Yunanistan`ın Filistin`i tanıması ne anlama geliyor?
Bilmece sürüyor Yunanistan`ın Filistin`i tanıması ne anlama geliyor? Mahmud Abbas`ın Atina ziyareti sonrası Yunanistan parlamentosundan çıkan ve hiçbir bağlayıcılığı olmayan `Filistin`in devlet olarak tanınması` adlı `tavsiye` kararı sonrası, `Avrupa hangi Filistin`i tanıyor?` sorusu bir kez daha gündeme geldi.
Görev süresi bittiği halde Filistin Devlet Başkanı olarak Filistin adına görüşmeler yapan Batı Şeria yönetimi başkanı Mahmud Abbas, Atina'ya gerçeleştirdiği ziyaret sonrası Çipras'la görüştü. Görüşmenin ardından Yunan Parlamentosu'nun "Filistin'in devlet olarak tanınması" başlıklı tavsiye bir karar çıktı. Peki Yunanistan'ın aldığı, "tarihi" olarak nitelendirilen bu karar ne anlama geliyor?
MUAMMA 2014'TE BAŞLADI
Filistin'in 2014 yılında Avrupa ülkeleri tarafından tanınmaya başlaması memnuniyetle karşılanmasına rağmen, Filistin Devleti'nden kasıt olarak hangi sınırların tanındığı konusu büyük bir muammayı da beraberinde getiriyor.
"FİLİSTİN'İN TANINIYOR" TEHLİKESİ
Hatırlanacağı üzere İsveç'in Avrupa ülkeleri arasında Filistin'i tanıyan ilk ülke olmasının ardından, İspanya, İrlanda ve Fransa parlamentosu ve hatta Vatinkan da Filistin'in devlet olarak tanınması yönünde somut adımlar atmıştı. Ancak Filistin devletinin tanınması hususunda sınırların tam olarak belirtilmemesi ve İsrail'in anlaşma şartlarına bağlı olarak yıllar içinde işgal ettiği toprakların 'tanınan' Filistin devletinde yer almaması büyük bir tehlikeyi de beraberinde getiriyor.
"ÖLÜMÜ GÖSTERİP SITMAYA RAZI ETMEK"
Son olarak Yunanistan'ın da muğlak bir Filistin tanımı içinde Filistin'in tanınması yönünde yaptığı açıklama "Avrupa ülkeleri, İsrail işgalinin meşrulaştırılması adına yeni bir politika mı güdüyor? Bu kararlar, 1967 sınırlarının geçerli olması gerektiği yönünde direten Müslüman ülkelerin, işgal altındaki Filistin'i kabullenmesi adına planlanan yeni bir senaryo mu?" sorularını akıllara getirdi.
GAZZE VE KUDÜS'Ü YOK SAYMAK
Batı'nın, İsrail'in tüm saldırı ve işgal hareketleri karşısında Filistin'in aleyhine bir tutum takınması, Mahmut Abbas'ın başında bulunduğu Batı Şeria'nın ayrı tutularak, Gazze'nin terörize gösterilmesi, bu son tanınma olaylarında da kendini gösterdi. Zira, 'terör örgütü' olarak nitelendirilen HAMAS'ın, Filistin devletinin tanınması olaylarının ardından tamamen gayri meşru gösterilerek, 'silahlı mücadeleyi bırakmaya zorlanması' amacını da taşıyor.
KUDÜS'ÜN STATÜSÜ
İsrail'in yıllara yaydığı işgal politikası sonrası kendi tahakkümü altında tuttuğu Kudüs'ün statüsünün ne olacağının bilinmemesi, Avrupa'nın bu attığı göstermelik adımlar karşısında Kudüs ve Aksa unutturularak, Müslümanlar tarafından İsrail sınırları içerisinde kabul edilmesine de dolaylı olarak yol açıyor.