Zılgıtı yiyen TÜSİAD`dan `U` dönüşü
Kamuoyunda tartışmalara yol açan anayasa taslağı konusunda bir açıklama yapan TÜSİAD, `TÜSİAD’ın demokratikleşme raporları dikkate alındığında, cumhuriyetin demokratik, laik, sosyal bir hukuk devleti olması niteliklerini ve devletin dili, başkenti ve bayrağı konularını içeren anayasanın değiştirilemez maddelerinin değiştirilmesi yönünde, ne geçmişte ne bugün, bir görüş ve önerisi olmamıştır` açıklaması yaptı.
TÜSİAD’ın, son çalışmayla aslında bir yeni anayasa ihtiyacına işaret ettiği ve yeni anayasanın birey odaklı, sivil ve özgürlükçü olması ilkelerini talep ettiği ifade edilen açıklamada, TÜSİAD’ın yeni anayasaya yaklaşımının, son 20 yıldır olduğu gibi, çağdaş dünyada kabul görmüş ilkelerin Türkiye’de yerleşmesi ve kurumsallaşmasına dayandığı vurgulandı.
Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği, (TÜSİAD) kamuoyunda tartışmalara yol açan anayasa taslağı konusunda bir açıklama yaptı. Açıklamada, “Anılan belge bir TÜSİAD görüş raporu değildir, akademisyen ve kanaat önderlerinin 5 temel başlıkta uzlaştıkları veya uzlaşamadıkları tespitleri içermektedir. TÜSİAD’ın anayasanın değiştirilemez maddelerinin değiştirilmesi yönünde, ne geçmişte ne bugün, bir görüş ve önerisi olmamıştır” denildi.
TÜSİAD’dan yapılan yazılı açıklamada, TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi toplantısının özel oturumunda, kamuoyuna sunulan “Yeni Anayasa Yuvarlak Masa Toplantıları Dizisi-Yeni Anayasa Sürecinin Beş Temel Boyutu” başlıklı çalışmanın, TÜSİAD’ın ev sahipliği yaptığı ve Türkiye’nin alanlarında tanınmış 22 akademisyen ve kanaat önderinin bir araya geldiği toplantılar dizisinin sonucunda, 5 başlıkta farklı fikirleri derleyen bir metin olduğu belirtildi. Açıklamada, çalışmanın son bölümünün ise çalışmanın eş koordinatörleri Prof. Ergun Özbudun ve Prof. Turgut Tarhanlı tarafından kaleme alındığı ve diğer 20 katılımcı açısından bağlayıcı olmayan, şahsi yorum ve değerlendirmeleri içerdiği ifade edildi.
‘Bu konularda önerimiz olmamıştır’
Açıklamada, şunlar kaydedildi: “TÜSİAD’ın demokratikleşme raporları dikkate alındığında, cumhuriyetin demokratik, laik, sosyal bir hukuk devleti olması niteliklerini ve devletin dili, başkenti ve bayrağı konularını içeren anayasanın değiştirilemez maddelerinin değiştirilmesi yönünde, ne geçmişte ne bugün, bir görüş ve önerisi olmamıştır. TÜSİAD’ın sivil-asker ilişkilerine dair demokratikleşme raporlarında önerileri belgede tüm katılımcıların da tam mutabakata vardığı üzere, bu çalışmayla büyük ölçüde paralellik arz etmektedir.
Yeni anayasanın, parlamentodaki parti gruplarının oluşturacağı uzlaşma komisyonunda hazırlanması önerisine katılmakla birlikte, TÜSİAD bu komisyonun içtüzükte yapılacak değişiklikle resmileştirilmesini ve parlamento dışı katılımın bir sisteme bağlanmasını beklemektedir.”
‘İnanca özgürlük’
TÜSİAD’ın siyasete kadın katılımının özel önlemlerle anayasadaki yerini alması gerektiği kanaatinde olduğu vurgulanan açıklamada, “TÜSİAD, din eğitim ve öğretimi ve anadilin öğrenimi hususlarında, bireylerin talep etmeleri halinde iştirak edecekleri seçimlik dersler koyulması formülünden yanadır. TUSİAD bu çerçevede, zorunlu din dersinin kaldırılması ve eğitim dilinin resmi dil olan Türkçe olması gerektiği görüşündedir” denildi.
TÜSİAD’ın yüksek yargı kurumlarının yapısının belirlenmesi konusunda karma bir modeli savunduğu, çoğunluk üyenin yargı organlarınca belirlenmesi, diğer üyelerin yarıya yakınının TBMM tarafından nitelikli çoğunlukla, sınırlı sayıda üyenin ise cumhurbaşkanı, üniversiteler ve barolar tarafından belirlenmesinin uygun olacağı görüşünde olduğu kaydedilen açıklamada, TÜSİAD’ın HSYK’nin yürütmeden bağımsız hale getirilmesi gerektiği görüşünü savunduğu dile getirildi.
‘Görüşlerimiz paralel’
Seçimlerde ulusal barajın düşürülmesi, parlamenter sistemin muhafaza edilmesi ve cumhurbaşkanının yetkilerinin parlamenter sisteme uygun olarak sınırlandırılması konusunda belgeyle TÜSİAD arasında parallelik olduğu belirtilen açıklamada, “Belgeyle tutarlı olarak TÜSİAD, YÖK yerine yeni bir yapının kurulmasını ve üniversitelerin özerkliğinin güvence altına alınmasını beklemektedir” denildi.
(Kaynak: Cumhuriyet)