31-05-2012 10:52

Uludere –Katliam/Kürtaj - Cinayet…

Zulme uğramış, katledilmiş vahşice parçalanmış tüm bedenler, kirli dimağların, kirli/ insafsız ellerin maşası haline getirilmesine dair okunacak bir yazı...

Uludere –Katliam/Kürtaj - Cinayet…
Masumlardı…
 
Sadece iaşelerinin derdindelerdi…
 
Zalimlerin bıçak izi ile kardeşleri ile aralarına çizdikleri çizginin ötesindeki akrabalarından aldıklarını, çizginin berisinde kalanlara ulaştırarak günlük nafaka denkleştirmeye çalışmaktı tek suçları.
 
 Çizginin iki yakası arasında, kapıdan değil de pencereden olan  her gitme - gelme bu kadar masum olmayabilir. Ama Değilse bile, idari bir kovuşturma(Korucu olmaları hasebi ile devlet çalışanıdırlar aynı zamanda) ya da gayri resmi sınır ticaretinin öngördüğü cezai müeyyidenin muhatabı olmalı değiller miydi ?. Roketlerin, füzelerin, bombaların hedefi, parçalanmış cesetlerin sahibi olmayı hiç biri hak etmedi.
 
Zulme uğramış, katledilmiş vahşice parçalanmış tüm bedenler, kirli dimağların, kirli/ insafsız ellerin maşası haline getirildi.
 
Acılarından Elleri böğürlerinde kalanların tek bir talebi vardı; bu katliamı planlayan, o acımasız makinaların ölüm kusan düğmelerine basanların bulunması ve en azından yargılanmalarıydı.
 
Eğer bulunup/deşifre edilip yargılanmaları adına bir adım atılsaydı, o zaman katledilenlerin ailelerinin hesabına yatırıldığı halde dokunulmayan tazminatlar bir özür beyanı, bir kan bedeli, bir maddi/manevi karşılık olarak kabul edilebilirdi.
 
 Şimdi ;
 
Katiller beklide yeni katliamlara hazırlanadursun, katledilenlerin kanı üzerinden herkes siyasi, kirli hesaplarını denkleştirme derdinde.
 
“Katliam emrini verenler,görevlerini yapmışlar” diyen içişleri bakanını anlayabiliriz. Zira misafir gittiği ilde, kendisine “ Hoş geldiniz, sizi seviyoruz” diye tevazu gösteren babası yaşındaki adamdan, “bir de takla at göreyim ne kadar seviyorsun” diyen  birinden bu beklenir.
 
MHP liderinin bu Zat’a destek çıkmasını da anlamak mümkün, zira varoluş gerekçeleri birbirine benzemekte.
 
Ama anlamakta güçlük çektiklerimiz var.
 
Karakaya’lar , Karahasanoğulları, Karaman’lar…
 
Bu kara’lardan beklediklerimiz farklı idi. Her adil olandan olduğu gibi, Her iman eden’den beklentilerimizin farklı olduğu / olması gerektiği gibi.
 
Mesele, Zulme uğramış insanların meselesi iken, Bu gune kadar mazlum kürd halkı adına irade beyanında zayıf kalmış ama Müslümanlar adına söz söyleme selahiyetini kendinde bulan bazı şahsiyetlerce sulandırılması ve mecraından çıkarılması, bu zulme ortak olmalarının bir başka yolu olsa gerek.
 
Şimdi Bizler hangi Kara’ları bağlamalıyız ?, Bunlar da birilerinin dili ile konuşmaya başladı ise eğer???
 
Uludere –Katliam/Kürtaj - Cinayet…
 
Uludere’de yapılanlar gerçekten katliam’dı. Tıpkı kürtajın cinayet olduğu gibi. Ama Uludere sadece bir cinayet değil; Planlı bir katliamdır. Belki benzeşen tek yönleri, her ikisinin de planlanarak yapılmış/yapılıyor olmasıdır.
 
Şunu da biliyoruz ki, Uludere katliamı, sadece Kürtlerin meselesi değildir; bir insanlık meselesidir. Iktidar, bunu doğru okuyamamıştır; Muhalefete muhalefet olsun diye, ergenekon’dan yargıladıklarını savunma aymazlığı ve militer devlet yapısını savunma refleksi ile davranmıştır. Meseleyi doğru okuma, doğru anlama, gereklerini yapma, failleri yargılama yerine; Devlet aklı ile davranış geliştirmiş ve ismi ile müsemma Adalet’i, hala yerine getirememiştir.
 
 Başbakan’ın Uludere-Kürtaj Benzetmesi tam bir talihsizlik, zihin tutulması ve bize göre şimdiye kadar yapılmış gafların en büyüğüdür.
 
Uludere katliamı,  bireysel cinnet halinin sonucu işlenmiş bir katliam değil, kurgulanmış bir katliamdır.
 
Kürtaj, sahip olunana yönelik işlenmiş bir cinayettir ve bireyseldir.
 
Şunu da herkes bilir ki kürtaj, istenmeyenden kurtulma adına işlenen bir cinayettir.
 
Yoksa “Sirkatin Söylemek”  böyle bir şey midir ?
 
Dua ile kalınız.
 
(Kaynak: Fıtrat)
YORUMLAR
  • nurulfurkan   01-06-2012 16:17

    benim yazabileceğim hiç bişey bırakmamışsın gerçekten. ama bunlar utanmazlar bu zalimlikten insafsızlıktan.ancak insan ve vicdan sahibi bu yazdıklarını anlar ve tasdik eder.