Şehadetinin 51. yılında Malcolm X
`Tüm uyuyanları uyandırmaya bir uyanık yeter!` diyen Malcolm X`in, kimse uyanmasın isteyenler tarafından suikasta kurban gitmesinin üzerinden tam 51 yıl geçti.
19 Mayıs 1925 tarihinde Amerika’nın Nebraska eyaletinde dünyaya gelen Malcolm, Afro-Amerikan aktivisti Earl Little ile Louise Little çiftinin dördüncü çocuğudur. 19. yüzyılın başları Amerika’da, Afro-Amerikan kökenli halka karşı gösterilen ırkçılığın en hararetli dönemleriydi. Babası Earl, Ku Klux Klan tarafından ölüm tehditleri alıyordu. Baba Earl, Malcolm 6 yaşına geldiğinde kayıtlara ‘tramvay kazası’ olarak geçen bir suikast sonucu öldürüldü.(Louise Little böyle söylemektedir.) Babasının ölümünden sonra altı kardeşi ve annesiyle birlikte yaşamaya başladı. Babasının ölümü sonucu sigorta tarafından aileye bağlanan aylık 18 dolarlık maaş, günümüz parasıyla yaklaşık 1500 dolar, annesinin intihara teşebbüs ettiği gerekçesiyle kesilmiş ve anne Louise akıl hastanesine kapatılmıştır.
Annesi hastaneye kapatıldıktan sonra Malcolm, altı kardeşinden de ayrılmak zorunda kaldı ve koruyucu aileye verildi.
CEZAEVİNE DÜŞMESİ
Okul yıllarında başarılı bir öğrenci olan Malcolm’ın hedefi avukat olmaktı. Beyaz bir öğretmeninin “Avukatlık, bir zenci için hiç de gerçekçi bir hedef değil.” sözleri üzerine okulu bıraktı. Malcolm X, yıllar sonra bu olaya dair “Beyaz dünyada yeteneği ne olursa olsun kariyer hedefleyen bir siyahi için yer olmadığını düşündüm.” demiştir.
21 yaşına kadar kız kardeşi Ella ile Boston’da yaşayan Malcolm, bu sürede birden çok iş değiştirdi. 1943 yılında Harlem’e taşınması, Malcolm’ın uyuşturucu ticareti gibi yasadışı işlere bulaşmasını beraberinde getirdi. Askerlik dönemine geldiğinde, yetkililere “Siyahi askerleri örgütlemek ve silah çalmak için Güney’e gitmek istiyorum.” demesi üzerine askere alınmadı. Bu tarihten sonra arkadaşlarıyla uyuşturucu ticareti ve zengin beyazları hedef alan soygunlar gibi suçlara bulaştı. 1946 yılında bir tamirci dükkanından saat çalarken tutuklandı ve 8 yıl ceza alarak Charlestown Cezaevi’ne gönderildi.
MÜSLÜMANLIĞA GİDEN YOL
Bu sırada, kardeşlerinden bazıları Malcolm’a NOI (Nation of Islam) ile ilgili haberler göndermişti. İlk başta çok ilgilenmese de kardeşi Reginald'dan, "Malcolm, sigara içmeyi ve domuz eti yemeyi bırak. Hapishaneden nasıl çıkılacağını sana göstereceğim." mesajını alması üzerine sigara içmeyi ve domuz eti yemeyi bıraktı Malcolm artık NOI çağrılarını kabul eden biri haline gelmişti.
Malcolm ilerleyen dönemlerde NOI hareketinin lideri Elijah Muhammed'e bir mesaj yolladı. Elijah da Malcolm'a, geçmişini unutup alçakgönüllülük ile Allah'a boyun eğerek dua etmesini ve bir daha kötü işlere bulaşmayacağına yemin etmesini tavsiye etti. Düzenli olarak Elijah ile mektuplaştı. Daha sonra bir yazısında bu konudan "Elijah’ın öğretilerinin, yazışmalarımın, ziyaretçilerimin ve kitap okumalarımın arasında aylar geçti ve ben tutsak olduğumu bile hatırlamaya vakit bulamadım. Aslına bakarsanız hayatımda hiç bu kadar özgür olmamıştım." diye bahsetmiştir.
1950 yılında, hapishaneden dönemin ABD Başkanı Truman'a yazdığı bir mektupta, Kore Savaşı'na karşı olduğunu ve başkanın bir komünist olduğunu ifade etmesi üzerine FBI tarafından hakkında bir klasör oluşturuldu.Bu yıl içinde, ismini Malcolm X şeklinde kullanmaya başladı. Soyadını X olarak değiştirmesi üzerine sorulan sorulara “Kayıp kabilemi temsil diyor.” şeklinde cevap vermiştir. 1952 yılının Ağustos ayındaki şartlı tahliyesinden sonra Şikago'da Elijah Muhammed'i ziyaret etti. Detroit'teki NOI hareketine ait Bir Numaralı Cami'de yardımcı hatip oldu. 1953 yılında, İslam Ümmeti hareketindeki hızlı yükselişi FBI'ın dikkatini çekti bunun üzerine Malcolm izlenmeye başladı. NOI hareketine her ay yüzlerce Afro-Amerikan katılmaya devam etti.
