Ziyahan ALBENİZ
ELLERİ SOĞUYASICALAR!
“Ey iman edenler adil şahitler olarak Allah için adaleti ayakta tutun. Bir topluluğa olan kininiz sizi adaletten alıkoymasın. Adalet yapın. O takvaya daha yakındır. Allah'tan korkup sakının. Şüphesiz Allah yapmakta olduklarınızdan haberi olandır." (Maide:8)
Çok şükür, bugünleri de gördük.. Biraz şaşkınız, ama daha çok sevinçli. Nihayet insan kanının devletin kırmızı çizgilerinden daha kırmızı olduğu anlaşılıyor. Bugüne kadar, hep “güvenlik kuvvetlerinin elleri soğumasın!” diyerek saklanılan, kollanan zalimler, yürekli ferahlatmasa da yüreklere su serperek, görevlerinden kısa bir süreliğine alındılar.
Olayı hatırlayalım... Hapishanede bir genç önce Jandarmalar, ardından da gardiyanlar tarafından işkenceye uğruyor.. Ve hayatını kaybediyor. Adalet Bakanı devreye giriyor ve maktulun ailesinden devleti, hükümeti ve şahsı adına özür diliyor!
Peki ya davanın gizlilik ile yürütülmesi karşısında ne yapacağız?
Biliyorsunuz ülkemizde yargı daha çok bir kargı (sivri uçlu bir mızrak) görevini görüyor. Davaların, yargıya intikali gerekçesiyle bir kargı göğüslerimize doğrultulup, bilgilenme, bilgi edinme ve kamuoyunu bilgilendirme hakkımız gasp ediliyor.
Peki ne olacak bunun sonunda? Adalet Bakanı'nın, hiç değilse, Bakan'ı olduğu kurumun ADINA yakışır bir tavır sergilediğini teslim edip, kendisine teşekkür ediyoruz.
Görevlilerin görevlerinden kısa bir süreliğine alınmaları değil, men edilmeleri; ve suçu kapsayan bütün ceza maddeleriyle yargılanmaları gerekiyor..
Bu kadar mı? Tabii ki hayır! Engin Ceber'in dağıtımını yaptığı Yürüyüş dergisinin, sokak satışında polisin açtığı ateş sonucu yaralanarak felç olan 17 yaşındaki Ferhat Gerçek davasının da üzerine gidilmeli, sorumlular hakkında gerekenler yapılmalıdır.
Adalet toplumsal yaşamın, birlikte yaşamanın önkoşuludur..
Yıllar önce yine devlet görevlileri tarafından vurularak öldürülen Uğur Kaymaz için yazdığım bir şiirle bitirmek isterim:
“umurunda olmalı acı
umurunda olmalı yitirmesi rengini insan gözlerinin
umarın da olmalı!
SABUN KÖPÜĞÜ DEĞİL GÖZYAŞLARI!”