
Süleyman DİLMEN
MÜSLÜMAN İŞVERENLERİN UYARILMASI
Geçen katıldığım bir namazda Müslümanlar arasında sık görülmeye başlanan işçinin hakkının geç ödenmesi hususunda işittiğim bir kıssa ve ilgili rivayetlerin düşündürdükleri münasebetiyle bu yazıda bazı hususları istişareye açmak istiyorum.
Bir genç, peygamberliğinden önce Allah Rasûlü (asv) ile bir alışveriş yapmış, biraz beklerse hemen getireceğini va’dederek oradan ayrılmış, ama sözünü unutmuş. Üç gün sonra hatırlayıp konuştuğu yere geldiğinde, onu aynı yerde beklerken bulmuş. (Buradaki "üç gün" rakamını çok beklemeyi anlatan çokluktan kinaye olarak anlamak lazım tabii.)
Allah Rasûlü (asv), bu yaptığı karşısında kendisine serzenişte bulunmayıp sadece: “Ey delikanlı! Bana zahmet verdin, üç gündür burada seni bekliyorum.” demiştir. (bk. Ebu Davud, Edeb, 82, h. No: 4996)
Birkaç rivayette şöyle belirtiliyor: "İnsanların orucu namazı sizi aldatmasın, siz onların ticaretine (bir başka rivayete güvenilirliğine) bakın "“Alacaklısını ayağına getirene Allah lanet etsin” , “İşçiye ücretini, (alnının) teri kurumadan veriniz.” İbn Mâce, Ruhûn, 4
Yine Hz. Ömer boşuna "kenar-ı diclede bir kurt kapsa koyunu yarın adl-i ilahide Allah ömerden sorar onu " demiyor. Mallarınızı aranızda haksız sebeplerle yemeyin. Kendiniz bilip dururken, insanların mallarından bir kısmını haram yollardan yemeniz için o malları hakimlere (idarecilere veya mahkeme hakimlerine) vermeyin. (Bakara 188)
“… Allah'a ve Elçisi'ne, (ölen müminlerin) yakınlarına, yetimlere, yoksullara ve yolculara aittir; (böyle yapıldı) ki o, içinizden (zaten) zengin olanlar arasında dolaşıp duran (bir servet) haline gelmesin…” Haşr 7
Günümüzde maaşın zamanında ödenmemesini alışkanlık haline getiren müesseler var ne yazık ki.
Eşimle birlikte yarı zamanlı çalıştığımız bir şirkette yıllarca maaş işe girdikten 60 gün sonra veriliyor ve daha sonra bir ay arayla veriliyordu. Yani işten ayrıldıktan 30 gun sonra da son çalıştığımız ayın parası veriliyordu. Geçenlerde üzülerek bu sürenin iki üç aya çıkarıldığını öğrendim.
Hatta orda çalışması üzere yönlendirdiğim öğrenci kardeşimin 5 ay öncesine ilişkin alacağını öğrendim. En son bize alacağını gelip sorma biz ödeyeceğimiz zaman sana ulaşırız demişler. Bunu toplu çıkardığı herkes için genellemişler.
Bu büyük ve namlı şirketlerin ortakları ile de iletişim kurulamıyor son rahlede. Hatta sahiplerinin ödemenin bu kadar geciktirildiğini tam anlamıyla bilmediği bile düşünülüyor.
İslami bilgisi konusunda şüphe götürmediğimiz bu kişiler nasıl uyarılabilir ya da engellenebilir ya da bu konuda nasıl fıkhedebiliriz? En uygun tutum nasıl olmalıdır? Samimi bir şekilde soruyorum zira ümmetteki bu ticari ahlak bozulmasına çok üzülüyorum. Çünkü bu bir iki şirketle sınırlı değil malesef.
Hatta Türkiye standartlarının böyle olduğunun arkasına sığınıp mesela 250 bin aylık cirosu olmasına karşın 11-12 saat çalıştırdığı 3-4 personeline 1.000 TL'den fazlasını layık görmeyen küçük işletmeler de uyarılması gereken adaletsizlik örnekleri diye düşünüyorum.
Geçenlerde bir kardeş birçok alacağını alamadığı işverenlerinden ötürü Yahudi işverenle çalışmak istediğini, yeni işverenin kesinlikle Müslüman olmasını istemediğini söyleyince çok şaşırmadım, ama çok üzüldüm ve üzerinde düşünüyorum derin derin doğrusu.
Yine geçen yıl bir hocaefendinin sohbetinde işittiğim şu söz çok manidardı. “Türkiyeli Müslümanlar İsrailli Yahudilerden daha fazla Yahudilik özelliği taşıyor” dedi ve saydığı 40 küsur özelliğin başında işçinin hakkı yer alıyordu.
Allah Ümmeti Yahudileşme temayülünden korusun, bu konuda korunma uyanışı nasip etsin.
Dualarınızı ve paylaşımlarınızı bekleyeceğim.
Hayırlı Ramazanlar.