ŞANS OYUNLARINA BAKIŞ"
Ülke genelinde piyango, spor toto ve iddia gibi şans oyunlarını hemen her zaman oynadığını belirten kişi oranı yüzde 2,3, ara sıra oynadığını belirten kişi oranı yüzde 13,9, hiçbir zaman oynamadığını belirten kişi oranı ise yüzde 82,5. Kentte yaşayanlarda hiçbir zaman şans oyunlarını oynamadığını belirtenlerin oranı yüzde 79,9, kırda yaşayanlarda yüzde 89,6.
"DİNDARLIK SEVİYESİ"
Ülke genelinde oldukça dindarım diyenlerin oranı yüzde 19,4, dindarım diyenlerin oranı yüzde 68,1, ne dindarım ne değilim diyenlerin oranı yüzde 10,2. Dindar olmadığını belirtenlerin oranı yüzde 1 iken hiç dindar olmadığını belirtenlerin oranı ise yüzde 0,3. Yaş arttıkça oldukça dindar olduğunu belirtenlerin oranının da arttığı görülmekte. Oldukça dindar olduğunu belirtenlerin oranı 18-24 yaş grubunda yüzde 14,5 iken bu oran 65 ve üstü yaşlarda yüzde 28,3. 18-24 yaş grubunda dindarlık hisleri ile ilgili “Ne dindarım ne değilim” cevabını verenlerin oranı yüzde 13,7, 65 ve üstü yaş grubunda ise yüzde 5,9. Dindar olmadığını söyleyenlerin oranı ise 18-24 yaş grubunda yüzde 1,1, 65 ve üstü yaşlarda yüzde 0,5’tir. Kişilerin dindarlık hisleri eğitim seviyelerine göre değerlendirildiğinde dindar olduğunu belirtenlerin oranının eğitim seviyesine göre önemli ölçüde değişmediği görülmektedir. Bununla birlikte kendisini oldukça dindar olarak tanımlayanların oranı eğitim seviyesi yükseldikçe genel olarak azalmakta. Okur-yazar olmayanlarda oldukça dindar olduğunu belirtenlerin oranı yüzde 24,7 iken bu oran lisans ve üstü mezunlarda yüzde 12,7.
Kişilerin yüzde 50,7’si dindarlığın en önemli kriterinin iman edip, ibadetleri eksiksiz yerine getirmek ve İslam ahlakına uygun yaşamak, yüzde 37,2’si Allah’a inanıp kalbi temiz tutmak, yüzde 7,9’u mübarek gün ve gecelerde ibadet etmek ve yüzde 1,1’i ibadetleri eksiksiz yerine getirmek olduğunu belirtmekte.
(Dünya Bülteni)