Adem GEMİCİ

09 Aralık 2017

KUDÜS DAVASI ve ÜMMETİN İNŞASI

Evet kudüs meselesi. Müslümanların ilk kıblesi. Allah Rasulünün İsra yolculuğunun menzili güzide mekan. Uğruna yapılan savaşlar neredeyse insanlık tarihiyle eşit olan Mescidi Aksa. Ve bugünlerde büyük şeytan ABD'nin, şeytanın yamağı Siyonist İsrail'in başkent kararına dahil olmasıyla başlayan ve sonu nereye kadar gideceği belli olmayan olaylar.

Bizler elbetteki bütün gelişen olaylarda olduğu gibi bu olaya da trollerin ve troliçelerin ya da ülke içindeki Yahudi-Siyonist zihniyetli CHP zihniyetinin baktığı gibi bakmıyor, bunlardan fikirsel ve akidevi olarak beri olduğumuzu alenen hep ilan ediyoruz.

İnanın o kadar doluyuz ki neyi yazacağımızı, hangisinden başlayacağımızı şaşırmış durumdayız. Bizler yani nefsimize ağır gelse de hakikate talip olanlar, elbetteki olaylara ezberlenmiş birtakım sloganlar üzerinde, gelip geçici gaz boşaltma durumlarından, sobanın arkasında çay içerken Telaviv'i vuran (!) sahte kabadayıların olaylara baktığı gibi bakmıyoruz.

Ya da boykotçular gibi kola satın alıp tuvalete döken, portakalı adı vaşington portakalı olduğu için bıçaklayan aklı kıt kendisi de hiçbir şey araştırmamış, vahyin kendisine ne dediğinden bîhaber, etraftaki rüzgara kapılıp ona göre hareket edenler gibi olmadık, inşallah olmayacağız.

Yine Erdoğan gitsin de ülke yangın yerine dönsün gibi afedersiniz mahalle yanarken o... saçını tararmış zihniyetli CHP'nin lağım zihniyetinden fersah fersah uzak olmaya devam edeceğiz. Bizler inşallah tevhid akidesine sahip şuurlu ve ferasetli bir avuç ya da daha az insan, olaylara bodoslama değil başlangıcından bakmayı temel ilke edinmeyi değişmez şiarımız seçtik ve her olayda olduğu gibi bu olaya da bu ilke doğrultusunda bakıyoruz.

Peki nedir bu zilletin başlangıcı…

Al-i İmran 103: "Allah'ın ipine topluca sımsıkı sarılın. Dağılıp ayrılmayın. Ve Allah'ın sizin üzenizdeki nimetini hatırlayın. Hani siz düşmanlar idiniz. O, kalplerinizin arasını uzlaştırıp ısındırdı ve siz O'nun nimetiyle kardeşler olarak sabahladınız. Yine siz, tam ateş çukurunun kıyısındayken, oradan sizi kurtardı. Umulur ki hidayete erersiniz diye, Allah, size ayetlerini böyle açıklar."

Enfal 46: "Allah'a ve Resûlü'ne itaat edin ve çekişip birbirinize düşmeyin, çözülüp yılgınlaşırsınız, gücünüz gider. Sabredin. Şüphesiz Allah, sabredenlerle beraberdir."

Şura 13: "O, Dini dosdoğru ayakta tutun ve onda ayrılığa düşmeyin, diye dinden Nuh'a vasiyet ettiğini ve sana vahyettiğimizi, İbrahim'e, Musa'ya ve İsa'ya vasiyet ettiğimizi sizin için de teşri' etti (bir şeriat kıldı). Senin kendilerini çağırdığın şey, müşriklere ağır geldi. Allah, dilediğini buna seçer ve içten kendisine yöneleni hidayete erdirir."

Maide 51: "Ey İman edenler! Yahudi ve Hıristiyanları veli / dost edinmeyin. Onlar birbirlerinin velileridir. Sizden kim onları veli kabul ederse o da onlardandır. Allah, zalim topluma hidayet vermez."

Bu ve buna benzer onlarca ayeti yarın sabaha kadar sayabilir ve üzerine konuşabiliriz. Ama anlayana, akledebilene tabii. Akıl sahibi olduğunu iddia eden her şahıs başkalarını eleştirmeden önce işe kendisiyle başlamalıdır. Kendisi Rabbini, nasıl bir ümmet istediğini nasıl bir birey istediğini ne kadar bilmektedir? Rabbinin terbiyesiyle nekadar terbiye olmuştur? Rabbinin Kitabını kafa yorarak anlamaya çalışarak ne kadar okumuş ya da anlamıştır?

Akıl sahibi olduğunu iddia eden her kimse işe asıl başlaması gereken noktadan başlamalı ve ilk önce kafasındaki ağlama duvarlarını ve tüm tabuları yıkarak tek hakikat olan vahiyle kendisini yeniden hücre hücre inşa etmelidir. Bunu yapmadıktan sonra gelip geçici tepkilerin, milletin gazını alma seanslarının yine onların işine yaradığı çok iyi bilinmelidir. Vahiyle inşa olmuş bilinçli, dostunu dost düşmanını düşman bilen bir ümmet yetiştiremedikten sonra mehdi beklemek, Selahaddin beklemek olsa olsa bizim tembelliğimizin adı olur.

Hayatında vahiy olmayan, tevhid olmayan, namaz dahi olmayan kimsenin sobanın arkasından ABD ve yamağı siyonist işgalciye veryansın etmesi, esen ve bir müddet sonra dinecek olan sloganik rüzgara kapılmaktır ve içi boş bir tepkidir. Bu filmi çok izledik. Her olayda kolaları tuvaletlere döküp sonra bir kaşık pilavı bir yudum kola olmadan yutamamak bize yine içteki ve dıştaki Haçlılar tarafından yutturulmuş bir herzedir.

Bir şey mi yapmak istiyorsun; Önce kendini kandırmayı bırak. Önce inadı bırak. Sana getirilen davete tabi ol. Kibiri gururu bırak. Çünkü ALLAH kibirlenenleri sevmez. Kafanın içindeki putları ve ağlama duvarlarını yık. Bunu başarabilirsen başkalarının yıkması için de balyoz ol. Sonra kendini vahiyle yeniden hücre hücre inşa et.

Bunu yapabilirsen başkalarını da inşa etmek için harç ol, çimento ol. Boş işleri, son kullanma tarihi bir haftalık, ezberlenmiş birtakım sloganları bırak. Başlangıç mı istiyorsun; İşte başlayacağın yer burasıdır. Bunlar nefsine ağır geliyor da yapmıyorsan boşuna kahrolsun Siyonizm kahrolsun Amerika diye bağırma, kendin kahrolursun.

Neden mi? Çünkü bunları yapmayan kendisi zaten ABD ve siyonist zihniyetiyle malul olmuş demektir. Kendini mi lanetliyorsun?