Adem GEMİCİ

19 Haziran 2015

SEÇİM SONUÇLARININ HATIRLATTIKLARI

Rad-11...Gerçekten Allah, kendi nefis(öz)lerinde olanı değiştirip bozuncaya kadar, bir toplulukta olanı değiştirip bozmaz. Allah bir topluluğa kötülük diledi mi, artık onu geri çevirmeye hiçbir (biçimde imkân) yoktur; onlar için O'ndan başka bir veli yoktur...

Rasulullah'tan şöyle söylediği rivayet edilir: Neye layık iseniz, öyle yönetilirsiniz. 

Her şeyden önce gündemle alakalı bir ayet ve bir hadisle konuya başlamak istedik. Herkesin malumu olduğu üzere yeni bir seçim yaşandı, 13 yıldır tek başına ülkeyi yöneten bir parti yüzde 8-9 gibi bir oy kaybıyla tek başına iktidarı kaybetti.

Bizler de bu 13 yıl zarfında inacımızın ve akidemizin gereği olarak, tebliğci ve davetçi kimliğimizin gerektirdiği şekilde, hükmün yalnızca ALLAH'a ait olduğunu, insanın hükümranlık alanında ALLAH'tan başka kimseyi vekil seçemeyeceğini, bu demokratik yöntemlerin asla Nebevi metodla bağdaşmayacağını, Rabbımızın bu yol ve yöntemden razı olmayacağını ısrarla ulaşabildiğimiz herkese söyledik.

Bizler bunu, dinimizin üzerimize yüklediği bir farz bilinciyle yapmaya çalışıp insanların hidayetine vesile olmak ve kendi iman bağımızı kuvvetlendirip Rabbın rızasını kazanabilmek için yaptık. Tevhid akidesinin olmazsa olmazlarından olan "ALLAH'ın indirdikleriyle hükmetmeyen yöneticilere yetki verilmemesi" konusunu da elbetteki yeri geldiğinde sohbetler ve tebliğ-davet çalışmaları esnasında işledik.

Niçin oy kullanmadığımızı soranlara, sebebini vahiyden ve Peygamber (a.s.)'ın yaşantısından onlarca delil getirerek açıkladık, ortaya koyduk. Aksini savunanlara Kur'an'dan ve Rasulullah'ın yaşantısından delil getirmesini söyledik. Yani bizler kimseye oy kullanmayın demedik.

Elimizden geldiği kadar tevhidi anlattık. Çünkü aslolan insanın oy kullanıp kullanmaması değil, tevhidi bilinci hücrelerine yerleştirmesiydi. Zira tevhid akidesini kavrayamamış birisinin oy kullanıp kullanmaması bir anlam ifade etmeyecekti. Ancak konuştuğumuz yüzlerce insandan ortaya bir delil koyabilenini görmedik. Seçim sonuçları açıklandıktan sonra hayal kırıklığına uğrayan ve bu hayal kırıklığı neticesinde öfkesini aklının önüne geçiren bazı kimseler, bütün bu kaybın faturasını bize kesti ve gerek çevremizden gerekse sosyal medya üzerinden bize karşı büyük bir linç kampanyası başlattı.

Kaybettiği yüzde 8 oyu sorgulayacağına, bizim gibi düşünen yüzde 0.01 gibi (belki de okadar bile olmayan) bir oran yüzünden tüm faturayı bize kesti. Burada çok özür dilerim "At yellenemeyince kabahatı arpada bulur" atasözü aklıma geldi. Eğer bu kaybettikleri yüzde 8'lik kesim bizim tarafa kaydıysa o halde ALLAHU EKBER, İslam inkılabına hazır olun muhteremler. Ama biz biliyoruz ki; bu kaybolan yüzde 8'in büyük bir kısmı Kürt ulusalcısı küfür örgütü HDPKK'ya, bir kısmı Türk ulusalcısı kavmiyetçi MHP'ye, bir kısmı da en ufak İslami bir motife bile tahammülü olmayan CHP küfür örgütüne gitmiştir.

Ne bekliyordunuz? Sonuç: BİRİ GİDER BİRİ GELİR. AYNI OYUN TEKRAR TEKRAR KONUR SAHNEYE. SİYAH GİYİMLİ ADAMLARLA BEYAZ ADAMLAR ROL ALIR SIRASIYLA VE ÜMMET DELİK DEŞİK OLUR HEP AYNI DELİKTEN ISIRILMAKLA. BOŞA GİDEN BİR 13 YIL DAHA. SAHİ PEYGAMBER (A.S.) KAÇ YILDA İNŞA ETMİŞTİ MEKKE SÜRECİNİ. BU KAÇINCI OYUN, 90 YILDIR REJİMİ TAĞUTİNİN İCADINDAN BERİ. RAMAK KALMIŞTI DEĞİL Mİ İSLAM DEVLETİNİN KURULMASINA. BİR DÖRTYIL DAHA YETİYORDU DEĞİL Mİ...

Evet, sonuç bu. 90 yıldır olduğu gibi. Buradan sesleniyoruz sesimizi duyurabildiğimiz herkese. Düşün artık toplumun yakasından. Bitsin artık bu suni gündemler, oyun ve eğlenceler, boş oyalanmalar. Bu yöntem dünyalık başarıya ulaşsa bile asla ALLAH'ın razı olacağı bir yöntem değildir.

Ey liderler, yöneticiler! Boşa geçiriyosunuz yıllarınızı, kendi yıllarınızı boşa geçirdiğiniz gibi sizi takip eden milyonların da yıllarını boşa geçiriyorsunuz. Kendinizi ve sizi takip eden milyonları helake ve kaybedişe sürüklüyorsunuz.

Ey yöneticiler! Yerde de gökte de hüküm ALLAH'ındır. O hükmüne hiç kimseyi ortak kabul etmez. Kullarına helal ve haram, yasak ve serbest belirleme hakkı tek ve yegane güç ve otorite sahibi olan ALLAH'ındır. Ey önde gelen liderler, yöneticiler ve onları takip eden milyonlar! Gelin vahye sarılalım, gelin ALLAH'ın ipine sarılalım, gelin Kur'an'a dönelim.

Gelin kendimizi ve etrafımızı Kur'an'la yeniden inşa edelim. Gelin Kur'ani bir inkılapla toplumda tevhidi bir dönüşüm için mücadele edelim. Zamanımızı, naktimizi, hatipliğimizi, karizmamızı, kısaca ALLAH'ın bize verdiği bütün nimet, meziyet ve yeteneklerimizi bu yolda kullanalım.

Gelin iş işten geçmeden tevbe edip durumumuzu düzeltelim. EĞER BÖYLE YAPARSANIZ ASLA KAYBETMEZSİNİZ. Rabbimizden sizlerin iyi niyetli olanları için, samimi olanları için, kendisini ALLAH yolunda mücadele ediyor sananları için hidayet diliyoruz. ALLAH'ın dinine yardım ve hizmet için ALLAH'ın izin verdiği yoldan ve Rasulüne öğrettiği yöntemden başka yollara ve yöntemlere yönelerek kendisini ve kendisine tabi olan kitleyi helake sürükleyen öncülere ve helake sürüklenen tebaya şu ayetle sesleniyoruz:

Hucurat Suresi 16- De ki: Siz Allah'a dininizi mi öğreteceksiniz? Oysa Allah, göklerde ve yerde olanları bilir. Allah, her şeyi bilendir..