15-05-2012 09:24

Tam 64 yıldır sürgündeler...

Filistinliler için katliam ve sürgün hayatının başlaması anlamına gelen ve en-Nakba`nın (Büyük Felaket) yıldönümü yine geldi çattı...

Tam 64 yıldır sürgündeler...
Filistinliler'in Büyük Felaket anlamına gelen Nakba olarak adlandırdığı İsrail'in kuruluş yıldönümü, 700 binden fazlaFilistinlinin 1948'de topraklarından sürülmesinin adı. 60 yıldan fazla bir süredir evlerinden uzakta, "geçici" mülteci kamplarında yaşayan Filistinliler, bu Nakba'da haftalardır açlık grevinde olan İsrail hapishanelerindeki mahpusları anıyor.
 
Lübnan'daki Filistinliler, Filistinli mahkûmlarla dayanışma göstererek İsrail'in bağımsızlığını ilan ettiği Nakba Günü'nü yıldönümünde andı.
 
Her yıl, "Nakba Günü" olan 15 Mayıs'ta Filistinliler evlerine dönme talebiyle gösteriler yaparken, mülteciler uzun süredir kayıp olan evlerinin anahtarlarını sembol olarak saklıyor. 

Birleşmiş Milletler Yardım ve Kalkınma Ajansı'na (UNWRA) göre,  Ortadoğu ülkelerine dağılmış dört milyondan fazla kayıtlı Filistinli mülteci var.

Babası evini terkettikten kısa süre sonra "kırık kalpten" ölen Odeh, İsrail Doğu Kudüs'ü işgal ettiğinde 27 yaşındaydı. İşgale direndi, "terörist faaliyetler" gerekçesiyle üç defa müebbet hapse mahkum edildi. 1985 yılında bir tutuklu takası sırasında serbest bırakıldı.

Şimdi bir insan hakları aktivisti olan Odeh, köyünün anılarının silinmemesi için çabalıyor.

Filistin Halkıyla Dayanışma Derneği raporuna göre, milyonlarca Filistinli'ye mülteci kamplarında Birleşmiş Milletler Çalışma Ajansı (UNRWA) destek veriyor ancak UNRWA, sağlık hizmetlerinin sadece yüzde 40'ını karşılıyor. Bu nedenle ciddi sağlık sorunları yaşanıyor.

Çocukların eğitim giderlerinin yalnızca yüzde 10'u UNRWA tarafından karşılanıyor. BM'nin yardımlarında ciddi azalmalar yaşanırken, UNRWA'nın yolsuzluğa bulaştığı ve gönderilen yardımların bir kısmının yok edildiği iddiaları gündemde.

MÜLK EDİNEMİYORLAR

Lübnan'da yaşayan yabancıların mülk edinmesi ve miras alması serbestken, Filistinli mülteciler bu haklarda yoksun. 67 işgali ve 1970'teki Kara Eylül olayı sonrasında gelenlerin evlenmesi bile mümkün değil.

Filistinli çocuklar eğitim alsa dahi doktorluk, öğretmenlik gibi işler yapamıyor. İlkokul yaşında olduğu halde çalışmak zorunda olan çocuklar var.

Kamplarda çok ciddi altyapı eksiklikleri bulunuyor. Su ve elektrik şebekesi yok. Artezyen kuyularından temin edilen içme suları sağlıksız. Elektrik sistemi, sokaklardaki elektrik kabloları üzerinden sağlanıyor. Altyapı şebekesine bağlanamamış olan elektrik ve su sistemlerinin birbiriyle teması nedeniyle sadece Burj al Barajnah kampında son 5 yıl içinde 26 kişi hayatını kaybetti. Pek çok bina yıkılmaya yüz tutmuş durumda.

(Kaynak: Dünya Bülteni)

YORUMLAR
Henüz Yorum Yok !