Kennedy suikastı hakkında yaptığı “Tavukların eve tünemesi beni asla üzmez; hatta daha mutlu yapar." demesi üzerine, Kennedy'nin ailesine taziye mesajları gönderen ve hatiplerine bu konuyla ilgili konuşma yapmamaları yönünde uyaran NOI hareketi, Malcolm X'i alenen kınadı.
Elijah ile ilgili, hareketin sekreterleriyle evlilik dışı yakınlıklarına dair söylentiler çıktı ve Elijah'ın oğlu Wallace ve ithamlara maruz kalan bayan ile konuşmasından sonra söylentilerin doğruluğunu kabul etti. Malcolm X, bazı hareket üyeleri tarafından Elijah'ın liderliği için bir tehdit olarak görülmeye başladı. 8 Mart 1964'te Malcolm X, İslam Ümmeti hareketinden ayrıldığını açıkladı. Kendisinin de dediği gibi hala bir Müslüman'dı fakat şiddetli ve sert öğretilerinden dolayı hareketten uzaklaşmıştı.
TEHDİTLER ALMAYA BAŞLADI
NOI hareketi tarafından defalarca tehdit edilmeye başlanan Malcolm X’e, 1964 yılının Şubat ayında 7 Numaralı Cami'nin lideri, Malcolm X'in arabasına bombalı saldırı yaptırıldı. Elijah destekçileri tarafından çıkarılan Müslüman Gazetesi'nde, Malcolm X'in kafasının koptuğunu tasvir eden bir karikatür yayınlandı. 12 Haziranda, FBI muhbiri "Malcolm X'in öldürüleceğine" dair bir ihbar aldı. Elijah'ın yardımcılarından John Ali, Malcolm X'i kastederek "Saygıdeğer Elijah Muhammed'e karşı gelen kimse hayatını tehlikeye atmış olur." dedi.
MALCOLM X SUİKASTI
21 Şubat 1965'te Manhattan'daki Audubon Salonu'nda; Malcolm X konuşma yapmaya hazırlanırken, dinleyicilerden birisi "Zenci! Ellerini cebimden çek!" diye bağırdı. Malcolm X ve korumalarının olayı bastırmaya çalışacakları sırada, bir adam ileriye doğru atılarak Malcolm'un göğsüne ateş etti ve ardından iki kişi daha tabancalarıyla sahneye doğru ateş etti. Columbia Hastanesi'ne götürülmesinden kısa süre sonra, saat 15:30'da öldüğü açıklandı. Yapılan otopsiye göre göğsünde, sol omzunda, kollarında ve bacaklarında olmak üzere 21 yerinden yaralandığı belirlendi.
Harlem'deki Unity Cenaze Evi'nde halka açık bir şekilde yapılan törene 30 bin kişinin katıldığı iddia edilmektedir. 27 Şubattaki cenaze töreninde God in Christ Kilise'sinin dışarısında dolup taşan kalabalık için hoparlörler kuruldu ve yerel bir televizyon kanalı meydanı canlı olarak yayınladı. Malcolm X, Hartsdale Ferncliff Mezarlığı'na gömülmüştür.
Saldırganlardan birisi olan Thomas Hagan ki kendisi ayrıca NOI üyesidir, polis olay yerine ulaşamadan kalabalık tarafından linç edildi. Tanıkların belirlemelerine göre diğer iki saldırgan da hareket üyelerinden Norman Butler ile Thomas Johnson'dır. Sonradan Muhammed Abdul Aziz olarak tanınan Butler, 1985 yılında şartlı tahliye edildi; 1988'de NOI hareketine ait Harlem'deki caminin lideri oldu.
MUHAMMED ALİ İLE DOSTLUĞU
Bu dönemde Dünya Ağır Siklet Boks Şampiyonu olan Muhammad Ali, Müslüman olduğunu ve bundan sonra kendisinin Muhammed Ali diye çağrılmasını bu ünvanı aldıktan sonra kameraların karşısında ilan etti. Böyle dediği için Muhammed Ali’ye kızan hakim zümre kameralar karşısında özür dilemesini istese de Malik Şahbaz Malcolm X, Muhammed Ali’ye “Özür dileyecek bir şey yaptıysan özür dile. Ama özür dileyecek bir şey yapmadıysan asla boyun eğme” diyerek buna engel oldu. Malcolm X ile iyi arkadaş olan Muhammed Ali, NOI hareketine de katılmış fakat Malcolm X’in hareketten ayrılması üzerine ayrılmıştır.
CASTRO İLE GÖRÜŞMESİ
1960 yılının Eylül ayında Malcolm X, New York'taki Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nca Afrikalı milletler hakkındaki resmi toplantılara davet edildi. Mısır'dan Cemal Abdül Nasır, Gine'den Ahmed Sékou Touré ve Zambiya Afrika Ulusal Kongresi'nden Kenneth Kaunda ile bir araya geldi. Fidel Castro da kurula katıldı ve Harlem topluluk liderleri karşılama komitesinin bir parçası olarak Malcolm X ile görüştü. Fidel Castro, Malcolm X'i özel bir görüşmeye davet etmiş ve konuşmadan iki saat sonra da Küba'ya ziyarete gelmesini istemiştir.
Kaynak: Haber10
YORUMLAR
Henüz Yorum Yok !