Hülya YILMAZ

26 Kasım 2019

BAŞÖRTÜYE UZANAN ELLER KURUSUN!

Başörtüsü serbest. 28 Şubat yobazlıkları geride kaldı, başörtüde özgürleştik... Okullarda kamu alanlarında ve daha birçok alanda başörtülü evlatlar, hanımlar rahatlar. Yıllar geçtikçe İnsanız ya bu rahatlık birçok rahatsızlıkları unutturdu. Gayet modern, keyifli, özgüvenli  bir hayata geçiş yaptık. Öylesine özgürleştik ki bir çoğumuz başörtüsü kullanım amacının sınırlarını da aştı.
Endişe ve umut arasında, keşke veya inşaallah bilseler ve hatırlasalar, hatırlasak veya bilsek diye duadayım.
Sahi başörtüsü neydi ?
Teferruat mı ?
5 yıl önce on yıl sonra şovları mı ?
Moda,reklam ve tüketim aracı mı ?
Normalleşen her şey gibi başörtünün de geçen zamanla değeri bilinemez oldu. Belki acı ama bunlar da yaşanacak elbet. Başörtüsü kullanana şeytan musallat olmuyor ebedi cennetlik sıfır günahsız haşa melek algısı içinde olmak, böyle bir anlam atfetmek çok yanlış.
Fakaat bazı olumsuz örnekler üzerinden topyekûn başörtüsü kullanan kimseleri de öcü, cadı bütün kötü gidişatın müsebbipleri imiş gibi tahammülsüz davranışlar sergilemek, saldırmak, psikolojik sözlü, fiziksel şiddette bulunmak geçmiş yasaklı yılların genetik hastalığı olmalı.
Bu zihniyet öyle marazlı ki devası cehennem ateşi olabilir ancak !
Her ne sebeple başını örterse örtsün, kendisi  örtüsünün farkında da olmasın şu kesin ki saldırgan niye ve neye saldırdığını çok iyi biliyor !
Ve bu tipleri Rabbimiz  Kur'an-ı Kerim'de birçok sure ve ayette tarif ediyor !
Nasıl tip bu tipler bir kısmını inceleyelim:
Ben de Allah'a inanıyorum ama !...
Benim Allahın dininden çıkarım ne ?
Allah'tan bana ne var ?
Böyle pazarlık, hesap kitap üzere yaşamını idame ettiren pazarlıkçı, inkarcı, inatçı, tip kendi pisliğinde özgür kalsa da huzur bulamıyor ! Pisliğine karşısındakini de dahil edip vicdanını rahatlatmak için bir zemin bulmak istiyor. Nerede durduğu duracağı belli olmayan bu tipler karşısındakine " az sen benim dinime fikrime itaat et, biraz da ben senin inancına, fikrine taatta bulunayım. İkimiz de kârlı çıkalım bu kaypaklıktan" derdinde !
Duruşu kimliği kişiliği net kimseler bu dalaverayı reddettiğinde "senin dinin sana benimki bana " dediğinde
İlahi desteğe mazhar oluyor !
Rabbimiz böyle sadist tiplere beddua ediyor ! İşte kıyamet...
Hem dünya hem ahiretini yakanların akıbetini bildiriyor !
En can ciğer kan bağı yakını da olsa yasa bildirilmiş !
Rahman rahim Allah adıyla :
1- Ebu Leheb'in elleri kurusun (yok olsun o), zaten yok oldu ya.
2 - Ne malı ne de kazandığı onu kurtaramadı.
3 - (O), alevli bir ateşe girecektir.
4 - Karısı da odun hamalı olarak (onunla beraber girecektir).
5 - Boynunda da hurma lifinden bir ip olacaktır.(Tebbet suresi)
Ebû leheb (ateşin babası) kim ?
Hz.Muhammed s.a. v ın amcası !
Yeğeninin şahsına değil, Allah'ın yasalarına karşı çıktı. Herkesle eşit insan olmak işine gelmedi. Bu sebeple Allah'a kafa tuttu. Varını yoğunu Yeğeninin dinini alt etmek için seferber etti. Hanımı da ona yardım etti . Elindeki avcundakini boynundakini feda etti ! Onca eziyet nereye kadar ?
Sonunda kinleriyle geberdiler.
Ne çetin düşmanlar değil mi ?
En yakın amca ve yenge...
Evet Rabbimiz saldırgan, azgın, din düşmanı tipinden ikisini göstermiş bu Tebbet suresinde.
Din karşıtının psikolojik yapısını öğreniyoruz. İnkarında azimli,sebatkar, istikrarlı,kararlı !
Peki Rabbinin korumasına sığınan o kadar mü'min,müslüman, başörtülü
ne kadar azimli sebatkar kararlı dik duruşlu ve ne kadar dayanışmacı ? 
İşte bütün mesele bu !
Başörtüsü kim ne derse desin biz ne dersek diyelim, Allahın gönderdiğinden memnun olmayanlar için ,
bir iman sembolü !
Bir kalkan !
Bir duruş ?
Bir hürriyet  !
Son olarak,
bugünlerde tırmanışa geçen örtüye uzanan eller kurusun !
Kuruyacak da !
Her şerde bir hayır vardır. Baş tacımız örtümüzün değerini bilelim farkedelim inşaallah diyorum.
Selam ve dua ile...